Butto düşerken: Beklenen suikastin beklenmeyen sonuçları!

28 Aralık 2007 08:46 tsi
Pakistan'da 8 Ocak’ta yapılması planlanan seçimler öncesinde başkent İslamabad yakınındaki Ravalpindi şehrinde dün yapılan muhalefet mitingi kana bulandı. İslam dünyasının ilk kadın başbakanı Benazir Butto, babası Zülfikar Ali Butto’nun idam

Eski başbakan ve muhalefet lideri Benazir Butto, suikast sonucu hayatını kaybetti. 8 yıllık sürgünün ardından ekim ayında ülkesine dönen ve aynı gün düzenlenen suikast girişiminden kurtulan Butto, dün yine bir saldırının hedefi oldu. Ravalpindi kentindeki seçim mitinginin hemen ardından aracına binerken, kimliği belirsiz bir kişi önce iki el ateş etti. Boynundan ve göğsünden yaralanan Butto, hastaneye kaldırılırken, saldırgan bu kez üzerindeki bombayı patlattı. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan eski başbakanla birlikte 16 kişi daha öldü. Saldırıyı üstlenen olmazken ülkede 3 gün yas ilan edildi. Devlet Başkanı Pervez Müşerref, halkı sükûnete çağırdı. Muhalefet liderlerinden Navaz Şerif ise 8 Ocak'taki seçimleri boykot edeceklerini açıkladı. Suikastın Pakistan'da yeni bir terör dalgasına yol açmasından korkuluyor.

Ravalpindi'deki Liyakat Bağ Meydanı'ndaki patlamanın hemen ardından gelen haberler, Butto'nun yara almadan kurtulduğu ve güvende olduğu yönündeydi. Ancak daha sonra, aracına bindiği sırada intihar saldırganının açtığı ateş sonucu başından ve göğsünden yaralanan Butto'nun, hemen hastaneye kaldırılarak ameliyata alındığı kaydedildi. İlerleyen saatlerde de Pakistan Halk Partisi yetkilisi Rahman Melik, liderlerinin 'şehit olduğunu' duyurdu. Suikastın sorumluluğunu henüz üstlenen bir grup olmazken, saldırıdan Pakistan'da faal olan, Taliban ve El Kaide üyelerinin de dahil olduğu aşırı gruplardan şüpheleniliyor. Pakistan gizli servisi ile Butto'nun diğer muhalifleri de bazı kesimlerin şüpheli listesinde yer alıyor.

 

 

Suikastı kınayan Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, halkı sükunete davet etti. Ancak ülkenin birçok kentinde protesto gösterileri düzenlendi. Başta, Butto'nun 'siyasî kalesi' olarak görülen Karaçi olmak üzere, başkent İslamabad, Lahor, Muzafferabad, Haydarabad, Ravalpindi, Peşaver, Mutlan, Yakubabad ve Larkana kentlerinde sokaklara dökülen yüzlerce Butto yanlısı, bazı resmî binaların yanı sıra çok sayıda dükkânı ve onlarca aracı ateşe verdi, birçok yolu trafiğe kapattı. Gösteriler sırasında en az 4 kişi hayatını kaybetti. Yönetim, şiddet olaylarının önüne geçebilmek için milis kuvvetleri bütün ülkede 'kırmızı alarma' geçirdi.

 

İstikrar umutlarına darbe

 

Butto gibi sürgünden yeni dönen muhalefet lideri Navaz Şerif, suikastın ardından, ülke çapında grev çağrısı yaparken, partisinin 8 Ocak'taki genel seçimleri boykot edeceğini açıkladı. Müşerref'i de istifaya davet etti. Butto'nun lideri olduğu Pakistan Halk Partisi ise bu konuda herhangi bir açıklama yapmadı.

