DTP'li Kurtulan: İkinci sınıfız

13 Şubat 2008 23:06 tsi
DTP'li Fatma Kurtulan, Kürt kadınının TBMM çatısı altında ezildiğini ve ikinci sınıf muamele gördüğünü söyledi. Kurtalan gazetecilerin türbanla ilgili sorularını ise cevapsız bıraktı.

Demokratik Özgür Kadın Hareketi üyeleri, '8 Mart Dünya Kadınlar Günü' etkinliklerini DTPli kadın milletvekili ve belediye başkanlarının katıldığı basın toplantısı ile açıkladı. Kürt halkının meclisteki iradesi olarak tanımlanan DTP milletvekillerinin yok sayıldığı ileri sürüldü. Toplantıya katılan DTP Van Milletvekili ve Grup Başkanvekili Fatma Kurtulan, Kürt kadınların hayatın her alanında olduğu gibi TBMM çatısı altında da ezildiğini ve ikinci sınıf muamele gördüğünü söyledi. Kurtalan, gazetecilerin türbanla ilgili sorularını ise cevapsız bıraktı.

1 Mart'ta Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde düzenlenecek olan miting ve birçok kentte düzenlenecek etkinlikler ile kutlanması planlanan 8 Mart Dünya Kadınlar günü programının tanıtım toplantısı Urfa Kültür ve Sanat Evi'nde yapıldı. 'Kadın Katliamlarına ve Savaşa Geçit Vermeyeceğiz', 'Edi Bese', 'Namus Cinayetlerine Son', 'Yaşasın 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü', 'Operasyonlara Son', 'Kürt Sorununa Demokratik Çözüm' yazılı Türkçe ve Kürtçe pankart ve dövizlerin asılı bulunduğu salondaki toplantıya DTP Van Milletvekili Fatma Kurtalan, Şırnak Milletvekili Sevahir Bayındır, Adana Küçük Dikili Belediye Başkanı Leyla Güven, Diyarbakır Bismil Belediye Başkanı Şükran Aydın, Mardin Dargeçit Belediye Başkanı Nuran Atlı'nın da aralarında bulunduğu yaklaşık 50 kadın katıldı. Toplantının açılışında basın metnini okuyan Demokratik Özgür Kadın Hareketi Dönem Sözcüsü Nesrin Deniz, daha geniş katılımlı yapmayı planladıkları toplantıya, ilçelerden gelen kadınların araçlarına yazılan cezalar nedeniyle engellendiklerini ve katılamadıklarını ileri sürdü.

Dünyanın her yerinde kadının değişik şiddete maruz kaldığını, Türkiye'de de durumun farklı olmadığını belirten Deniz, şunları söyledi: "Mecliste kadınların oranı sadece yüzde 9, belediye başkanlıklarında ise bu oran yüzde 0.56. Çalışma yaşamında yüzde 24, üst yönetim kademesinde yüzde 6, mülkiyette yüzde 8, genel istihdamda yüzde 45 ile kadınlar geri planda tutuluyor. Yine kadınların yüzde 50.8'i onayları alınmadan evlendirilmektedir. Aile içi şiddetin kurbanlarından yüzde 86'sını kadınlar oluşturuyor. Her yıl 800 bin kız çocuğu zorunlu eğitim yaşına gelmelerine rağmen okula gönderilmiyor. 6 yaş ve üzeri her 100 kadından 25'i okur yazar değildir, yine 100 kadından 14'ü ilkokulu bitirememektedir. Kadın nüfusunun sadece yüzde 12'lik bir kesimi ortaokul ve daha üstü eğitim alabilmektedir."

