Avrupa’nın başkenti İslamlaşıyor mu?

15 Mart 2008 10:36 tsi
Belçikalı istatistik uzmanı Olivia Sarfy, 20 yıl içinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de nüfusun çoğunluğunu Müslümanların oluşturacağını söyledi.

Belçikalı Toplumbilim ve İstatistik uzmanı, göç ve doğum oranının böyle devam etmesi halinde, gelecek 20 yıl içinde Belçika’nın başkenti Brüksel’de kent nüfusunun çoğunluğunu Müslüman asıllı sakinlerin oluşturacağını açıkladı.

Uzmanın beklentileri ve Avrupa’da Müslümanların sayısının arttığını gösteren çeşitli açıklama ve anketler, pek çok sağcı kuruluş tarafından İslamofobia ve Müslüman nüfusun artma tehlikesi için kullanılıyor.

Belçikalı uzman Olivia Sarfy, önceki gün La Libre Belgique gazetesine yaptığı açıklamada, “Müslüman göçmenler arasında göç ve doğum oranı şimdiki oranda devam ettiği takdirde, gelecek 15-20 yıl sonra Brüksel’de Müslüman çoğunluğun olduğunu göreceğiz. Brüksel’in, siyasi ve ekonomik önemi nedeniyle göçmeler için bir cazibe merkezi haline geldiği düşünüldüğünde bunun daha da bir önem kazandığı görülür” dedi.

Başkent Brüksel’de aile bireyleri ortalaması üçtür. Oysa bu oran Müslüman asıllı aileler arasında 4 ila 5 arasında değişmektedir.

Servi tahminlerini şöyle sürdürüyor: “Müslüman göçmenlerde etnik köken ile dini bağlılık birbiriyle ilişkilidir. Bu yüzden bu göçmenler, dini bağlılıklarının giderek düştüğü görülen diğer sakinlerin aksine inançlarına ve ibadetlerine sıkıca bağlıdırlar.”

Belçikalı uzmana göre, gelecek yirmi yılda beklenen bu demografik değişim, özellikle “Belçikalı Müslümanlar Yürütme Kurulu”nun (ki bu, Belçikalı Müslümanları temsil eden resmi bir kuruluştur) yaşadığı krize ve kendisini tamamen kapatma tehdidine bakıldığında, Belçikalı kurumların bulunduğu durumla paralellik göstermiyor.

“Belçikalı Müslümanlar Yürütme Kurulu”, bu yılbaşından beri büyük bir kriz yaşamakta ve kendisini tamamen kapatma tehdidinde bulunmaktadır. Belçika yargısının, bu kurumun bazı üyelerine yaptığı mali yolsuzluk suçlamaları bu krizi daha da büyümektedir.

Bu kriz, son haftalarda kurumun başkan ve yardımcısının istifa etmesine neden olmuştur. Yürütme Kurulu’nun kendisini tamamen kapması durumunda “Ölüm döşeğine” gireceği tahminleri yapılıyor. Bu yüzden başka Müslüman kuruluş ve şahsiyetler tarafından yeni bir yapının oluşturulması için çeşitli girişimler ortaya çıkmıştır.

“Belçikalı Müslümanlar Yürütme Kurulu”, 1998 yılında kurulmuş ve Belçika hükümetinden yıllık 1,18 milyon Euro tutarında yardım almıştır. Yürütme Kurulu, Belçika’da Din İşleri İdaresinden sorumlu olan Belçika Adalet Bakanlığı’na bağlıdır.

Başkentin üçte biri Müslüman

La Liber Belgique gazetesi, R.T.B.F televizyonu ve Lefian Katolik Üniversitesinin birlikte yaptığı araştırmaya göre, Brüksel’de yaşayanların %46,9’u kendisini Hıristiyan olarak, kent nüfusunun %12’si kendisini Müslüman olarak, kalanların ise kendilerini bir dine bağlı olmayan olarak tanımlamaktadır.

2006 yılında Belçika başkentinde yapılan son nüfus sayımında, yaklaşık bir milyon olan kent nüfusunun üçte birini Müslümanların oluşturduğunu ortaya koymuştur. Tüm Belçika’da Müslümanların sayısı yarım milyon civarındadır.

Belçika ve Brüksel’de, göçmenler arasındaki Müslüman azınlıklar genelde Fas ve Türklerden oluşmaktadır. Fas kökenli göçmenlerin sayısı 250 bin civarında iken Türklerin sayısı 130 bin civarındadır.

İslamofobia

Belçikalı uzmanın bu beklentileri, Avrupa’da Müslümanların sayısında artış olduğunu haber veren anket ve araştırmaların arttığı bir döneme denk geliyor. Sağcı pek çok kuruluş, bunu, İslam korkusu ve Müslüman nüfusun artışını tehlike olarak görme yönünde istismar ediyor.
Belçika gazetesinin haberine göre, Belçika, Avrupa’da İslam’ı kabul etme oranının en yüksek olduğu ülke olarak görülüyor. Son birkaç yılda bu ülkede İslam’ı kabul edenlerin sayısı, 18,02,2006 tarihli Belçika Le soir gazetesine göre 40 bine ulaşmıştır.

Amerikalı büyük bir Yahudi kuruluş da, yaptığı bir araştırmada Avrupa’da Müslüman nüfusun artmasından duyduğu endişeyi dile getirmiş, bunun Amerika için “gerçek tehdit” olduğunu ve “Hıristiyan Avrupa”yı yok edip kıtayı “Müslüman bir kıta”ya dönüştürmekten endişe duyduğunu belirtmişti.

Demografik yapının Avrupalı Hıristiyanlar için son derece kötü olduğunu belirten araştırma şunları kaydetmektedir: “Avrupa’da şu anki nüfus artış oranına göre, kadın başına 1,4 çocuk düşmektedir. Oysa nüfus artışı her iki eş için iki çocuk olmasını gerektiriyor. Yani her kadın başına 2,1 çocuk düşmesi gerekiyor. Bu da gösteriyor ki, Belçika’da nüfus oranı, istenen oranın sadece üçte ikisini oluşturmaktadır.”

Araştırma, nüfustaki bu düşük oranın Avrupa’yı dışardan göç almaya zorladığını, bunun da Müslüman sayısının artmasına yol açtığını ortaya koyuyor.

Almanya’da yapılan son bir araştırmaya göre, Avrupa’da Müslümanların toplam sayısı 53 milyon civarında ve bunlardan %16’sı Avrupa Birliğine üye 25 ülkede yaşıyor.

Avrupa'nın Başkenti

Brüksel, Avrupa Birliği’nin başkenti sayılıyor; çünkü birliğin genel merkezi ve ona bağlı bütün kurumlar burada bulunmaktadır.

Brüksel aynı zamanda Kuzey Atlantik Paktı NATO’nun ve Belçika Krallığının merkezi, Belçika’nın iki köklü bölgesini oluşturan Valon ve Flamen bölgelerinin de başkentidir.

İslam Belçika’da resmen 1974 yılında kraliyet fermanı ile tanındı. Ancak Belçika’daki en eski cami, Brüksel İslam Merkezi olup 1968 yılında kuruldu. Şu an Belçika’da 290 cami bulunuyor.

TIMETURK

Bu haber 820 defa okundu.