En Sıcak Konular

Gazeteci işte!..

24 Şubat 2008 18:31 tsi
Gazeteci işte!.. "Kullanılmak", sezilmediği sürece rahatsız etmez insanı. Farkedildiğinde de, çok acı vericidir sızısı... Bir memurun, amirini kullanması, farkedildiğinde çok acı verici birşeydir. Bir de bu türden insanlar, muhabir, yazar veya televizyon programcısıysa.

Hamdullah Öztürk/ Zaman

Kod adı gazeteci

"Kullanılmak", sezilmediği sürece rahatsız etmez insanı. Fark edildikçe hissettirir sızısını inceden inceye.Ne zaman "Falanca kullanılıyor." denilse, ilk akla gelen "Kullanan kim?" sorusudur, genelde.
Sonra birtakım servis isimlerinden başlanarak, muhtemel listeler sıralanır zihinlerde. Akla hiç gelmeyen bir ihtimal daha var ve bence ondan daha tehlikelisi yoktur: Kendi nefsinin ajanı olmak.

Yani aklı, mantığı, kalbi ve vicdanı susturacak kadar nefsin bir kişi üzerinde hâkimiyet kurmuş olmasıdır. Acı ama nefsinin kontrolünde kalmış, kendi parçası karşısında istiklalini kaybetmiş insanlar sayılamayacak kadar çoktur.

Bu durumu kafamda resmederken biri dizi olmak üzere iki film geliyor aklıma: Emret Başbakanım dizisi ve rahmetli Kemal Sunal'ın Propaganda filmi...

Her ikisinde de, bilmiş bir memur, amirini kendi istekleri doğrultusunda yönlendirerek sayısız yanlışlar yaptırıyor. Hakkı olmayan yetkileri kullanmanın menhus hazzını yaşarken ona güvenen, sözlerine kanan amirini iki paralık ediyor.

"Ayıp değil mi bu yaptığın?" türünden sitemli hatırlatmalar bir şey ifade etmez nefis için ve nefsin kontrolünde kalmış kişiler için...

Bu türden insanlar bir de muhabir, yazar veya televizyon programcısıysa nefsin önüne açılan imkânları bir düşünelim...

Hazzetmediği ya da şahsi intikam ve kin duygularını tatmin etmek istediği zaman ekranları, köşeleri ve gazete sütunlarını keyfince kullanır. Konuyla ilgisi olmayan binlerce insan nazarında önyargılar oluşturur. Kitleleri birbiriyle çarpıştırmak isteyenlere bedavadan hizmetkârlık eder. Hatta Müslüman kanı döktüğü için karşı çıktığını iddia ettiği (...)ların değirmenine seve seve su taşıyanlar bile çıkıyor bunların arasından!

Ne için?

Sadece nefsin hasis arzularını tatmin için...

Bu durumda "Senin yaptığın akıl kârı mı?" türünden sorular sormanın hiçbir manası kalmıyor. Çünkü nefis denen ajan, aklın sırtına binip, dizginleri eline almıştır artık.

Köşesinden büyük şeytana her gün lanet okuyan "milli duygulu" insanlar, şeytanın, nefis denilen ajanı vasıtasıyla büyük şeytanın hizmetkârı durumuna düştüğünün farkına bile varmaz...

Nefsin emrini yerine getirip, rahatlamaktan daha milli ne var ki!...

Aslında Amerikalı bir akademisyenin, Fethullah Gülen Hocaefendi hakkında yazdığı Medeniyetler Diyaloğu konulu kitabı yazacaktım bugün. Kitapta Hocaefendi'nin bazı fikirleri Doğu'dan ve Batı'dan beş filozofun fikirleriyle karşılaştırılıyor. Nefis bir kitap ve ben bu nefis kitabı ertelemek zorunda kaldım.

Acı ama sık sık yaşadığımız bir gerçek var. Kuyuya atılan taşları çıkarmaktan iş yapmaya fırsat kalmıyor. Bir Amerikalı akademisyen, fikirleriyle Hocaefendi'yi anlayabilmek için aylarca çalışırken, bizim "gerçekleri kamuoyuna ulaştırma" görevini üstlenmiş gazetecilerimiz, okumadan yazma âdetlerini sürdürerek, ortamı karartmaya devam ediyor.

Araştırmak, anlamak ve açıklayarak aydınlatmak yerine, ortaya bir iddia atıp, "Değilsen ispat et." tarzını gazetecilik mesleği adına usanmadan icra ediyor!

Irak savaşının mimarı Cheney, Türkiye'ye geliyormuş. Güya bazıları da Müslümanları birleştirmek için ondan yardım istemiş.

Birisi bu iddiayı atıyor, birileri de "Hadi inkâr edin" diyor. Bense bu olayda düşüncenin en küçük kırıntısını bile göremiyorum.

Hakkında ileri geri atışlar yaptıkları insanları az bir şey tanısalardı zaten bunları akıllarından geçirmeye bile utanırlardı; ama heyhat!..

Böyle bir iddiayı benim için atmış olsalardı cevap verme gereği duymazdım. Sadece "Nerede bu haberin 5 N'si ve 1 K'sı?" diye sormakla yetinirdim. Bunları düşünürken "İspat etmek iddia edene düşer" manasındaki hukuk kaidesi geldi aklıma. Gayri ihtiyari "Gazeteci işte" demişim; "Hukuk ne ki!"



Bu haber 426 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,077 µs