En Sıcak Konular

‘Özkök, medya tarihimizin en omurgasız ismidir’

17 Şubat 2008 11:47 tsi
‘Özkök, medya tarihimizin en omurgasız ismidir’ Son zamanlarda kaleme aldığı hemen her yazıda Hürriyet’in kaptanı Ertuğrul Özkök’ü tefe koyan Yeni Şafak yazarı Tamer Korkmaz, EÖ. ile alıp verememesinin gerekçesini iyibilgi’ye anlattı: Özkök hiçbir zaman ilkeli olmadı. Patronunun çıkar

Geçtiğimiz aylarda Yeni Şafak’a transfer olan Tamer Korkmaz, son haftalarda yazdıklarıyla büyük dikkat çekiyor. Korkmaz, Ergenekon ve türban tartışmalarında bıçak gibi keskin yazılar yazıyor. Korkmaz’ın tezi şu: Hürriyet başta olmak üzere tüm Doğan Grubu, tıpkı Susurluk’ta olduğu gibi Ergenekon olayında da, işin içine asker girince geri duruyor hatta olayı örtbas ediyor. Medyanın türban konusunu sürekli gündeme tutmasının ana nedeni de Ergenekon’u hasıraltı etmeye çalışmak.

Son haftaların flaş köşe yazarı Tamer Korkmaz, EÖ. ile alıp veremediğini, Doğan Grubu’nun Ergenekon’u örtbas etme çabalarını ve türban karşıtlığı konusunda şahinleşmesini, özel röportaj verdiği iyibilgi’ye anlattı.

Sizce Doğan Grubu, Ergenekon gündemine niçin bu kadar soğuk?

Doğan Grubu’nun Ergenekon gündemine soğuk olmasının temelinde bu medya grubunun artık gücünü, hâkimiyetini yitirmiş olan Statüko’nun bir numaralı medya ayağı olması var. Doğan Grubu’nun 28 Şubat sürecine verdiği desteği hatırlayalım. Grubun amiral gemisi Hürriyet, önce Susurluk’un aydınlatılmasından yana gibi görünen yayınlar yapmış, “temiz eller” operasyonu istemişti. Susurluk mekanizmasının içinde askerlerin de olduğunun anlaşılmasıyla birlikte Hürriyet yön değiştirmiş ve Susurluk sürecinin örtbas edilmesine çalışmıştı. Susurluk kazasından birkaç ay sonra 28 Şubat sürecinin yaşanmaya başlaması bu söylediğimizi hızlandırmıştır.

Peki ya bugün?

Bugün, 28 Şubat’ın BÇG –EMASYA yapılanması temelinde yoluna devam etmiş olan cuntacı derin devlet kalıntılarının, Ergenekon olarak faaliyet gösterdiği günümüzde netleşmiş durumda. Son bir buçuk yıldır yaşadığımız provokasyonların tümünde kapılar Ergenekon’a açılıyor.

Hürriyet, bu noktada nerede duruyor?

Hürriyet Ergenekon’un üzerine gitmemeye özen gösteriyor. Temiz eller operasyonu talebi zaten hiç yok, o cenahta. Bakınız, Hürriyet 17 Ocak 2007’deki “Aman Sincan Sanılmasın” manşetiyle EMASYA yapılanmasını sempatik göstermeye çalışan bir yayın yaptı. Bu herhangi bir manşet değildir. O manşet bize kısa bir süre sonra “Çağlayan Meydanı’ndan tanklar geçebilir” demeye getiriyordu. Türkçesi, tankların geçme ihtimalini sevdi; tanklara oynadı, Hürriyet! Sözünü ettiğim yayından iki gün sonra Dink Suikastı’nın olduğuna dikkat çekerim. Bu arada Ulusalcı Ergenekon çetesinin darbe planladığı ortaya çıkı mı? Çıktı. Hal böyle iken Hürriyet’in Ergenekon’un üzerine neden gitmediğini anlamak zor değil.
 
Yaşar Büyükanıt’ın Makedonya Cumhuriyeti Savunma Bakanı’nı kabulü sırasında medyayı uyarmasının bunda bir etkisi olabilir mi?

