En Sıcak Konular

"Hükümet tükürdüğünü yaladı"

19 Aralık 2007 10:01 tsi
Bugün yazarı Nuh Gönültaş Şemdinli sanıklarının tahliyesini ağır dille eleştirdi: Hükümet, 'en azından adalet ve çeteler konusunda' etkili bir mesafe alamamış! Hükümet yetkilileri, o tarihte, "İşin ucu nereye giderse gitsin" demişlerdi. İşin ucu nerey

Nuh Gönültaş - Bugün

Bari adalet adına bir kaç celse yapsaydınız!

İşte yine Van! Fakat bu sefer olay farklı... Şemdinli'de kitapçı bombalanıyor, bir kişi halk tarafından yakalanıyor ve üç kişi gözaltına alınıp yargı önüne çıkarılıyor.

Van 3. Ağır Ceza'da görülen dava sonucu sanıkların, 'üzerlerine düşmeyen işlere' kalkıştıkları belirleniyor ve sanıklar 39'ar yıl hapse mahkûm ediliyor.

Ama hayır, Yargıtay 9. Daire devreye giriyor ve sivil mahkemenin yargısını kabul etmiyor. Davanın askeri mahkemede görülmesini istiyor.

"Bir kitapevinin bombalanması olayının askeri mahkeme ile ne ilgisi var?" diye soruyorsanız, işte , biz de tam onu anlamaya çalışıyoruz. Hükümetin birçok alanda inisiyatifi ele aldığı bir dönemde bu 'tahliye', açık bir şekilde gösteriyor ki, hükümet, 'en azından adalet ve çeteler konusunda' etkili bir mesafe alamamış!

Hükümet yetkilileri, o tarihte, "İşin ucu nereye giderse gitsin" demişlerdi.

İşin ucu nereye vardı bilmiyorum ama sonunda, bu tahliye ile hükümet bir kere daha 'tükürdüğünü yalamak" zorunda kaldı.

Zaten daha işin başında, daha Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya'nın, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından meslekten ihraç edildiği tarihte hükümet inisiyatifi kaptırmıştı.

Nitekim, sanıklar hakkında 39 yıl mahkûmiyet veren Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hâkimleri de başka illere sürüldü zaten.

Sivil mahkemenin 39 yıla mahkûm ettiği kişileri, Van Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Asker Mahkemesi, ilk celsede tahliye etti! Bari, ülkenin hukuk namusunu kurtarmak için birkaç celse sonra yapsalardı.

Her şey hükümete meydan okur gibi adeta!

Bu kararın, mağdurlar tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürüleceğini tahmin etmek için elbette kâhin olmak gerekmez. Biz, Türklerle Kürtler arasındaki gönül kırıklıklarını giderelim, kalplerin arasını telif edelim dedikçe, birileri yeni yaralar açıyor ve eski yaraların üzerine de tuz-biber ekiyor Biz meseleyi hep yanlış açılardan yaklaşıyoruz. Biz, hep Kürtleri isyan etmekle suçluyoruz, "Biz ne yapıyoruz ki, bu insanlar dağa çıkıyorlar" demiyoruz!

Rahat ve huzur ve tabii adalet içinde yaşamak varken bir insan neden dağa çıksın?

İnsanlığın temeli, iradesini istediği gibi kullanma hürriyetidir.

İnsan ancak iradesi ve hürriyetiyle insandır. Ancak öyle bir insan katılımcı olabilir ve yanlışlıklara müdahale etme gücünü kendinde bulur!

Değilse, rahatlıkla kandırılır, aldatılır, dağa çıkartılır...




Bu haber 572 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,992 µs