En Sıcak Konular

Ergenekon savcısı baskı altında!

9 Şubat 2008 11:05 tsi
Ergenekon savcısı baskı altında! Ali Bayramoğlu uyardı: Büyük gazetelere Ergenekon'la ilgili satır girmiyor. Türkiye'nin en zor davasını üstlenen savcı ve emniyet birimi yalnız ve baskı altında...

Ali Bayramoğlu / Yenişafak

Ergenekon ve 'bazılarının' suskunluğu

Başörtüsü tartışması, gündemi öylesine işgal etti ki, diğer önemli gelişmeler geri plana itildi, itiliyor.

Ergenekon operasyonu bu gelişmelerin en önemlisi…

Zira her geçen gün bu operasyonun “bir atımlık kurşun”dan ibaret olmadığı anlaşılıyor.

Nitekim Ümraniye Çetesi etrafında yürütülen soruşturma bir yılı aşkın bir süre sonunda Ergenekon tutuklamalarıyla devam etti. Son tutuklamaların nihai nokta olmadığı da yeni tetikçilerin yakalanmasıyla ortaya çıktı.

Muhtemelen bu tür tutuklamalar devam edecek.

Bu konudaki tahmin ve beklentimiz tutuklamaların basından siyasi partiler içindeki isimlere kadar uzayabileceğidir. Daha doğrusu operasyonun 2004-2007 arası yaşanan bir dizi gayri meşru ve provatif girişimin aktörlerine değebileceğidir.

Genel olarak kanımız şu:

1. Ergenekon “Derin Devlet”tir.

2. “Derin Devlet” 2003 sonrası yeniden örgütlenmiş ve yeni hedefler etrafında harekete geçmiştir.

3. Harekete geçiren unsur “AKP iktidarı ve AB döneminin başlaması” olmuştur.

Olan ise şudur:

28 Şubat'ın büyük asker ağabeyleri, “sivil” örgütleri, Susurluk grupları, bunların devlet içindeki artıkları, üniversitelere, siyasi partilere, barolara uzanan kalıntıları 2004'ten itibaren bir şekilde temas etmiş ve seferber olmuşlardır.

Derin devlet son yıllarda illegal ve legal yapılarıyla topyekûn bir örgütlenme içine girmiş, Cumhuriyet'i 1950 öncesi modeline göre yeniden inşa etmeye soyunan bir “büyük koalisyonun motor gücü” haline gelmiştir. Bu çerçevede sokağa inmiş, tetiğe dayanmış, silahlanmaya başlamış, darbe planları yapmaya soyunmuştur…

Ergenekon tutuklamalarının anlamı burada gizlidir.

Bu tutuklamaları büyük bir temizlik operasyonunun adımları olarak değerlendiriyoruz…

Ayrıca geçmişe yönelik bir sorgulama süreci olarak, örneğin Dink davasının devamı olarak kabul ediyoruz…

Nitekim kriminal delil olsun ya da olmasın fikrimiz odur ki, Hrant Dink'i bu yapı öldürtmüştür…

Malatya'da bu yapının parmağı bulunmaktadır.

Dün ve bugün arasında bağlantı ve benzerlik çok…

2-3 gün önce Trabzon, Çanakkale, İstanbul ve Ankara bağlantılı bir suikast timi tutuklandı. Bunlar 17-20 yaş arası Dink'in katili O.S tipi insanlardı.

İtiraf ettiler: Mehmet Ali Birant ve Ramazan Akyürek'e suikast düzenlemek üzere hazırlık yapıyorlardı. Bu grubun yasadışı Türk İntikam Tugayı (TİT) oluşumu ile bağlantılı olduğu öne sürülüyor.

Tutuklananlar arasında olan V. B.'nin bir MSN yazışmasında “Veli Küçük paşamın emriyle hareket ediyorum” dediği resmiyet kazanmış durumda…

Bu gelişmeler önemli ve “sevindirici”…

Ama bir de “rahatsız edici” gelişmeler var…

Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı ve emniyet biriminin yalnız ve baskı altında kalması, operasyonu yürütmek için gerekli toplumsal, siyasal ve medyatik meşruiyetten her gün biraz daha az faydalanması bunların başında geliyor…

Neden böyle oluyor?

İç dengeler, devletin kendisini koruma refleksi bilinir.

Ancak sorun bu değil.

Sorun sivil alanda, sorun olanı görmekten kaçınanlarda.

Örneğin kimi basın organları başörtüsü meselesini de vesile kılarak Ergenekon meselesine kapılarını tümüyle kapamış durumda.

Hürriyet ve Milliyet Gazetesi bunların başında geliyor.

Türkiye'nin en çok konuşulan generali tutuklanıyor, generalin Yeşil'le, Abdullah Çatlı'yla yaptığı telefon görüşmeleri, temasları mahkeme zabıtlarında yer alıyor, generalin tutuklanmadan önce hâkim karşısında “Ben Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanlığını kurdum, halk arasında bu JİTEM olarak bilinir…” dediği dışarı yansıyor ve merkez medyadan ne ses geliyor, ne yorum…

Tersine, Ergenekon operasyonunun başörtüsü tartışmasını bastırmak üzere ortaya atıldığına dair iddialar gazetelerin satır aralarında dolaşıyor.

Susurluk meselesine sahip çıkmış bu gazetelerin ve gazete yöneticilerinin suskunluğunu neye bağlamak gerekiyor sizce?.



Bu haber 748 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,630 µs