Sözünü ettiğiniz anlamda bir konuşma veya medyaya uyarı değil o. Büyükanıt’ın “Görüşümüz belli” şeklindeki konuyu geçiştiren söz konusu açıklamaları TSK’nın türban konusunda topa girmeyeceğinin yani Meclis’in iradesine müdahale etmeyeceğinin işaretiydi. Dikkat ederseniz bu konuşma ulusalcı laikçi çevreleri tatmin etmedi. Asker neden sert bir açıklama yapmıyor diyorlar hala…
 
Medya, ‘Ergenekon çetesi deşilmesin diye’ mi türban konusunu bu kadar kaşıyıp büyüttü?

Egemen medyanın türban konusunu sürekli gündeme tutmasının ana nedeni Ergenekon’u hasıraltı etmeye çalışmak. Elbette laik çevreleri toparlamak, hareketlendirmek ve bu yolla yasağın devamını sağlamaya yönelik belli bir amaçları var. Ancak asıl amaçları Ergenekon’la ilgili.

Komplovari iddialar bunlar. Somut bir deliliniz var mı?

Var. Hürriyet, “olmayan” türban kaosundan bahsediyor. Kaosa oynuyor. Tam bu esnada Sıhhiye mitingine yönelik provokatif Ergenekon bombası ele geçiyor. Allah muhafaza bomba patlasa kaos olacak. Kâbus yaşayacağız. Şimdi Hürriyet’in bu haberi çok büyük görmesi lazım değil mi? Hesapta kaos istemiyor ya! Ama ne oldu? Ergenekon bombasının ele geçmesi haberine kafalarını bile kaldırmadılar.

Türban karşıtlarının dili niye bu kadar sertleşti?

Türban karşıtlarının dili aslında hep böyle sert. Eski yayınları hatırladığınızda bunu görürüz. Ama şu anda sert olmasının sebebi menfaatlerinin, iktidarlarının ortadan kalktığını görüyorlar. Bunalımdalar. Laiklik istismarı yapıyorlar. Laiklik kisvesi altında “Eyvah” ediyorlar. 

Tuncay Özkan’ın bu işten çıkarı ne?

Tuncay Özkan ulusalcı çevrelerin medyadaki saldırgan adamı olarak öne çıkıyor. O, ‘Bu kutuplaşma ortamından ben de siyasi bir çıkar elde edebilir miyim’ hesabında. Mesela ‘Sol bir projenin başına geçebilir miyim’ gibi bir amacı var. Son dönemde mitinglerde ‘Mazeretim var asabiyim ben’ kıvamında konuşmalar yapması bundan. Boyundan büyük laflar ediyor. Her büyük lafının ardından yanıldığını görüyoruz. Türkiye’de ‘Gizli iktidar’ yapılanması sona erdi. O nedenle ulusalcı darbeci Tuncay’ların işi çok zor.

‘Kritik dönemlerin demokrasi havarisi’ Ertuğrul Özkök son dönemde neden bu kadar şahinleşiverdi?

Ertuğrul Özkök hiçbir zaman ilkeli olmadı. O, medya tarihimizin gördüğü en omurgasız isimlerden biridir. Patronunun ekonomik menfaatleri için sürekli cambazlık yaptı. 28 Şubat’ın sıkı savunucusu Özkök, eski Statüko’nun gözde medyatörüdür. Mesleki olarak gelmiş geçmiş en büyük çürütücüdür. Türban konusunda bir öyle bir böyle defalarca kıvırtan yazılar yazmıştır. Utanması hiç yoktur.

Özkök’ün ya da Doğan medyasının orantısız muhalefetinin arka planında Aydın Doğan’ın alamadığı ihalelerin etkisi olabilir mi?

Elbette olabilir. Bunun önemli bir sebep olduğunu söyleyebiliriz. Ancak temelde Hürriyet’in artık hâkimiyetini kaybetmiş olan Statüko’nun amiral gemisi olması gerçeği vardır.

www.iyibilgi.com özel Ömer Çakkal



Bu haber 4,640 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,297 µs