Dink'in öldürüleceğini komutan da biliyormuş

20 Mart 2008 20:36 tsi
Hrant Dink suikastinde ihmalleri bulunduğu için yargılanan jandarma personeli itiraflarda bulundu. Dink'in öldürüleceğinden dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz'ün de haberi olduğu iddia edildi.

Sanıklar Jandarma Astsubay Başçavuş Okan Şimşek ve Jandarma Uzman Çavuş Veysal Şahin Dink'in öldürüleceği istihbaratını dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz'e anlattıklarını açıkladı.

Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de İstanbul Şişli'de tabancayla öldürülmesinde istihbarat yönünden ihmalleri olduğu iddiasıyla haklarında 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan ve bir önceki duruşmada bulunmayan jandarma astsubay O.Ş. ile jandarma uzman çavuş V.Ş. katıldı.

Sanıklar, duruşmada, daha önce mülkiye ve jandarma müfettişlerine verdikleri ifadeleri kabul etmediklerini söylediler.

Aldıkları bilgileri üstlerine iletmekle görevli olduklarını belirten O.Ş, ''Ben bilgi toplayıcı personelim. Edinmiş olduğum bilgileri üstlerime veririm. Konu daha sonra üstlerim tarafından değerlendirmeye alınır. Bu konuyla ilgili bilgileri de üstlerime verdim'' dedi.

O.Ş. ile V.Ş, görevlerini yaptıklarını ve haklarındaki suçlamaları kabul etmediklerini söylediler.

Bugünkü duruşmaya katılan Şimşek ve Şahin herkesi şaşırttı. İki sanığın avukatlarının duruşmaya gelmemesi ise dikkat çekti.

Albay Ali Öz'ün geçmişi ilginç

Bu arada, Trabzon'un Pelitli Beldesi'nin güvenliğini polise teslim etmemesi ve "Trabzon Jandarma Komutanlığı'ndan duyuru. Beldemizin asayişi jandarma sorumluluğunda olması nedeniyle yanında resmi kıyafeti olmayan kişiler haricinde hiç kimseye bilgi verilmemesi ve kesinlikle herhangi bir yere gidilmemesi önemle duyurulur" şeklinde anons yaptırmasıyla dikkat çeken Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Öz'ün adı Ankara İl Jandarma Alay Komutanı Albay Kemal Bayalan'ın yardımcısı olarak görev yaptığı sırada gerçekleştirdiği Ulucanlar Cezaevi baskınında da geçmişti.

Yarbay Ali Öz'ün 26 Eylül 1999'da gerçekleştirdiği baskında 10 tutuklu hayatını kaybetmişti. Mahkemeye intikal eden baskının davası halen sürüyor.

Öte yandan 21 Ekim 1999 tarihinde Prof. Ahmet Taner Kışlalı Ankara Çayyolu Engürü Sitesi'ndeki evinin önünde bombalı suikastle hayatını kaybetmişti.

Suikast sonrasında Ankara İl Jandarma Komutan Yardımcısı Yarbay Ali Öz, olay yerinde ilk incelemeleri yapan askeri yetkililer içinde yeralmıştı.

MAHKEME ALBAY ÖZ İLE 10 JANDARMA SUBAYI HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU

Sanık ifadelerine göre Albay Öz, cinayetten sonra bilgiyi veren İğci'nin konuşmaması için de çaba harcamış. Şimşek ve Şahin daha önce Jandarma Genel Komutanlığı ve mülkiye müfettişlerine üstlerinin baskısıyla yalan ifadeler verdiklerini kaydetti.

Davayı erteleyen mahkeme, geçen yıl Bilecik İl Jandarma Alay Komutanlığı görevine atanan Albay Öz ile birlikte 10 jandarma subayı hakkında Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Öz ile birlikte diğer jandarma subayları bir sonraki duruşmada mahkemede dinlenecek.

Jandarma Astsubay Başçavuş Okan Şimşek ve Jandarma Uzman Çavuş Veysal Şahin'in Dink suikastinde ihmali bulunduğu gerekçesiyle Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki yargılanmalarına devam edildi. Duruşmaya katılan Şimşek ve Şahin herkesi şaşırttı. İki sanığın avukatlarının duruşmaya gelmemesi ise dikkat çekti.

Sanıklardan Başçavuş Şimşek, Hrant Dink'in öldürülmesinde azmettirici konumda bulunan Yasin Hayal'in akrabası olan Çoşkun İğci ile nasıl temas kurduklarını anlattı. Şimşek, İğci'nin kendilerine Agos gazetesinin sahibi Dink'i üç dört arkadaşı ile öldüreceği bilgisini verdiğini söyledi. Astsubay Başçavuş Şimşek, daha sonra bu bilgiyi Trabzon Jandarma İl İstihbarat Şube Müdürü olan Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız'a aktardıklarını belirtti. Daha sonra Trabzon İl Jandarma Komutanlığı'nda Jandarma Kıdemli Albay Ali Öz, İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız, Asayiş Şube Müdürü Binbaşı Ali Oğuz Çağlar, Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürü Yüzbaşı Hüsamettin Polat, İstihbarat Unsur Komutanlarından Jandarma Başçavuş Gazi Günay, Jandarma Başçavuş Hüseyin Yılmaz, Jandarma Başçavuş Gökhan Aslan ile birlikte bir toplantı yaptıklarını belirten Şimşek şunları söyledi: "Toplantı esnasında İstihbarat Şube Müdürü Jandarma Kıdemli Yüzbaşı Metin Yıldız, İl Jandarma Komutanı Ali Öz'e hitaben 'Komutanım 2004 yılında McDonalds'ı bombalayan Pelitli'de oturan Yasin Hayal, İstanbul'da bir Ermeni asıllı gazeteciyi öldüreceğine yönelik arkadaşların edinmiş olduğu bilgiler var."

