Başsavcı: Suikastler olabilir!

21 Mart 2008 08:39 tsi
AK Parti'nin derin yapılanmaların üzerine kararlı ve güçlü gitmesinin bazı çevreleri rahatsız ettiğini belirten eski Cumhuriyet Savcısı Avcı, 'yasakçı bir rektöre suikast ya da Danıştay benzeri bir saldırı olayının yaşanabileceği' uyarısında bulundu.

Susurluk, Şemdinli ve Danıştay saldırısı olaylarına ışık tutan “Karanlık İlişkiler” adlı kitabı sebebiyle sürülen ve Genelkurmay Başkanlığı tarafından hakkında dava açılan eski Cumhuriyet Savcısı Gültekin Avcı, AK Parti’ye açılan davayla ilgili Ergenekon bağlantısı kuran Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’ın sözlerine destek verdi. Avcı, “AK Parti iktidarı derin yapılanmaların üzerine kararlı ve güçlü bir şekilde gitmiştir. Çözülen bir silsile var artık. Hukuki altyapıdan mahrum ve tamamen ideolojik ve siyasi mülahazalarla hazırlanan bu iddianameyle AK Parti’nin ekarte edilip derin yapılanmaların üst kademelerine uzanan deşifre zincirinin kırılması hedefleniyor. Zira başka bir parti geldiğinde bu yapılanmanın üzerine gidemeyecektir” dedi.

“İSTİKLAL MAHKEMESİ İDDİANAMELERİYLE AYNI”
AK Parti’nin kapatılması için hazırlanan iddianamenin İstiklal Mahkemeleri iddianamelerini hatırlattığını ifade eden Avcı, “Benim tecrübelerime ve hukuki nosyonuma göre bu iddianame tam bir İstiklal Mahkemesi iddianamesidir. İstiklal Mahkemeleri’nde hakkaniyet veya adalet gibi kriterler yoktu. Rejimin oturtulması için çalışan devrim infaz kurullarıydı bunlar. Bu mahkemelerin kati surette bir hukuk mercii olarak kabul edilmesi bile mümkün değil. Yassıada Mahkemeleri Savcısı Ömer Alpay Egesel, İskilipli Atıf Hoca hakkında idam kararını veren İstiklal Mahkemesi’nin meşhur Hâkimi Ali Çetinkaya veya şimdiki Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya... Yargı faaliyetlerine bakış açıları aynı. İnsan hakkı tanımayan, düşünceye kılıç çeken, millet irfanını iktidarını bir kaşık suda boğmaya teşebbüs eden bir zihniyet” diye konuştu.

“BAŞSAVCI 28 ŞUBAT TETİKÇİLİĞİ YAPIYOR”
Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın iddianamesinde demokrasi düşmanı bir üslup kullandığını belirten Avcı, iddianamenin 28 Şubat zihniyeti ile hazırlandığını ifade etti. Kimi siyasilerin 28 Şubat eleştirisinin bile iddianamede yer aldığına dikkat çeken Avcı, “Kanunlarımızda 28 Şubat sürecini kutsayan, onun tenkidini yasaklayan hiçbir madde yok ki. Adalet ve hukuka göre sadece bu kısmı bile iddianamenin hukuki geçerliliğini ortadan kaldırıyor. Atatürkçü ideolojinin bile sınırlı ölçüde tenkit edilebildiği bir konjonktürde, başsavcının 28 Şubat tetikçiliği yapması iddianamenin niçin ve neden şimdi tanzim edildiği hususunda da fevkalade yoğun tereddütler ve şaibeler oluşturuyor. Ama besbelli görünen o ki, iddianame bir 28 Şubat eseri, 28 Şubat ruhunun ürünü. 28 Şubat demokratik bir süreç değil, bilakis demokratik hukuk devletleri için bir utanç sürecidir” dedi.

“ZEMİN UYGUN HALE GETİRİLDİ, SUİKASTLAR OLABİLİR”
Derin yapılanmanın arzu ettiği zeminin teşekkül ettiğini dile getiren Avcı, önümüzdeki günlerde bir yasakçı rektöre suikast veya Danıştay saldırısı benzeri olayların yaşanabileceği uyarısında bulunarak Danıştay sanığı Alparslan Arslan’ın hedef saptırma maksatlı olduğu apaçık olan sözlerinin bile iddianameye girdiğine dikkat çekti. Avcı, “Acaba Alparslan Arslan’a o sözleri şimdiki konjonktür için militarist ve parti kapatma sözlerine gerekçe olsun diye mi söyletildi? Başsavcı direkt Alparslan Arslan’ın sözlerini iddianameye almış. Bu süreçte çok dikkatli olunmalıdır” diye konuştu.

“ERGENEKON SADECE BUZDAĞININ GÖRÜNEN YÜZÜ”
Çetelere yönelik operasyonların karanlık odakların güç ve menfaatlerine dokunduğunun altını çizen Avcı, “Bu noktada derin yapılanmalar önemli. Ergenekon bu derin yapılanmada sadece tek bir birim ve benzeri çok var. Deşifre olanlar; Türk İntikam Tugayı, Vatansever Kuvvetler Güç Birliği, Atabeyler, Sauna, Kızılelma... bunlar buzdağının görünen yüzü” dedi.
Avcı, Türkiye’deki derin yapılanmaların görev ve eylemlerinin görevdeki bir üst birim tarafından yıllardır organize edildiğini düşündüğünü kaydederek, “Yapılanma içerisinde üniformalıların varlığına’ dikkat çekti. 

vakit
 

Bu haber 2,304 defa okundu.