En Sıcak Konular

Terfilere 4 ay kala Genelkurmay

15 Mart 2008 11:21 tsi
Yazar Mehmet Ali Birand, terfilere 4 öy kala TSK eksenli tartışmaları yorumladı ve "Bu son açıklamalar çok talihsiz oldu. TSK'yı bunlar yıpratıyor" dedi. TSK’yı asıl yıpratan, işte bu tip olaylardır.

Mehmet Ali Birand'ın yazısı

Askerin en duyarlı olduğu dönem, şura toplantıları öncesidir. Terfiler yaklaştıkça herkes çok daha dikkatli davranır. Atılan adımlar, söylenen sözler tartılır. Bu yıl Genelkurmay Başkanı da değişecek. Bu, Genelkurmayda belirli oranda bir nöbet değişimi, genel yaklaşım değişimi anlamına da gelir. Önümüzde hala dört ay var, ancak şimdiden değişimin işaretleri görülüyor. Genelkurmay’da dört ay sonra bir nöbet değişimi yaşanacak. Org. Büyükanıt emekli olacak ve yerine büyük olasılıkla Org. İlker Başbuğ gelecek. Büyük olasılıkla diyorum, zira Org Başbuğ’un atanacağı belli olmasına kadar, yine de kimse kesin konuşmak istemiyor. Kararı şura ve ardından da hükümet verecek. Tabii, Genelkurmay katındaki bu değişimin yanı sıra, bir de diğer terfi ve atamalar var. Bütün bunlar genel bir beklenti ve ister istemez gerilim yaratır. Bu hep böyle olmuştur ve bundan sonra da böyle olacaktır. Bu yıl komuta katında çok yaygın değişiklikler beklenmiyor. Daha çok Genelkurmay Başkanlığı ve 2 inci Başkanlık değişecek. Org. Saygın kıtaya çıkacak. Büyük olasılıkla da 1 inci Ordu’ya gidecek. Genelkurmay Başkanı olması beklenen Org. Başbuğ, bir süredir dikkatleri çekecek kadar dikkatli davranıyor. Çok nadir görüşme yapıyor. Eskiden daha fazla konuşur, daha fazla etrafta görünürdü. Şimdilerde, hemen hemen hiç konuşmuyor. Tartışmalı ortamlara özellikle girmiyor. Örneğin, son terörizm konferansı sırasında verilen akşam yemeğine katılmadı. Teftiş için İzmir’e gittiği söylendi. Mutlaka önceden hazırlanmıştır ve çok önemlidir , ancak Komutanın yokluğu konferansa katılanlar arasında, Muhalefet- Genelkurmay tartışmasının ekranlara yansıması sırasında TV karelerine girmek istemediği şeklinde yorumlandı. Hele siyasetle ilgili sorular sorulduğunda ”onlar benim konum değil” yanıtını veriyor. Duruşu, genel yaklaşımı ve vücut diliyle mesajlarını veriyor. Org. Başbuğ’un Genelkurmay’da ne gibi değişiklikler yapacağı hakkında dışarıya yansıyan fazla bir bilgi yok. Ancak benim hissedebildiğim kadarıyla – ki, bu da bir izlenimden öteye gitmiyor- özellikle iletişim konusunda önemli değişiklikler getireceği şeklinde. Örneğin Genelkurmayın kamuoyuna bilgi verme mekanizmasının yeniden ele alınıp düzenlenmesi gerektiğini düşünüyor. Bütün bu ortam Genelkurmayda bir beklenti yaratıyor. Şu kadarını söyleyebiliriz: Başbuğ’lu Genelkurmay, birçok yönden farklı olacak. ŞİMDİ NEDENİNİ DAHA İYİ ANLADIM... Org. Özkök Genelkurmay Başkanı olduğunda, o zamana kadar hiçbir Genelkurmay Başkanının görmediği oranda bir kampanya ile karşı karşıya kalmıştı. Hem de, medyanın en asker yanlısı kalemleri tarafından yerden yere vurulur olmuştu. O dönemlerde hatırlayacaksınız, Kıbrıs’ta Annan planı tartışılıyor, Avrupa Birliği ile müzakerelerin açılıp açılmamasının hesapları yapılıyordu. Ak Partinin ilk yıllarıydı ve Erdoğan Türkiye’yi satmakla suçlanıyordu. Org. Özkök ise , bu yazarların gözünde , vatanı sattığı iddia edilen Erdoğan’a karşı sert bir muhalefet yapmıyor, demeçler vermiyordu. Kendilerine Ulusalcı veya Milliyetçi- Kemalist adını veren çevreler Özkök’ü bundan dolayı eleştiriyorlardı. Cumhuriyet Gazetesinin manşetten “Genç subayların ayaklanma” noktasında olduklarını duyurması hepimizi korkutmuştu. Irak istilası öncesinde kimi komutanlar tezkereye karşı tutum alıyorlardı...Sonradan öğrendik ki, meğer aynı dönemde bazı kuvvet komutanları, 28 şubat benzeri bir müdahale dahi düşünmüşler. Bu dönemde en çok duyduğumuz söylenti, eski Genelkurmay Başkanı Org. Kıvrıkoğlu’nun bu kampanyayı körüklediğiydi. Doğrusunu söylemem gerekirse, o dönemde Kıvrıkoğlu’nun böyle bir şey yapacağını tahmin etmemiştim. Bir eski Genelkurmay Başkanı’nın, yerine gelen bir silah arkadaşına böyle bir tepki koyması düşünülemezdi. Şimdi, Hürriyet’te Şükrü Küçükşahin’in son günlerdeki yazılarından anlıyoruz ki, böyle bir tutumun nedenleri başkaymış. Org. Kıvrıkoğlu da hiç saklamıyor. Özkök’ü irtica ile mücadelede zayıf buluyormuş. Demek ki, Özkök’ü hırpalayabilirmiş. Söylentiler demek ki doğruymuş. Yazık... Bu son açıklamalar çok talihsiz oldu. TSK’yı asıl yıpratan, işte bu tip olaylardır.



Bu haber 609 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,136 µs