Fay hatlarının yaşı hesaplandı

26 Şubat 2008 11:55 tsi
Ankara Üniversitesi (AÜ) Mühendislik Fakültesi Fizik Mühendisliği Bölümü'nde görevli araştırmacılar, Batı Anadolu çöküntü sistemindeki bölgelerden olan Denizli ile Aydın'daki fay hatlarının yaşını, Lüminesans Tarihlendirme Tekniği ile belirledi.

AÜ Mühendislik Fakültesi Fizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Niyazi Meriç, Araştırma Görevlisi M. Altay Atlıhan ile ortak yürüttükleri proje kapsamında Aydın il merkezinin yaklaşık 10 kilometre doğusunda, 4 kilometre aralıkla açılan iki hendekten Pınardere ve Muslucadere Hendekleri ve Denizli'nin Kocadere Köyü'nün 1.5 kilometre güneydoğusunda 50 metre aralıkla açılan iki hendekten numuneler aldıklarını kaydederek, hendeklerden alınan örneklerin lüminesans tarihlendirme tekniği ile değerlendirilmesi sonucu fay hareketliliği ile ilgili bazı bilimsel sonuçlar elde ettiklerini ifade etti.

Meriç, Denizli-Kocadere hendeğinden alınan numuneden fayın yaşını yaklaşık 4 bin olarak tespit ettiklerini belirterek, "Bu tarih, bu fayın diri fay olduğu, dolayısıyla deprem riski taşıdığını göstermiştir" dedi.

Aydın-Muslucadere hendeğinde iki fay tespit ettiklerini ve çalışmalar sonucunda bu iki fayın aynı depremde oluştuğu yönünde güçlü kanaatler edindiklerini belirten Meriç, "Yapılan tarihlendirme sonucu sırasıyla bazı numunelerin yaşları 11 bin yıl olarak bulunmuştur. Bu sonuçların hata sınırları içerisinde birbirini tutması, hendekte görülen iki fayın aynı depremde oluştuğu yönündeki öngörüyü desteklemiş ve 10 bin yıl civarında tespit edilen bu yaşlar, çalışılan fayların yaşlı olmasına rağmen hala diri olabileceklerine işaret etmiştir" diye konuştu.

Aydın Pınardere hendeğinde toplam 4 fay görüldüğünü anlatan Meriç, tarihlendirme çalışmaları sonucunda bu fayların yaşlarını ortalama bin ile 7 bin arasında tespit ettiklerini bildirdi. Meriç, bu fay hatlarının yaşı ile ilgili, "Bu sonuçlar jeolojik öngörülerle uyuşmuş ve tespit edilen fayların diri faylar olduğuna işaret etmiştir" dedi. Meriç, şöyle devam etti:

"Elde edilen yaşlar, jeolojik öngörülere genelde uymuş ve bölgede diri fayların varlığını göstermiştir. Diri fayların varlığının tespit edilmesi, bu bölgedeki binalaşmada dikkatli hareket edilmesini gerektirmektedir. Ülkemizin deprem kuşağı üzerinde yer almasından dolayı birçok bölgede sıklıkla deprem oluşması nedeniyle şehirleşmenin oluşacağı coğrafik alanların seçimi son derece önemlidir. Bu alanların seçiminde diri fayların konumları belirleyici rol oynamaktadır."

Meriç, araştırma sonuçlarının Science Citation Index (SCI) kapsamındaki "Applied Radiation and Isotopes" dergisinin Ocak sayısında da yayınlandığını belirtti.

Haber 10

Bu haber 669 defa okundu.