'Gerçek dertleri laiklik falan değil!'

12 Şubat 2008 10:15 tsi
Üniversitelerde başörtüsü yasağının kaldırılması, Tamer Korkmaz'ın deyimiyle, 'eski egemen' kesimi rahatsız ediyor. Korkmaz'a göre, Eski egemenlerin amacı laikliği korumak değil... Peki nedir dertleri? Tıklayın...

Tamer Korkmaz/ Yeni Şafak

Gözbağcılar'da inecek var!

Başta Cumhuriyet'inki olmak üzere kimi manşetler “Meclis'ten evet ama halktan türbana hayır” diye seslenerek gözbağcılık numarası çektiler…

Geçen Nisan'da Çankaya sürecini etkilemek amacıyla düzenlenen cumhuriyet mitinglerindeki büyük kalabalıklara bakıp halkın ne dediği konusunda peşin hüküm verenler, çok değil birkaç ay sonra 22 Temmuz Sandığı'nda fena halde yanılmışlardı…

Sıhhiye'deki “Ulu Önder Tuncay Özkan”lı mitingle coşup “Halk türbana hayır diyor” diye efelenenler için keşke bir türban referandumuna gidebilmek mümkün olabilseydi…

Temel haklar referanduma tabi tutulamaz diyoruz…

O nedenle “meydanlardan hayır çıktı” üçkağıdının gerçek bir sandık sınavında nasıl çakacağını görme şansımız bulunmuyor!

 

* * *

“Türbana özgürlük geliyor” diye panik atak yaşayan egemen medyada “hır çıkarma antrenmanları” sıklaştı…

Eski Statüko'nun Amiral Gemisi Hürriyet, anayasa değişikliğinin kabul edilmesi karşısında “Dünya Şaşkın” manşetini atarken, ABD ve Avrupa medyasında yapılan “Atatürk'e türban taktılar” yollu ultra laikçi yorumlara bel bağlamış görünüyor…

Dünya, Türkiye'deki üniversitelerde yasak kalkıyor diye neden şaşırsın ki!

Bu gezegendeki laik üniversitelerin bir tekinde dahi türban yasağı yok…

Ha, ortada şaşılacak bir şey varsa; o da sadece Türkiye'deki üniversitelerde “türban yasağı faşizmi”nin uygulanıyor olmasıdır…

NY Times'tan La Stampa'ya kadar Batı basınında Türkiye'deki yasak kalkıyor diye laiklik kisvesi altında kılıç sallayan hangi gazete varsa…

Öncelikle kendi ülkelerindeki üniversitelerde neden örtünme yasağı uygulanmadığının cevabını vermek zorundadır, söz konusu NATO Basını!

Hürriyet, “Dünya Şaşkın” manşetini atarken, “Avrupa basınında 'İslamcı hükümet yasağı kaldırarak laik devletin temel direklerinden birini kırdı' yorumu yapıldı” şeklindeki spotu öne çıkarmıştı…

Spotta sözü edilen yorum İspanyol El Pais gazetesine ait…

İlginçtir, bugünlerde İspanya'da da türban tartışması var…

Muhalefetteki Halkçı Parti lideri Mariano Rajoy'un “İktidara gelirsek okullarda (üniversitelerde değil!) türbanı yasaklayacağız” şeklindeki açıklamasına tepkiler yağmakta…

Komünist partilerin bir araya geldiği Birleşik Sol'un Genel Koordinatörü Gaspar Llamazares ise Rajoy ve yandaşlarını “İslam düşmanı” ilan ederek hayli manidar bir cevap vermiş:

“Türbanı yasaklayacaksanız, o halde rahibeler de başını açsın!”

İspanya'da rahibeler orta dereceli okullarda da derslere girebiliyorlar!

 

* * *

Türbanın/başörtüsünün üniversitelerde serbest kalması “laik devletimizin temel direği”ni kırmaz…

Tersine laikliğimizi güçlendirir…

Türbana özgürlük yolunun açılması, uzun yıllar boyunca hüküm sürmüş olan “Gizli İktidar”ın prangası altındaki laiklik uygulamasının nevi şahsına münhasır olmaktan kurtulup evrensel özüne dönüşü anlamına geliyor…

Aynı zamanda devletin milleti ile barışmakta olduğunun göstergesidir…

“Çankaya'ya türbanlı first leydi çıkarsa laiklik elden gider” feveranıyla miting miting dolaşanların, manşet manşet “korku filmi” çekenlerin, ruh çağırır gibi rejim krizi çağıranların iddiaları tümüyle boş çıkmadı mı?

Çıktı…

Demek ki, bugünlerde ortalığı yangın yerine çevirmeye çalışanların gerçek dertleri laiklik falan değil!

Ya?

“Eski Egemenler” güçlerinin/iktidarlarının ellerinden kayıp gittiğini gayet iyi biliyorlar…

Etkileri altındaki toplumsal kesimleri, bürokraside kemikleşmiş oyuncularını harekete geçirmek suretiyle…

Feveran etmeleri bundandır…

“Laiklik Kaygısı” paravanı altında tepki koyuyorlar ancak inandırıcı olamıyorlar…

Sonuç almaları da mümkün olmayacak!

Bu haber 526 defa okundu.