Butto'nun öldürülmesi, Pakistan'da istikrarın sağlanması yönündeki umutlara ağır darbe vurdu. Uzmanlar, bu suikastla, ülkenin geleceğinin karanlığa sürüklendiği görüşünde birleşiyor. Genelkurmay başkanlığı görevinden iki hafta önce ayrılan Devlet Başkanı Pervez Müşerref'in büyük baskı altında kaldığı, olağanüstü hal uygulamasına geri dönülmesinin ve seçimlerin ertelenmesinin, hatta iptal edilmesinin büyük bir ihtimal olduğu belirtiliyor. Saldırı aynı zamanda Pakistan'ın 'Talibanlaşma' sürecinde olduğunun göstergesi olarak yorumlanıyor. Ülkede, İslamabad yönetiminin Washington ile işbirliği yapmasına muhalefet eden bazı radikal grupların son dönemde faaliyetlerini artırdıkları bildiriliyordu. Uzmanlara göre saldırı ayrıca Pakistan'da demokrasinin yeniden işlemeye başlamasını, aşırıcılığa alternatif olarak sunan ABD'nin terörle mücadelesine de darbe niteliğinde. Amerikan ve NATO güçlerine karşı savaşan Taliban savaşçılarının, saldırılarını Pakistan üzerinden gerçekleştirdiğine dikkat çekilirken, Pakistan'daki kaosun, komşu Afganistan'ın istikrar umutlarını da bitirebileceği kaydediliyor. Bu arada Şerif yandaşlarının dün düzenlediği gösteri de kana bulandı. İslamabad yakınlarındaki miting sırasında, muhalefet ve iktidar partileri yandaşları arasındaki çatışmada 4 kişi öldü.

İş yerleri ve resmî kurumlar üç gün süreyle kapatıldı

Pakistan'da 2007, hem siyasi krizin tırmandığı hem de terör eylemlerinin yükselişe geçtiği bir yıl oldu. ABD'nin teröre karşı savaşında önemli müttefiklerinden Pervez Müşerref'in iktidarı kansız darbeyle ele geçirmesinden 8 yıl sonra, mart ayında Yüksek Mahkeme'yi etkisiz hale getirme çabaları büyük çaplı gösterilerin düzenlenmesine yol açtı. 6 Ekim'de yapılan başkanlık seçiminde Müşerref'in yeniden seçilmesi gerilimi körükledi. Müşerref, 3 Kasım'da ise ülkede olağanüstü hal ilan etti. Müşerref'in yeniden seçildiği 22 Kasım'da onaylanırken OHAL 15 Aralık'ta kaldırıldı. Butto'nun öldürülmesinin ardından Devlet Başkanı Pervez Müşerref, dün üst düzey devlet görevlileriyle bir araya geldi. Toplantıdan sonra İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, bugünden başlayarak ülkedeki tüm okulların, işyerleri ve bankaların üç gün süreyle kapatıldığı duyuruldu.

 

Dünya ayağa kalktı: Suikastı kınıyoruz

Pakistan'ın eski başbakanı ve muhalefet lideri Benazir Butto'ya düzenlenen suikasta uluslararası toplum büyük tepki gösterdi. Saldırıyı şiddetle kınayan dünya liderleri, aşırı grupların, gelecek ay yapılacak seçimler öncesi ülkeyi istikrarsızlığa sürüklemesine izin verilmemesini istedi. Aralarında Pakistan'la diplomatik ilişkisi bulunmayan İsrail ile İslamabad'ın rakibi Hindistan'ın da bulunduğu çok sayıda ülke ile başta İslam Konferansı Örgütü ve BM gibi birçok uluslararası kuruluş saldırıyı tel'in etti. Suikastı kınayan ABD Başkanı George Bush da sorumluların adalete teslim edilmeleri gerektiğini söyledi. Bush, "ABD, Pakistan'da demokrasinin altını kazmaya çalışan eli kanlı aşırıcıların bu korkak eylemini şiddetle kınamaktadır." dedi.

Bu haber 620 defa okundu.