En Sıcak Konular

12 eylül'ün ardından ortaya çıkan mektuplar

7 Şubat 2008 09:41 tsi
12 eylül'ün ardından ortaya çıkan mektuplar 12 Eylül askeri yönetimi döneminde Mamak Askeri Cezaevi'nde yazılan ancak sahiplerine gönderilmeyen mektuplar gün ışığına çıktı. Mektupların sahiplerine ulaşması için cuma günü bir sergi açılacak. İşte o mektuplardan bazıları...

26 yıl sonra ortaya çıkan mektuplar

12 Eylül askeri darbesi döneminde yaşanan insan hakkı ihlallerinin sembolü olarak gösterilen Mamak Askeri Cezaevi'nin kadın koğuşlarından 1982'de yazılan mektupların sahiplerine gönderilmediği, 26 yıl sonra açığa çıktı. Mektupların gönderilmediği, cezaevindeki görevi bittikten sonra mektupları evinde saklayan bir görevlinin Devrimci 78'liler Federasyonu'na başvurmasıyla anlaşıldı.
Devrimci 78'liler Federasyonu'nu arayan bir eski cezaevi görevlisi, 1982'de Mamak 1 ve 2 kadın koğuşlarında yatan mahkûmların yazdıkları bazı mektup ve kartpostalların yakınlarına ulaştırılmadığını söyledi.

40 adet mektup ve kartpostalı, cezaevindeki görevi son bulduktan sonra yanına aldığını ve yıllardır evinde sakladığını söyleyen görevli, artık kamu görevinden emekliye ayrıldığını ifade etti. İsminin gizli tutulması kaydıyla mektupları teslim edebileceğini söyleyen görevli, federasyon yetkilileriyle bir araya geldi.

Görevli, buluşmada, 26 yıl sonra bunları neden teslim etme gereği duyduğunu "Vicdani bir borç olarak bildim" diye açıkladı. Aynı görevli, mektupların sahiplerinin bulunabilmesi için kadın koğuşlarında yatan toplam 76 siyasi mahkûmun, isim, adres ve tutuklanma gerekçelerini gösteren listeyi de federasyona teslim etti.

Eşleştirme yapılmadı

Federasyon üyeleri, listelerdeki isimleri önce mektuplardaki isimlerle eşleştirdi. Mektup ve kartpostalların zarfları atıldığı için, içinde isim yazmayanların eşleştirmesi yapılamadı. Bu mektup ve kartpostalların sadece bir anneden kızına, bir haladan "karagözlüm" dediği yeğenine yazıldığı anlaşılabildi.

Dışarıdan cezaevine gönderilen ancak mahkûmlara iletilmeyen bazı mektup ve kartpostallar da çıktı. Bunların da sahipleri bulunamadı.
Kimi saç, kimi el emeği kanaviçelerle süslenen bu mektuplar, sahiplerini bulması için cuma günü sergilenecek. İnşaat Mühendisleri Odası Kültür Merkezi'nde açılacak sergiye, 1982'de kadın koğuşlarında yatan ve ulaşılabilen isimler de mektuplarını teslim alması için davet edildi.

Diğer mektuğlar da açıklansın!

Federasyon sözcüsü Ruşen Sümbüloğlu, şunları söyledi:

"Ulaşabildiğimiz isimler arasında şimdi evhanımı olan da, holding yöneticisi olan da var. Bazı mektupların kime geldiği belli. Gelirlerse alacaklar mektuplarını. Bazılarının sahiplerini ise ancak sahipleri sergiye gelirse öğrenebileceğiz. Hikâyelerini orada öğreneceğiz. Mesela saçla hazırlanmış bir kartpostal vardı. Saçın kartpostalın sahibine ait olduğunu düşünüyorduk. Bir başka arkadaşımız kartı görünce 'Bu benim saçım' dedi. Kim bilir daha ne hikâyeler çıkacak."

Gönderilmeyen, sahibine iletilmeyen çok sayıda mektubun hâlâ gizli kaldığını öne süren Sümbüloğlu, "İdam edilen Mehmet Kambur, Erdoğan Yazgan, Ramazan Yukarıgöz'ün ailelerine yazdıkları son mektuplar hâlâ teslim edilmedi. Tüm gizli kalmış belge ve mektupların açıklanmasını, sahiplerine verilmesini istiyoruz" dedi.

İşte o mektuplardan bazıları

Ayşe: "Canım benim yeni bir yıl için bir kez daha, umut ile seni yan yana koyuyorum. Delikanlı gönlümün acıya kanmış gülü, yüreğimi sana gönderiyorum."

İsmi yok: "Hiçbir vakit tam karanlık değil gece. Her acının sonunda açık bir pencere vardır. Hayal edilecek bir şey vardır. Yerine getirilecek istek. Cömert bir yürek. Uzanmış açık bir el. Canlı canlı bakan gözler, bir hayat vardır, hayat bölüşülmeye hazır."

Ferihan Duygu: "En güzel şarkılar henüz söylemediklerimizdir. Yeni yılın yaklaştığı günlerde bir kez daha yürekten merhaba."

İsmi yok: "Merhaba Hasan, bugün günlerden salı. Biraz önce görüşten çıktım. Annem gelmişti. Hiçbir görüş günü beni bu derece duygulandırmamıştı. Annem sizleri anlattı ve gönderdiğiniz eşyaları getirdiğini söyledi. Eşyaları aldım, hepsi güzeldi. O kadar duygulandım ki gözyaşlarımı tutamadım."

Biliyor musun Hasan?

Yaşantının tek düze olması kadar kötü bir şey yoktur herhalde.

Meral'den Sedat ağabeye
Köy burcu burcu koktu yine burnumda... Rüyama girdi geçen gün...

Emel'den Gülgün'e
Adresini kaybetmiştim, onun için mektup yazamadım. Kartın gelişi iyi oldu...

Acılara rağmen onurumuzla yaşıyoruz ve yarınlara da onurumuzla başımız dimdik varacağız.

Umut ile seni yan yana koyuyorum...Yüreğimi sana gönderiyorum...

En güzel şarkılar henüz söylemediklerimizdir.

Kardeşim Süleyman, 2 yıldır burada tutukluyum. Davam henüz açılmadı.

Milliyet / Sabah



Bu haber 394 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,628 µs