En Sıcak Konular

Hazel Massery gibi yapmayın!

8 Şubat 2008 11:37 tsi
Hazel Massery gibi yapmayın! TBMM'deki başörtüsü görüşmelerine elinde bir fotoğraf ile gelen AK Parti İstanbul Milletvekili Nursuna Memecan, 1957 yılında ABD'de zenci kızların arkasından nefretle bağıran ve bu yaptığından 40 yıl sonra büyük pişmanlık duyan kadını örnek verdi: Hazel

Başörtüsü yasağının kaldırılmasını öngören Anayasa değişiklik paketi Meclis Genel Kurulu'nda 400'ün üzerinde oyla kabul edildi. AK Parti'li kadın bakan ve milletvekilleri Meclis Genel Kurulu'nda kadınlara yönelik ayrımcılık konusunda adeta 'laiklik ve özgürlük' dersi verdi.

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, “Başörtülü kız öğrenciler laik sistemi, demokratik sistemi herhangi bir şekilde tehlikeye atma gibi bir çaba ve çalışma içinde olmadıkları gibi, tam tersine, bu ülkenin kurucu unsurlarına en az başı açık kadınlar kadar inanmışlardır ki ben buna yürekten inanıyorum. Acaba kız çocuklarını eğitmeyerek mi laik sistemi koruyacağız?” diye konuştu.

AK Parti İstanbul Milletvekili Nursuna Memecan ise ABD'de zencilere karşı uygulanan ayırımcılığı hatırlatarak, o ayırımcılığı yapanların 40 yıl sonra af bekler hale geldiklerini vurguladı.

Zenci kızı örnek verdi, "40 yıl beklemeyelim" dedi

Konuşmasına bir fotoğraf göstererek başlayan Memecan, “Fotoğraf 1957 yılında Amerika'da çekilmiş. O yıl federal hükûmet zencilerin de beyazların okuluna gidebileceğine karar veriyor. Fotoğrafta ilk gün zenci öğrenci kız beyazların gittiği okula doğru yürürken, beyaz öğrenciler arkasından bağırıp protesto ediyorlar. Ben size bu resimdeki zenci kızdan değil, arkada kızgınlıkla bağıran bir beyaz kızdan bahsetmek istiyorum. Kızın adı Hazel Massery. İngiliz The Guardian Gazetesi Hazel'i kırk yıl sonra bulup söyleşi yaptı. Hazel, büyük bir pişmanlık içinde olduğunu anlattı. Şimdi, bu yaşında huzura kavuşabilmek için affedilmeyi istediğini belirtti. Bizim doğruları görmemiz için kırk yıl daha beklememiz gerekmemeli. Yıllar sonra pişman olacağımız yanlışlarımızdan bir an önce dönüp, enerjimizi ilerlemeye harcamalıyız” dedi.

Empati yapıp kendinizi o kızların yerine koyun

AK Parti İstanbul Milletvekili Ayşenur Bahçekapılı, “Tam da bu noktada toplumsal gelişmenin doğrudan bağlı olduğu yükseköğrenim hakkı önündeki ihlaller hakkında, biraz düşünmemiz, biraz da empati yapmamız gerekmektedir. Örneğin, fakülteyi birincilikle bitiren kızının diploma törenini izlemekten sadece kılık ve kıyafetinden dolayı mahrum bırakılan bir anneyi, hiçbir sorun yaşamadan üniversite eğitimine devam eden ancak bitirme sınavı gününde giyim tarzına müdahale edilen bir genç kızın yaşadıklarını, sadece giysi tercihinden dolayı aşağılanan, cahil, dışlanmış muamelesi gören genç kızların, kadınların resimlerini de bilmek gerekiyor, aynı duyarlılığı onlara da göstermek gerekiyor” dedi.

Potansiyel suçlu olarak görmekten vazgeçin

Milletvekili Alev Dedegil, “Muğlak endişelerin belirleyeceği bir gelecek adına, bugünü feda etmemeliyiz” dedi. Hiçbir yasayı çiğnemeyenleri, potansiyel suçlu olarak görmekten vazgeçilmesi ve bunu yapanlar adına toplumdan özür dilenmesi gerektiğini ifade eden Dedegil, “Özür dilemeliyiz çünkü; gençlerimize ve ailelerine zarar verdik, geleceklerini, ellerinden aldık, en temel haklarını ihlal ettik, ayrımcılık yaptık” diye konuştu. Dedegil, eğitim hakkının engellenmesini “şiddet” olarak nitelendirdi.

Kötüye kullanılacak diye bir hak gasp edilemez

Konya Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu, Türkiye için, kabuk bağlayan önyargılardan kurtulmanın gerekli olduğunu vurgulayarak, “Vehim üretmeden, niyet okumadan, problemlerimizi hukukun içinde, iyi niyetle çözelim. Milletimizin ihtiyaçlarına cevap bulalım” dedi. Türkmenoğlu, bir hakkın kullanılamaması nedeniyle toplumda sıkıntı yaşanıyorsa, çözüm yerinin Parlamento olduğunu söyledi.

Milletvekili Özlem Piltanoğlu Türköne, böyle bir sorunun altında ezilmeyi utanç olarak gördüğünü ifade ederek, “Bizler için, ülkem için sorular soruyorum. 18 yaşını doldurmuş bir genç kızımıza, 'Sen artık reşitsin. Ehliyet almakta, oy kullanmakta ve evlenmekte senin hür iraden her şeyin üstündedir' diyoruz. Ardından kocaman üniversite kapılarını kibarca yüzle-rine kapatıyoruz” dedi. Türköne, “Biz eğer bir tersine gidişten bahsedeceksek, bundan daha vahimi düşünemiyorum bile... Eğer mesele değerler meselesiyse, biz, cumhuriyetin temel değerlerine dün nasıl sahip çıktıysak, bugün nasıl sahip çıkıyorsak, yarın da aynı şekilde sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

Yeni Şafak



Bu haber 1,005 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,259 µs