Çelik destek | " /> Çelik destek | "/>

En Sıcak Konular

Muhalefete Çelik destek

8 Mart 2008 15:00 tsi
Muhalefete Çelik destek Siyasetçilerden beklenen çıkış Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'ten geldi. Genelkurmay’ın MHP ve CHP’ye yönelik e-muhtırasını eleştiren Bakan Çelik, Baykal'a cevap vermesi gerekenin Büyükanıt değil Erdoğan olduğunu söyledi.

MİLLİ Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Genelkurmay Başkanlığı’nın CHP ve MHP’ye yönelik bildiri yayımlamasını, demokratik işleyiş açısından son derece sakıncalı, olmaması gereken bir durum olarak değerlendirdi. Çelik, ‘Bu bildiriler kime yönelik olursa olsun, demokratik hukuk devletinin ruhuna zarar veriyor. Genelkurmay’ın herkese cevap yetiştirmek gibi bir görevi yoktur. Askere yönelik haksız söylemleri sahibine iade etmek de hükümetin görevidir’ dedi.

SARIKAMIŞ HATIRLATMASI

HÜSEYİN Çelik star’ın sorularını yanıtlarken CHP ve MHP’nin sınır ötesi kara hareketiyle ilgili TSK’yı ve devleti zaafa uğratacak, halkın kafasını karıştırmaya dönük açıklamalar yapmasını doğru bulmadığını belirterek şöyle dedi: ‘Bu harekat Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli tatmin olsun diye yapılmadı. Onların arzuları yerine getirilsin diye orada daha fazla beklenemez. Başından beri Genelkurmay Başkanı da, Başbakan da diyor ki ‘hedef Kandil değil, Kandil 90 km. ötede. Siz askeri eksi 15-20 derecede yaya olarak Kandil’e sürerseniz, bu yeni bir Sarıkamış faciası anlamına gelir’ dedi.

BU ZAAF PSİKOLOJİSİ

ASKERİN oraya piknik yapmaya gitmediğini anlatan Çelik, ‘Baykal ve Bahçeli’yi tatmin etmek için askeri harekat yapılmaz. Onların arzuları yerine getirilsin diye orda daha fazla beklenmez. Genelkurmay ‘bu kadar durmamız gerekiyordu, önceden planlandı, ABD’nin müdahalesi söz konusu değil’ dedi, Sayın Başbakan, cumhurbaşkanı, ABD söyledi ama CHP ve MHP tatmin olmadı. Bu zaaf psikolojisidir. Türk milletinin iradesine ve gücüne inanmamaktır. Bizim ille birinden talimat almamız gerekiyormuş gibi bir ruh halinin ifadesidir bu’ diye konuştu.

GENELKURMAY’A HATIRLATMA

ÇELİK CHP ve MHP’nin tavrını eleştirirken Genelkurmay’ın bu iki partiyi muhatap alan bildirisine de tepki gösterdi. ‘Genelkurmay Başkanlığı’nın onları hıyanetle suçlayan bir açıklama yapmasını da doğru bulmuyorum’ diyen Çelik, şunları söyledi: ‘Deniz Baykal’a cevap vermesi gereken kişi Recep Tayyip Erdoğan’dır. İktidarın talimatıyla kara harekatı yapılmıştır. Eğer benim askerime haksızlık yapılmışsa bunun cevabını Başbakan verir. Genelkurmay Başkanlığı’nın herkese cevap yetiştirmek gibi bir görevi yoktur, olmamalıdır. Nitekim Başbakanımız bunu yapmıştır. Cumhurbaşkanımız bunu yapmıştır. Genelkurmay’ın partileri muhatap alan bir bildiri yayımlamasını demokratik işleyiş açısından son derece sakıncalı. Bu bildiriler kime yönelik olursa olsun, demokratik hukuk devletinin ruhuna zarar veriyor.’

Teziç ve Gürüz için de izin vermedim

MİLLİ Eğitim Bakanı Çelik, YÖK Başkanı hakkında soruşturma izni vermemesini eleştiren CHP’ye, eski YÖK başkanları Erdoğan Teziç ve Kemal Gürüz için de soruşturma izni vermediğini hatırlatarak, şunları söyledi: ‘CHP’nin keyfi yerine gelsin diye alın YÖK başkanının yargılayın diyecek değilim. Bu Özcan’a yaptığım bir imtiyaz değil. Erdoğan Teziç’le ilgili 72 dava açıldı, hepsi bize geldi, bunların hiçbirini mahkemeye götürmedim. Kemal Gürüz’le ilgili iki dava açıldı, mahkemeye götürmedim. Ben Kemal Gürüz’e, Teziç’in 72 dosyasına bir şey yapmadığım zaman CHP çıkıp da mahkemeden böyle bir şey geldi, ey Milli Eğitim Bakanı niye bunu yapmadın diye niye sormadılar bana? Devlet yönetimi tutarlılık gerektirir.’