Bunun üzerine Albay Öz'ün "Konuyu sonra özel olarak görüşürüz." diyerek konuyu kapattığını ifade eden Şimşek, toplantıdan çıktıktan sonra Astsubay Başçavuş Hüseyin Yılmaz, Uzman Çavuş Hacı Ömer Ünalır, Uzman Çavuş Veysal Şahin ile birlikte internetten Agos gazetesi olup olmadığını araştırdıklarını ve aldıkları bilgilerin doğru olduğunu gördüklerini anlattı. İnternetten elde ettikleri bilgiler ile İğci'den edindikleri bilgileri Uzman Çavuş Hacı Ömer Ünalır'ın el yazısı ile toparladıklarını kaydeden Şimşek, şöyle devam etti: "Biz daha sonra bu konuyu devrettiğimiz düşüncesi ile bir müddet bu konu hakkında herhangi bir gündem oluşmadı. İlerleyen günlerde Hacı Ömer Uzman Çavuş yanıma geldi. Bana, komutanım sizden almış olduğumuz bilgiler konusunda şube müdürüm tarafından çalışma yapılması maksadıyla herhangi bir emir ve talimat verilmedi 'Biz ne yapacağız' diye sordu. Ben de Şube Müdürü Metin Yıldız'ın odasına gittim. Edindiğimiz bilgilerin önemli olduğunu vurguladım. Bu konuda emir ve talimat beklediğimiz söyledim. O da bana 'Ya sonra ben emir veririm.' dedi. Ben de bu söyleminin üzerine sinirlendim. Bu son konuşmamızdan itibaren herhangi bir şekilde emir ve talimat verilmediği için herhangi bir çalışma yapmadık."

Dink'in öldürülmesinden birkaç gün sonra İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Öz ve İstihbarat Şube Müdürü Yüzbaşı Metin Yıldız'ın kendilerinin Çoşkun İğci ile görüşmelerini emrettiklerine dikkat çeken Şimşek, şöyle devam etti: "Daha doğrusu toplantı sırasında Yüzbaşı Metin Yıldız, Alay Komutanı Albay Öz'e hitap ederek, 'Komutanım istihbaratçı arkadaşlar gidip Çoşkun ile görüşsünler. Eğer uygun görüyorsanız Çoşkun bu bilgilerini başkaları ile paylaşmasın.' dedi. Alay Komutanımız bu konuyla herhangi bir şekilde cevap vermedi. Ancak mimikleriyle sanki istemi onaylar gibiydi."

Sanık Şimşek, daha sonra Mülkiye Müfettişleri ve Jandarma Genel Komutanlığı müfettişlerine verdikleri ifadelerle ilgili olarak da "Bizim kendi hür iradelerimize dayalı olarak vermiş olduğumuz ifadeler değildir. Ben bu nedenden dolayı mahkemenizin yazmış olduğu talimata bugüne kadar elime ulaşmadığı için mahkemeniz huzurunda tüm samimiyetimle bu doğruları beyanda bulunuyorum." dedi. Şimşek İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız'ın sözlü talimatı ile gerçeğe uygun ifade vermediklerini vurgulayarak, "Hatta Yüzbaşı Metin Yıldız'a defalarca bu konunun doğrusunun anlatılması talebinde bulundum. Ancak kendisi doğru şekilde ifade ve beyanda bulunmayacaksınız dedi. Biz de o şekilde beyanda bulunduk. Zira kendisi benim birinci sicil amiri Veysel'in de ikinci sicil amiridir. Askeri disiplin ve sicil korkusu ile o şekilde beyanda bulunduk." dedi.

Diğer sanık Veysel Şahin de Şimşek'in ifadelerine katıldığını açıkladı.

Mahkeme Başkanı İzzet Kabal, Trabzon İl Jandarma Komutanlığı'na müzekkere yazılarak iki sanığın beyanlarında ismi geçen Jandarma Albay Ali Öz, Binbaşı Ali Oğuz Çağlar, Yüzbaşı Metin Yıldız, Astsubay Başçavuş Hüseyin Yılmaz, Astsubay Başçavuş Gazi Günay, Astsubay Başçavuş Gökhan Aslan, Uzman Çavuş Hacı Ömer Ünalır, Yüzbaşı Hüsamettin Polat, Uğur Erdoğan ve Önder Aras hakkında Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Mahkeme, 10 jandarma personelinin dinlenmesine de karar vererek davayı başka bir tarihe erteledi.
Cihan
 

Bu haber 366 defa okundu.