Carlos Çankaya'ya çıkmak istiyor...

13 Şubat 2008 09:32 tsi
Türkiye'de en çok tanışmak istediği kişinin Cumhurbaşkanı Gül olduğunu söyleyen Roberto Carlos, Fatih Terim'e bir rica da bulundu. İşte Carlos'un Türkiye gözlemleri:

Turkcell Süper Ligi'nde top koşturan dünya yıldızımız Roberto Carlos, Zaman'a özel röportajında aklından ve yüreğinden geçenleri bir bir açıkladı. Milliyet'in Yılın Sporcusu Ödül Töreni'ne Fenerbahçeli takım arkadaşlarıyla katılan Carlos, yine ilgi odağıydı. Fenerbahçe'nin gollerinde yengeç dansı yapan diğer Latin yıldızlar Edu, Lugano, Vederson, Aurelio, Maldonado, Deivid ve Alex'le birlikte çember olup ayaküstü sohbet yapan Carlos'la, kamera spotlarının mola aldığı bir anda etraflıca konuştuk.

Carlos ilkin, Türkiye'ye gelmiş olmaktan duyduğu memnuniyetin her geçen gün arttığına vurgu yapıp, ülkemizin Brezilya ve İspanya'dan hiçbir farkının olmadığını söyledi. Geçmişte Schumacher, Okocha, Ortega, Andersson, Hoijdonk ve Anelka gibi dünya yıldızlarına formasını giydiren Fenerbahçe'de futbolseverlerin, kendisini kulüp tarihinin en özel futbolcusu olarak gördüklerini hatırlattık. "Bunu İstanbul'a ayak bastığım ilk andan itabaren bana da hissettirdiler. Stadyumdaki imza töreninden Türkiye'deki lig deplasmanlarına kadar her yerde bu sıcak ilgiyi yaşıyorum." derken, sözü Fenerbahçe başkanına getirdik. Carlos, Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe için yapmayacağı şeyin olmadığına dikkat çekiyor ve şöyle diyor: "Başkanımızın kararlı tutumuyla Fenerbahçeli oldum. Fenerbahçe benden önce de tanınıyordu. Başkan Aziz Yıldırım, Fenerbahçe'ye bir dünya kulübü havası getirdi. Başarılarımızla Fenerbahçe daha da büyüyecektir. Aziz Yıldırım büyük başkan..."

Röportajımızda sorularımız karşısında takındığı ciddi tavır, Roberto Carlos'un Türkiye'ye asla emeklilik günlerini doldurmak için gelmediğini teyit ediyordu. Türkiye liginde zaman zaman çok üst düzey maçlar oynandığına ve kalitenin asla vasat olmadığına dikkat çeken Carlos, ilk antrenmanlara çıktığı andan itibaren yarışmacı bir sporcu olmanın gayreti içinde olduğunu söyledi. Ligimizde dünyanın pek çok büyük kulübünde oynayabilecek çapta futbolcular olduğuna vurgu yapan Brezilyalı yıldıza en beğendiği yerli futbolcuların kim olduğunu sorduk. Kafasındaki isimler çok netti, bir çırpıda dudaklarından şu iki isim döküldü: Mehmet Topuz ve Servet Çetin. Carlos, Topuz'un gol yollarında rakip defansları savuran, hükmeden futboluna hayrandı. İlginçtir, tam not verdiği ikinci isim kupa ve ligdeki en çetin rakibi Galatasaray'dan Servet Çetin olmuştu. Önceki sezonlarda Sarı-Lacivertli formayı da giyen milli futbolcunun hava toplarındaki hakimiyeti, hırsı ve 90 dakikayı aşan kondisyon gücü Carlos'u dahi cezbetmişti.

Roberto Carlos, Türkiye'de hayatının çok güzel geçtiğini, hiçbir sorun yaşamadıklarını ve takımda çok sayıda Brezilyalı ve Latin futbolcunun bulunmasının kendilerini çok rahatlattığını belirtti. Brezilyalı yıldıza, "Türkiye'de herkes sizinle bir çift laf konuşmak için can atıyor. Dünya çapında bir yıldız olarak çekici bir gücünüz var." diyor ve sualimizi yöneltiyoruz: Peki Roberto Carlos, en çok kiminle tanışmayı, konuşmayı arzuluyor? Brezilyalı yıldız, dünyada tanışmak istediği kişinin, hayranlığını gizlemediği Amerikalı aktör Tom Cruise olduğunu belirtiyor. Asıl merakımız bizden kim? Ağzından şu isim çıkıyor: Abdullah Gül.

'Aurelio, Milli Takım'ın kaptanı olsun!..'

Konuyu Milli Takım'a getirdik. Roberto Carlos, Fatih Terim yönetimindeki A Milli Takım'ı yakından takip ettiğini belirtti. 2008 Avrupa Şampiyonası'nda her takım gibi şansımız olduğunu söyledi. Carlos'un Milli Takım'ımıza sempati duymasının bir önemli gerekçesi daha vardı: Mehmet Aurelio. Takım arkadaşı ve eski vatandaşı Aurelio'nun Türk Milli Takımı'nın vazgeçilmezi olduğuna vurgu yaparken, aralarından birinin Türk Milli Takımı'na seçilmesinin gurur verici olduğunu da belirtti. Fenerbahçe'de olduğu gibi Milli Takım'ın orta sahasında da arı gibi çalışan Aurelio'nun her iki takıma da büyük katkılar sağlarken sportmen özelliğine de dikkat çektik. Brezilyalı yıldız, Ay-Yıldızlı ekibimizin Avrupa Şampiyonası'nda başarılı olacağına inandığını bir kez daha yinelerken, bizim aracılığımızla Milli Takım teknik patronu Fatih Terim'e şu çok özel mesajı verdi: Aurelio, Türk Milli Takımı'nın kaptanı olsun!.. O, bunu hak ediyor...

'İlhan Mansız şimdi ne işle uğraşıyor?'

Türkiye'nin 2002'de dünya üçüncüsü olmasıyla bir futbol ülkesi olduğu gerçeğini dile getirdiğinde, Dünya Kupası'na ilişkin bir fantezi soru yönelttik. Türkiye-Brezilya yarı finalinde İlhan Mansız sağdan akın geliştirirken bire birde ayaklarına sıkıştırdığı topu artistik bir şekilde Roberto Carlos'un üzerinden aşırmıştı. Bu pozisyon, kupanın en teknik üç hareketinden biri olarak dünya çapında yankı buldu. Bu olayın kendisinde bir iz bırakıp bırakmadığını öğrenmeye çalıştık. Carlos, maç içinde yaşanmış bir pozisyon olduğunu belirtip umursamaz davrandı; ama akabinde de merakına gem vuramayıp bize sordu: "İlhan Mansız şimdi ne yapıyor?" Sakatlıklarından ötürü futbolda gelgitler yaşadığını, Japonya macerasından sonra Türkiye'de bazı kulüplerde de şansını denediğini anlattık. Şimdi televizyon ekranlarında magazin ve şov dünyasına kaydığını belirtiyoruz. Klas hareketlerle kendisini büyüleyen yerli yıldızımızı belli ki "Buzda Dans" yarışmasında izlememişti.

Zaman

Bu haber 433 defa okundu.