CHP millet iradesini mahkemeye götürüyor

ÜNİVERSİTELERDE başörtüsü serbestliğine olanak tanıyan Anayasa değişikliği ve onun ardından yaşanan tartışmaları da değerlendiren Çelik, şöyle devam etti: ‘Türk halkının yüzde 80’i üniversitelerdeki türban yasağına karşı, Meclis’in yüzde 70’den fazla çoğunluğu bu yönde irade ortaya koymuş mu, evet. Yani Türk milletinin iradesi bu. CHP Türk milletinin iradesini mahkemeye götürüyor tıpkı, 367’de olduğu gibi. Milletin vicdan mahkemesinde üst üste mahkumiyet alan CHP, canı sıkıldıkça mahkemeye götürüyor.’

Çelik, Üniversitelerarası Kurul’un bir muhalefet partisi gibi çıkıp muhalefet yapma hakkı olmadığını belirterek, ‘Başörtülüleri kampuse almayan rektörlerin suç işlediğini söyledi. CHP’nin YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan için ‘Hükümetin taşeronu’ yakıştırmasını eleştiren Çelik, ‘ÜAK Başkanı sizin istediğiniz doğrultuda konuşuyor diye biz çıkıp ÜAK Başkanı CHP’nin taşeronudur dedik mi’ diye sordu.

Zorunlu ders Anayasa gereği

Çelik, Aleviliğin 2009’da ders kitaplarında yer alacağını açıklayarak Din Kültürü dersinin mecburi olmasının Anayasal zorunluluk olduğunu söyledi

MİLLİ Eğitim Bakanı Çelik, Danıştay’ın din dersinin seçmeli olması gerektiğine ilişkin kararının eski müfredatla ilgili olduğu için fiilen uygulanma şansı olmadığı gibi, Anayasa gereği din dersinin zorunlu olduğuna dikkat çekti. Çelik, ‘Anayasa’da bu hüküm durduğu sürece, bu zorunlu dersi, zorunlu olmayan derse dönüştürme yetkim olamaz, Danıştay’ın da böyle bir yetkisi olamaz’ dedi. Anayasa’nın 24’üncü maddesine göre din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri zorunlu dersler arasında olduğunu hatırlatan Çelik, şunları söyledi:

‘Danıştay’dan önce AİHM bir karar verdi, din kültürü ahlak bilgisi dersi zorunlu olmasın demiyor, aksine seçmeli olursa insanların dini kanaatlerini açıklamaya zorlamak anlamına geleceği için onun da sakıncaları üzerinde duruyor. AİHM kararının iyi anlaşıldığı ve okunduğu kanaatinde değilim. AİHM kararını verirken, 2000 yılında hazırlanan müfredat ve ders kitaplarına göre verdi. Danıştay’a açılan davalar 2005 yılında açılmıştır.’

ALEVİLİK SENEYE KİTAPTA

DANIŞTAY’IN eski müfredat ve ders kitaplarına göre karar verdiğini belirten Çelik, ‘O müfredat ve kitaplarda Alevilikle ilgili herhangi bir bilgi yoktu. Fakat biz eski müfredatı ve ona bağlı olarak ders kitaplarını yeniledik. 2008-2009 öğretim yılında da sınıflarda bu müfredat paralelinde hazırlanan ders kitapları okutulacak’ diye konuştu. ‘Alevi vatandaşlarımız bizim birinci sınıf vatandaşlarımızdır. Aleviler bu ülkenin bir gerçeğidir, Aleviliği yok sayamayız’ diyen Çelik, Alevilikle ilgili bilgilerin ders kitaplarına konulması fikrinin tamamen kendi iradeleriyle ortaya çıktığını söyledi. Çelik, ‘Türkiye’de Sünniler daha çok, Aleviliği ders kitaplarına dahil ettiğimiz zaman Sünni çocukları Aleviliği öğrenmek zorunda kalacak, çoğunluk Aleviliği öğrendiği zaman gariplik olmuyor da, Aleviler Sünniliği öğrendiği zaman niye garip oluyor’ dedi.

star



Bu haber 523 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,052 µs