Türkiye'de Sivas | " /> Türkiye'de Sivas | "/>

En Sıcak Konular

Avrupa'da Futbol, Türkiye'de Sivas

28 Aralık 2007 17:49 tsi
Avrupa'da Futbol,  Türkiye'de Sivas Türkiye’de futbolu takip eden etmeyen herkesin bildiği yegane gerçek, şampiyonluk yarışının üç büyükler arasında geçeceğidir. Fakat bu sezon beklenmedik bir şekilde Sivasspor, iyi ve istikrarlı futboluyla ilk yarıyı lider bitirmeyi başardı. Peki, Tü

2007 - 2008 sezonu Turkcell Süper Lig’in ilk yarı maçları tamamlandı. İlk yarıda, her yıl yaşanılan tartışmalar, hakem hataları, olaylar yaşanılırken, bu yılın sürprizi hiç kuşkusuz Sivasspor oldu. 17 maç sonunda ilk yarıyı lider bitiren Sivasspor, taraflı tarafsız herkesin takdirini topladı. Bu başarıda hiç kuşkusuz çok genç bir ismin, Teknik Direktör Bülent Uygun’un payı bir hayli fazla. Kimseyle polemiğe girmeden, eleştirilere makul yaklaşarak ve sadece kendi işini yapmaya gayret ederek performansını doruğa taşıyan Teknik Adam, şampiyonluk konusuna ise çok temkinli yaklaşıyor. Şampiyonluk şanslarını “hayal ötesi” olarak yorumlayan Uygun, maddi durumlarının yetersiz olmasının yanında, büyüklerin buna izin vermeyeceğinden bahsediyor.
Peki, neden Türk Futbolu “büyükler”in hegomonyasından bir türlü kurtulamıyor? Avrupa’nın en önde gelen liglerinde şampiyonluk yarışları nasıl neticeleniyor? Türkiye’de Sivasspor’un ya da Trabzon’dan sonra bir başka Anadolu takımının şampiyon olması gerçekten imkansızmı?
Önce Avrupa’nın önde gelen liglerine bir göz atalım.

İNGİLTERE LİGİ

Futbolun beşiği olarak kabul edilen İngiltere'de futbol 1885 yılında profesyonelleşmeye başladı. Dünyada ilk futbol takımının (Notts County) kurulduğu Ada'da ilk lig ise 1888 yılında hayata geçti. Bu aynı zamanda dünyadaki ilk profesyonel lig olarak tarihe geçti. İnanılmaz bir rekabetin olduğu ligde sadece üç takım 4 kez üstüste şampiyonluğa ulaştı. Bunlar Huddersfield, Arsenal, Liverpool ve Manchester United.

1992'de İngiltere Futbol Federasyonu radikal bir kararla ligi feshetti ve yerine Premier Lig'i kurdu. İlk sezonunda 22 takımla oynanan Premier Lig, 1995'te 20 takıma düştü.

15 yıllık Premier Lig tarihinin en başarılı ekibi Manchester United olarak dikkat çekerken, İngiltere futbol tarihinde en fazla şampiyonluk sahibi olan Liverpool, Perimer Lig'de henüz şampiyon olmayı başaramadı. Birinci Lig'in başarılı ekipleri Preston, Huddersfield ve Burnley de Premier Lig'e yükselemeyen ekipler olarak dikkat çekti.

Premier Lig’in kurulduğu 1992 yılına kadar tam 22 farklı takım şampiyonluk ipini göğüslemeyi başarırken, Premier Lig’de bugüne kadar 9 kez Manchester United, 3 kez Arsenal, 2 kez Chelsea ve bir kez de Blackburn Rovers şampiyon olmayı başardı.

İSPANYA LİGİ

1929 yılında kurulan La Liga, mücadeleci futbolun oynandığı, dünya yıldızlarının mücadele ettiği, kaliteli bir lig olarak göze çarpıyor. Ayrıca Real Madrid ve Barcelona gibi, tüm dünyada popüleritesi çok yüksek kulüpleri barındırıyor.

Bugüne kadar 9 farklı takımın şampiyon olduğu ligde; Real Madrid 30 kez, Barcelona 19 kez, Atletico Madrid 9 kez, Athletic Bilbao 8 kez, Valencia 6 kez, Real Sociedad 2 kez, Sevilla 1 kez, Real Betis 1 kez ve Deportivo 1 kez şampiyonluk yaşadı.

ALMANYA LİGİ

1903 yılında kurulan Bundesliga, Avrupa’nın en iyi 5 liginden biri olarak gösteriliyor.

Özellikle bazı takımların ikinci ligden geldikleri ilk sezonda şampiyonluk yaşamalarıyla ne kadar çekişmeli bir lig olduğu kanıtlanan Bundesliga’da, bugüne kadar 12 farklı takım şampiyonluk yaşadı.
Bunlardan; Bayern Münich 17, Borussia Mönchengladbach 4, W.Bremen, Stuttgart, Hamburg ve Borussia Dortmund 3, Kaiserslautern 2, FC Köln, 1860 Münich, Eintracht Braunschweig, FC Nürnberg, Schalke 04 de birer kez şampiyon oldu.

İTALYA LİGİ

Seria A, İtalya Ligleri’nin en üst seviyesidir.

