Sam Amca’nın torbasında ‘sizin’ için ne var?

31 Aralık 2007 13:49 tsi
Anlaşılıyor ki ABD, işaretleri son ayda geldiyse de 2008 için Türkiye’ye yeni hediyeler getirecek! Gerçi Ankara’nın ‘dileği’ 20 yıldır belliydi! Ama bu hediyeyi alabilmek için bütün yıl boyunca ‘iyi çocuk’ olmak gerekeb

Ankara her gece yatağına uzandığında kuşkusuz en büyük dileği terör örgütü PKK’nın artık tarih olmasıydı. Türkiye bu bela ile o kadar uzun zamandır uğraşıyor ki, ne Noel Baba’dan ne de Sam Amca’dan medet umulmayacağını anlayıncaya kadar epey zaman kaybeti!

Ama tam da “kurdun boynu niye kalın” ruh haline girmeye karar vermişken, Sam Amca, Noel Baba’nın torbasına 2008 için bir hediye bıraktı. Gerçi her ikisinden de dilekte bulunmak iyi bir fikir mi çok tartışılır ama nihayetinde durum da bu.

Şakası bir yana, terör örgütü PKK’nın tasfiyesine ilişkin hem yurt içinden hem de yurt dışından çokça analiz ve bilgi girişi yaşanıyor. Gerçekliğini tabii zaman gösterecek.

Ancak bu hediyenin komplikasyonları olup olmayacağını da zaman gösterecek. Örneğin, PKK’nın oyun dışına sürülmesinin DTP üzerinde kalıcı etkisi olacağı da kuvvetlice hissediliyor.

İki sonucun sonuçları?

Konu irtibatlı olsa da özne DTP olduğunda, iş doğallıkla bir iç mesele haline geliyor ve sürecin nasıl işleyebileceğine ilişkin tezler de beliriyor.

Birden çok ayağı olan bu tezlerin üzerinde en durulan iki tanesi: DTP’nin bir ayrışma sürecine gireceği ve bunun yansımalarının etkileri. İkincisi ise, önümüzdeki yerel seçimlerde DTP’nin taban bulduğu coğrafyadan kimin muzaffer çıkacağı.

Ne kadar sürer, nasıl olur bilinmez ama terör örgütünün tasfiyesi halinde, DTP’nin iç politik dinamikleri yerinden oynayacak. Bu biliniyor. Öte yandan, DTP’nin aslında hallice süredir kendi içinde çekişmeler yaşadığı, açık olmasa da zımni bir bölünmenin zaten varolduğu da söyleniyor.

Parti liderliği içindeki isimlerin aidiyetleri hakkındaki tartışmalar bir yana, zaten şekli bozukluklar hemen görülüyor. Bir örgütün Avrupa kolu, bir yanda terörist başı Öcalan, bir yanda bizzat PKK’nın varlığı, bir yanda Türkiye içinde legal oluşumlar öte yanda DTP içi dinamikler zaten sağlam bir sarsıntı halinde ayrışacaklarının ve alternatiflerin işaretlerini veriyor.

Parti içinde gücünü PKK’dan alan veya tam tersine ılımlı ve şiddeti reddeden oluşumların varlığı da kimse için sürpriz değil. Bu halde ilk taşını PKK’nın ortadan kalkması hali oynayacak domino teorisi bu mozaiğin bileşenlerini zorlayabilir.

Seçimler neden önemli?

2008 yılı ve hatta ilk yarısı bu vektörü izleyen bir yol olduğunda, takiben gelecek yerel seçimler oldukça önemli sonuçlar yaratabilecek. Genle seçimlerde DTP’nin AKP karşısında yaşadığı gerileme aynı zamanda DTP için gerilim nedeni oldu.

Bunu anlamak kolay. Tabanın kayması, açık biçimde hayati tehlike arz ediyordu ve 2007 yılının olayları anımsandığında DTP’nin reaksiyonları bu endişenin ağır ipuçlarını taşıdı.

AKP ise Güneydoğu Anadolu’daki siyasi atağını, belki de muhalif partilerin bu alandaki eksikliği nedeniyle de, DTP tabanına göre kurmaya başladı. Bunun ayak izleri yıl sonunda daha elle tutulur hale gelebilir.

Ve eğer AKP 22 Temmuz’da yakaladığı başarıyı yerel seçimlere ve bölgeye fazlasıyla aktarabilirse, bu durumda, DTP’nin ayrışması hız kazanabilir. Bu noktaya gelene kadar PKK’nın yaşayacağı tasfiye de konuya eklemlendiğinde yepyeni bir tablo ortaya çıkabilir.

Bu projeksiyonlar ne kadar gerçekleşir, gerçekleşmesi nasıl olur, hepsi ayrı birer yeniden okuma ve tartışma konusu. Ama tartışma konusu olmayan, bu süreci tetikleyen ana faktörlerden birinin ABD’nin tutum değişikliği olacağı.

Böylece başa, yani Sam Amca’nın torbasına dönmüş oluyoruz. “PKK Bitmiştir, ABD bir Kürdistan hayalinden vazgeçmiştir” söylemleri ve analizleri doğruysa, torbadaki hediye sürpriz olmayacak.

Sürpriz olmaması gereken bir başka nokta ise, bu hediye karşılığında ne kadar ve hangi konuda “iyi çocuk” olacağımız.

Bu haber 1,403 defa okundu.