En Sıcak Konular

'Bir cinayet, bir seçim ve bir provokasyon’

31 Aralık 2007 21:03 tsi
'Bir cinayet, bir seçim ve bir provokasyon’
AB-Türkiye KPK Eşbaşkanı Lagendijk’e göre 2007 Türkiye için bazı kötü ‘geri dönüşlerin’ yaşandığı bir yıl oldu. Lagendijk, Hrant Dink’in öldürülmesi, ordunun açıklamaları ve terörün yeniden yükselmesini Türkiye’nin geri dönüş

Avrupa Parlamentosu Milletvekili ,Yeşiller Grubu Üyesi, AB- Türkiye KPK Eşbaşkanı Joost Lagendijk 2007 yılını şöyle yorumladı: 


“2007, Türkiye için bazı kötü “geri dönüşlerin” yaşandığı bir yıl oldu. Başladıktan sadece 19 gün sonra dostumuz Hrant Dink öldürüldü ve biz yaşamın ne kadar kırılgan ve aynı zamanda ne kadar acımasız olabileceğini hatırladık. Birkaç gün sonra katıldığımız cenazesinde binlerce insan biraraya gelerek bu cinayete son derece etkileyici bir tepki gösterdi.

Bu olayla, Türkiye’nin geçmişte kaldığını umut ettiğimiz çirkin yüzünü görmüştük. Eleştirenlerin öldürülmesini isteyen bu alışkanlığın geri gelmesini önlemek için o gün sessizce, omuz omuza yürüdük.

Bütün sağ duyulu insanların Türkiye’nin bu şiddet dolu geçmişi ile bağlarını koparması gerektiğini anlamasını ve perde arkasında bu korkunç olayları hazırlayanlara ya da engellemeyenlere dokunulmazlık sağlama alışkanlığından vazgeçilmesini umut ettik. 
 

Maalesef ki mahkeme hala devam ediyor. Hrant’ın öldürülmesinden sorumlu olanların tamamının adalet önüne çıkarılıp çıkarılmayacağından hala emin değiliz. Umut ediyoruz ki bu davanın ele alınış biçimi, herkese Türkiye’de koşulların değiştiğini ve kimsenin adalet kaçamayacağını kanıtlayacaktır.

Başbakan Erdoğan suçluların yakalanacağı sözünü vermişti. Şimdi bütün dünya bu sözü yerine getirip getirmeyeceğini merakla bekliyor. Umut ediyorum ki verdiği bu sözü tutacaktır.

2007 birçok “geri dönüş”yaşandı. Bazıları başarılı, bazıları ise başarısız oldu. Nisan ayında ordu eski bir yöntemi modern tekniklerle kullanarak sevmediklerine gözdağı vermek istedi.

Milyonlarca insan, hükümet partisi ve onun cumhurbaşkanı adayını protesto etmek üzere sokaklara dökülünce ülkedeki gerilim geçmişte olduğu gibi birden yükseldi. Türkiye’deki olayları üstün körü takip eden bazı Avrupalı gözlemciler ülkede bir darbe olacağı ya da ülkenin giderek İslamlaşacağı yönünde yorumlar yapmaya başladılar. Ancak hepimiz sonrasında yaşananları biliyoruz.

AKP seçimlerde ezici bir üstünlük sağlayarak oyların büyük bir bölümünü almayı başardı ve yaşanan bütün olaylardan sonra Abdullah Gül, cumhurbaşkanı olarak Çankaya’ya çıktı. Türkiye’de artık bazı şeyler değişmişti bu nedenle de eski yöntemler artık işe yaramıyor. 
 
Hükümet partisinin kazandığı bu etkileyici zafer, Avrupa kurumlarının da kendilerine demokratik ve laik bir Türkiye’ye bağlı olduklarını kanıtlamaları için bir şans daha vermelerini sağladı. Başbakan Erdoğan’ın bu konuda verdiği sözleri de gerçekleştirmesini umut ediyoruz.

2007 yılının en trajik geri dönüşü ise Güneydoğu’da terör şiddetinin yeniden başlaması oldu. DTP’nin Meclis’e girmesi çoğumuzu umutlandıran bir gelişme olmuştu.

Nihayet Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollardan çözümü için bir şans bu diye düşünmüştük. Eğer bu sorunu önümüzdeki yıllarda AKP ve DTP beraber çözemezse başka kim çözmeyi başarabilir?
 
Sertlik yanlılarının da ölümcül taktiklerini yeniden kullanmaya başlamasına muhtemelen bu olasılık sebep oldu. Kendilerini oyunun dışında bırakacak nihai çözümün bulunmasını istemiyorlar. PKK’nın hala sıkıntı ve gerilim yaratmayı başarıyor olmasına rağmen bu kışkırtıcı geri dönüşün başarıya ulaşmayacağını düşünmek için de bir çok neden var.

Bölgedeki Kürt halkının büyük bir bölümü 90’larda yaşananların tekrarlanmasını istemiyor. Bölge halkından aldığı büyük destekle bu hükümetin sorunu çözmekte ve geçmişin başarısız siyasetlerine son vermede büyük şansı var.

Avrupa’da ise 11 Eylül’le başlayan süreçte terörizmi kendi topraklarında yaşayan hükümetler artık terörizme daha farklı bir gözle bakıyorlar. Artık ön plana çıkan iki yöntem var: Daha kararlı davranmak ve sorunun köklerine inebilmek.

2008 için daha olumlu ve farklı geri dönüşlerin yaşandığı bir yıl olmasını umut edelim. 2003 ve 2004 yıllarındaki reform ruhunun yeniden canlanmasını dileyelim.

Herkesin yargılanma korkusu olmadan özgürce konuşabilmesini sağlamak; etnik ve dini azınlıkların gerçekten sevdikleri bu ülkeye ait oldukları duygusunu verebilmek; yurtiçinde ve yurtdışında, geçmişte kullanılan taktiklerle barış dolu daha iyi bir geleceği engelleyebileceğini düşünen insanların yanıldıklarını gösterebilmek için…. Değişimin hala devam etmesi gerekiyor.”

Çeviren: Nevin Sungur

ntv

 

 



Bu haber 300 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,291 µs