1898 yılında kurulan yerel liglerden sonra, 1929 yılında Seria A adıyla başlamıştır.
Avrupa’nın en zorlu liglerinden biri olarak kabul edilir.
2006’da, şike skandalıyla sarsılan İtalya’da, en çok şampiyon olan kulüp Juventus ikinci lige düşürülmüş ve -30 puandan başlama cezası almıştı. Juventus o sezon tekrar Serie A’ya çıkmayı başardı.

İtalya’da bugüne kadar 15 farklı takım şampiyonluk sevinci yaşadı.
Juventus 27, AC Milan 17, Inter Milan 15, Genoa 9, FC Torino 8, Bologna ve Pro Vercelli 7,  AS Roma 3,  Fiorentina, SS Lazio ve SSC Napoli 2, Casale, Verona, Cagliari ve Sampdoria 1’er şampiyonluk yaşadılar.

DİĞERLERİ

Avrupa Ligler’inin hemen hemen hepsinde büyük liglerde olduğu gibi bir çok takım şampiyonluk ipini göğüsleme başarısı gösterdi. Bazılarında özellikle 1970’li yıllardan sonra bazı takımların üstünlüğü göze çarpsa da, zaman zaman bazı küçük sayılabilecek şehirlerin takımlarının da çıkışlar yaptığı göze çarpıyor. Bu rekabetin belki de Türkiye’ye benzer şekilde, hatta daha da kısır bir şekilde yaşandığı tek yer İskoçya. İskoçya’da futbol tamamen Rangers ve Celtic arasındaki rekabete dönüşmüş durumda fakat 12 takımın yarıştığı bir ligde bu çok da şaşırtıcı gözükmüyor.

Ve TÜRKİYE...

Türkiye’de 1958-59 sezonundan beri var olan Birinci Futbol Ligi’nde bugüne kadar sadece 4 takım şampiyon olma başarısı gösterdi. Bunlar herkesin bildiği üç İstanbul takımı ve Trabzonspor oldu. Anadolu’dan şampiyon olan tek şehir olma özelliği gösteren Trabzon’da
1930'lu yıllarda başlayan İdmanocağı, İdmangücü rekabeti 1940'lı, 1950'li, 1960'lı yıllarda olanca şiddetiyle devam ediyordu. Bu gitgide rekabetten öte boyutlara varmaktaydı. Ocaklı ve Güçlü olmak Trabzon'da adeta bir spor mezhebi haline gelmişti. En kötü sezonlarda bile rekabetlerinden hiç bir şey kaybetmiyorlardı. Aslında bu büyük rekabetten en karlı Trabzon futbolu çıkıyordu. Öncelikle şehirde futbol tutkusu körüklenmişti. Bu büyük rekabetten doğan büyük iddia Trabzon'da büyük yıldızların çıkmasına ve bu yıldızların daha sonra birleşerek Trabzonspor’un başarılarında büyük rol oynamasına zamin hazırladı. Neticesinde Trabzonspor, şehrin gençlerinden oluşan bir temele başarılı transferler adapte ederek 6 kez şampiyon oldu.
Fakat bu şampiyonluklar haricinde, özellikle son yıllarda yükselişe geçen bir futbol olsa dahi, Anadolu takımlarına şans tanınmıyor. Üç büyükler ligi adeta tekellerine alırken, hakem hataları, teşvik primleri lige damgasını vuruyor.

İşte tüm bu tartışmalar ve karışıklık içerisinde Sivasspor bu sezon beklenmedik bir yükseliş gerçekleştirerek ilk yarıyı lider bitirdi. Sivas’ın bu başarısında bir çok faktör etkendir elbette. Fakat öncelikle göz önünde bulundurulması gereken şey, Teknik Direktör faktörü. Geçmişte de düzgün kişiliğiyle tanınan ve Lig’de Fenerbahçe forması altında bir kez de gol krallığı yaşamış olan Bülent Uygun, baştan sona kadar dikkatli, sakin ve akıllı bir strateji izledi. Yönetimle arasındaki uyumu iyi değerlendiren, elindeki kadroyla en iyisini yapmayı kafasına koyan ve büyükleri gözünde “büyütmeyen” Uygun, takımın istikrarlı bir şekilde devam etmesini sağladı. Sahasındaki tüm maçları kazanması da Sivasspor’un bir diğer önemli artısı oldu zira kendi evini adeta bir mabede çevirerek seyircinin güvenini ve desteğini de kazandı.

Sivasspor’un bütçesiyse, üç büyüklerin bütçesiyle karşılaştırıldığında “komik” gelecek boyutlarda.  Süper Lig’de top koşturan 3 büyüklerin toplam bütçeleri, 150 milyon dolar civarı. Diğer kulüplerin ise bütçeleri 3 - 5 milyon dolar arasında. Dolayısıyla sadece Roberto Carlos’a ödenen paranın neredeyse Sivasspor’un tüm bütçesine eşit olduğu söylense çok da abartılmış olmaz. Bu da aslında Sivasspor’un ne kadar büyük bir iş gerçekleştirdiğini gösteriyor.

Şimdi merak konusu, ikinci yarıda neler yaşanacak. Hakemler yine büyüklerin lehine hatalarla gündeme gelecek mi, büyükler Sivas’ı bitirmek için futbolcularına kafa karıştırıcı tekliflerde bulunacaklar mı, ya da Sivasspor tüm bunlarla mücadele edip zirvede kalabilecek mi..
Hep birlikte göreceğiz...

www.iyibilgi.com  özel



Bu haber 414 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,178 µs