'SAYIN ÖCALAN, KÜRTLERİN İRADESİDİR'

Türkiye'de 30 yıldır yaşanan savaşın tüm yakıcılığı ile devam ettiğini, Kürt halkının insani taleplerinin yüzyıllardır görmezden gelindiğini ve seslerine kulak vermeyen iktidarların bir halkı ret ve inkar ettiğini ileri süren Deniz, terörist başı Öcalan'ı Kürt halkının iradeisi olarak kabul ettiğini belirterek açıklamasını şöyle sürdürdü: "Özellikle AKP hükümeti Kürt halkının tüm barış çağrılarına kulak tıkamış, bu çağrılara operasyonlarla ve baskı politikalarıyla karşılık vermiştir. Başta Kürt halkının meclisteki iradesi olan DTP milletvekillerine uygulanan yok sayma politikası, Kürt kurum ve kuruluşlarına yönelik baskılar, Kürtlerin iradeleri olarak kabul ettikleri Sayın Abdullah Öcalan'a yönelik uygulanan tecrit politikaları, sorunu çözmekten ziyade daha da ağırlaştırmış ve toplumda büyük bir kaygı geliştirmiştir. Her 8 Mart bu mücadeleye ivme kazandırma ve yeni yeni deneyimler ekleyerek daha anlamlı karşılanabilir.

Bu 8 Mart'ı Kürt sorununda çözümsüzlük dayatan politikaların aşılması, Sayın Abdullah Öcalan'ın sağlık koşullarının da düzeltilmesi ve özgürlüğünün sağlanması, demokratik özerkliğin örülmesine vesile yapan bir mücaeleyle karşılıyoruz. Bunun için 1 Mart'ta Suruç'ta olacağız. Etnik, kültürel, cinsel, sınıfsal baskının aşılması konusunda Kürt kadınları olarak önemli bir mesafe alınmış, kazandığımız özgürlük değerlerini kalıcılaştıracak bir düzeye ulaşılmıştır. Savaşa, kimliksizliğe, şiddete Edi Bese diyoruz. AKP'nin genelde Kürt halkına, özelde Kürt kadınına yönelik açılıkla terbiye etme politikasına Edi Bese diyoruz. Özgürlükçü çizgiyi, demokratik değerleri, direniş kültürünü, iradesel varlığı tehdit eden her türlü dayatmaya karşı Edi Bese diyoruz. Ana dil yasağına, Kürt sorununda çözümsüzlük siyasetine artık yeter diyoruz." Açıklaması kadınlar tarafından sık sık alkışlanan Nesrin Deniz, 8 Mart kutlamalarının 1 Mart'ta Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde düzenlenecek miting ile başlayacağını, hafta boyunca birçokt kentte miting, şölen ve yürüyüşler düzenleneceğini kaydetti.

KURTULAN: BİZ KADINLAR İKİNCİ SINIFIZ

DTP Van Milletvekili ve Grup Başkan Vekili Fatma Kurtalan ise, dünyanın her yerinde kadınların ikinci sınıf muameleye tabi tutulduğunu belirterek, şunları söyledi: "Bugün, kadınların ezilmişliğini tartışıyor olmak bile çok önemli bir sorun. Şu an dünyanın her yerinde olduğu gibi biz kadınlar ikinci sınıfız. Kürt kadının da mevcut savaş, çatışma gibi sorunları bir araya getirdiğinizde ne durumda olduğu ortadadır. Mecliste de durum aynı. Kürt kadını olarak mecliste olmanın ayrı bir zorluğu var. Zaten yaşadığımız zorluğu kamuoyu, medya aracılığı ile takip etti. Kürt kadını olarak her yerde sıkıntılarımız olduğu gibi meclis çatısı altında da özgür olarak sıkıntılarımız var. Mesela linç kampanyaları, dışlama politikaları, irade olarak tanımamak gibi. Sonuçta bize oy verenlerin yarısı kadınlardır. Dolayısıyla mecliste onların iradelerinin temsiliyiz, bu kadınların iradesinin gaspına ve tanınmasına dönük bir olaydır."

Kurtulan'ın açıklamasının ardından basına kapalı olarak devam eden toplantının yapıldığı Urfa Kültür ve Sanat Evi çevresinde resmi ve sivil polislerin geniş güvenlik önlemi aldığı görüldü.

haber7
 

Bu haber 426 defa okundu.