En Sıcak Konular

Bu muhtıraya da Hayır demek lâzım

6 Mart 2008 09:26 tsi
Bu muhtıraya da Hayır demek lâzım "Hükümet nasıl kendisine dönük 27 Nisan e-muhtırasından duyduğu rahatsızlığı karşı-bildiriyle cevapladıysa, 4 Mart akşamı muhalefeti hedef alan muhtırayı da reddetmeli." Fehmi Koru yazdı...

Fehmi Koru / Yenişafak

Tuhaf, ama sivil siyaset-asker arasında nezakete riayet eden yaklaşım yalnızca 24 saat sürdü ve sonunda şu da oldu: CHP ile MHP'nin Kuzey Irak'a yönelik 'güneş operasyonu' ile ilgili eleştirilerine Genelkurmay Başkanlığı sert bir cevap verdi. Geçmişte hep iktidar partilerini hedef alan açıklamalar yapardı askerler ve onları garip karşılardık; bu defa da muhalefet partileri eleştiri oklarından nasibini almış oldu.

Bu gelişmenin Türk politika hayatının geleceğine dönük işaretlerle dolu pek çok yönü var da, şu aşamada esas üzerinde durulması gereken, Türk Silâhlı Kuvvetleri'nin (TSK) güncel politikaya bu denli karışmasının doğuracağı sıkıntılar... Eminim, önceki gece Genelkurmay internet sitesine konulan muhtıra yalnız muhatabı olan partileri değil, iktidar partisiyle hükümeti de rahatsız etmiştir.

Bu nokta üzerinde özellikle duruşumun sebebini herhalde tahmin etmişsinizdir: Asker-sivil ilişkilerini hep muhafazakâr partilerle çelişme ve çatışma ekseninde görüp yüreği yağ bağlayanlar var içimizde; öyleleri arasında şimdi kendileri de Genelkurmay bildirisine muhatap kılınmış politikacılar da bulunuyor. En son örneğini 27 Nisan 2007 e-muhtırası sırasında CHP vermişti o rahatsız edici tavrın; muhtıra yemiş hükümeti bir de kendisi köşeye sıkıştırarak... Oysa muhatabın iktidar veya muhalefet olması fark etmiyor, politikanın alanı politika dışı kalması gereken çevrelerin müdahalesine sımsıkı kapalı olmalı.

CHP ile MHP'nin eleştirilerini, “Bu saldırılar TSK'nın terörle mücadele azmine, hainlerden daha fazla zarar vermektedir” diye değerlendiriyor yeni muhtıra. “Terörle mücadele azmine hainlerden fazla zarar verdiği” ileri sürülen, demokratik sistemin vazgeçilmez unsurları diye tanımlanan iki muhalefet partisidir. Suçları, muhalefetin her zaman yaptığı türden bir karşı çıkıştan ibaret oysa... Biri (CHP) operasyonun amacına ulaşmadan erken bitirildiği kanaatinde, diğeri (MHP) de açıklamalarda kullanılan üslubun terör örgütüne hukukî meşruiyet kazandıracağı endişesinde.

MHP'nin seslendirdiği endişeyi geçmişte bazı yayınlara karşı kendisi de kullanmıştı Genelkurmay...

Bugünkü tuhaf görüntünün sebebi, demokratik ülkelerde pek rastlanmayan türden bir sivil-asker ilişkisinin bizim ülkemizde geçerliliğini sürdürmesi olabilir. Askerî bir operasyonun sorumluluğu da seçilmişlerdedir demokrasilerde; süreçte askerin ağırlığı fazla olsa da karar siyasî iradenin damgasını taşır, taşımak zorundadır. Dolayısıyla, bir hata varsa, o hatanın muhatabı kararın sahibi bilinen siyasîlerdir; muhalefet de askeri değil iktidarı eleştirir o ülkelerde...

Son operasyon aslında bu yönde önemli bir adımdı. Askerler benzer bir operasyonu geçen yıl bu zamanlarda da istemişler, hatta nisan ayında düzenlediği basın toplantısında, Org. Büyükanıt, iktidarın isteksizliğini şikâyet konusu da yapmıştı. O zaman askeri sınır ötesine göndermeye yanaşmayan Ak Parti hükümeti, operasyon talimatını şu yakınlarda verdi ve asker o sayede hareketlenebildi. Başbakan Tayyip Erdoğan, günlerdir, bu yüzden, “Emir ve talimatı biz verdik, sorumlu da biziz” diye açıklama yapıyor.

Muhalefetin eleştirilerine askerleri muhatap etmesi, Genelkurmay Başkanlığı'nın operasyonu gereğinden fazla sahiplenmesi yüzünden... Siyasi sorumluların hakkı da teslim edilse, giriş ve çıkışta talimatın hükümetten geldiği belirtilse, muhalefetin eleştirileri herhalde devam ederdi, ama eleştirilerin adresi siyasî iktidar olacağı için askerlerin rencide olması gerekmezdi.

Bu karmaşa içinde yalnız asker rencide olmuyor, bütün politik sistem de rahatsızlık duyuyor. Muhalefetle askerin ağız dalaşı yaptığına mı yanarsın, iktidarın adam yerine konulmayışına mı, ordunun yıpranmasına mı? Hem de gereksiz yere...

Hükümet nasıl kendisine dönük 27 Nisan e-muhtırasından duyduğu rahatsızlığı ertesi gün bir karşı-bildiriyle cevapladıysa, 4 Mart akşamı internet sitesine konulmuş muhalefeti hedef alan muhtırayı benimsemediğini de belli etmelidir.

Böyle böyle demokratikleşeceğiz.



Bu haber 264 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,628 µs