AKP mi daha tehlikeli PKK mı? | " /> AKP mi daha tehlikeli PKK mı? | "/>

En Sıcak Konular

Barlas'tan Fazılcılar'a soru: AKP mi daha tehlikeli PKK mı?

18 Aralık 2007 14:40 tsi
Barlas'tan Fazılcılar'a soru: AKP mi daha tehlikeli PKK mı? "Bir karar verebilsek… PKK'yı mı yoksa AK Parti iktidarını mı daha tehlikeli buluyor bazılarımız? Çağdaş demokratik dünyada seçim kazandığı için suçlanan ve aşağılanan başka bir iktidar var mıdır?Bu halkı feshedelim" iğnesi, bugünün Türkiye'si

Mehmet Barlas / Posta

Bu halk demokrasiye layık değil; halkı feshedelim…

Amerikan iş dünyasının sözlüğünde "cam tavan" diye bir kavram var.
O büyük şirketlerde çalışanlar için yönetim katına geçmek kolay gibi görünür. Yöneticiler sürekli kamuoyu önündedir ve her şey şeffaftır. Sanki her şey başarıya bağlıdır.
Ama yükselmek için eyleme geçtiğiniz zaman başınız bir cam tavana çarpar.
Anlarsınız ki yukarı kattakiler "politokratik" bir oligarşinin üyeleridir.
O sınıfa kabul edilmek göründüğü kadar kolay değildir.
Amerikan tarzı yaşamın karşıtı olan toplumlarda ise, cam tavan yerine doğrudan "duvar"lar vardır.
Sistem açık seçik o duvarların arkasına geçmeyi yasaklar.
Bir oligarşi o duvarın arkasında ülkeyi, kaynaklarını ve toplumu idare eder.
Bol bol "halkın egemenliği" konulu nutuklar atılır, "demokrasi"yi kutsayan açıklamalar yapılır.

Hukukun üstünlüğü mü?
Ama "duvar"ın arkasına ancak oligarşinin onayladığı kişiler geçebilir.
"Hukukun üstünlüğü" yerine "üstünlerin hukuku" geçerlidir bu tür sistemlerde.
Yaşadığımız dönemde bu farklı modellerin her türünün yükselişlerini de çöküşlerini de gördük.
Amerikan enerji devi Enron'un tepesindeki oligarşinin üzerinde durduğu cam tavan kırıldı. Berin Duvarı ise, milyonlarca Alman tarafından kazma kürek yıkıldı.
Bütün bunları bazen canlı yayınlardan izleyen bizler, acaba kendimize dönük dersler aldık mı?
Eski deyişle hafıza-i beşerin nisyan ile malul olduğuna inanırdık mesela.
Yani "insanlık unutkandır" derdik. Bu yüzden de tarihin kendini tekrarladığını düşünürdük.
Oysa artık kozmik bir bellek var elimizin altında. Dijital dünyada hiçbir şey unutulmuyor. "Google" benzeri arama motorları, insanlığın hafızasını sonsuza kadar genişletti.

Dön baba dönelim
Bütün mesele, geçmişte yaşanılanları bilmek ve artık eskisinden farklı söylemleri seslendirebilmektir.
1950'de Demokrat Parti iktidara geldiğinde Tevfik İleri de Milli Eğitim Bakanı olmuştu. Nurullah Ataç o günlerde şu tekerleme ile tepkisini seslendirirdi CHP'li ortamlarda:
- İleri ileri… Atatürk yolundan sola çark geri!
Şimdi yıl 2007… 1950'den 67 yıl sonra da, mevcut iktidara hala aynı yaklaşımla tepkimizi gösteriyorsak, bu işte bir yanlışlık yok mudur?
Veya "Kürt realitesi"ni de "din gerçeği"ni de görmezden gelip, 21'inci yüzyılda "bölücü terör" ve "türban krizleri" arasında dalgalanıp duruyorsak, bundan sonra farklı düşünmemiz gerektiği ortada değil midir?
Üniversiteleri önce lise düzenine soktuk. Şimdi yeni YÖK Başkanı "üniversite özgür olmalı" deyince hemen "işte türbanı serbest bırakacak" diye kazan kaldırıyorsak, bu toplumsal psikolojimizdeki bozukluğun kanıtı değil midir?

Tehlikeler sıralaması
Bir karar verebilsek…
PKK'yı mı yoksa AK Parti iktidarını mı daha tehlikeli buluyor bazılarımız?
Çağdaş demokratik dünyada seçim kazandığı için suçlanan ve aşağılanan başka bir iktidar var mıdır?
Türkiye'de çok partili demokrasi ile cam duvarlar kırıldı, duvarlar yıkıldı.
Ama bazıları hala bu gerçeğin farkında değil.
Onlar için Brecht'in faşizme dönük "Bu halk bu demokrasiye layık değil. Bu halkı feshedelim" iğnesi, bugünün Türkiye'si için "siyasi çözüm" formülü olarak kabul edilmiyor mu?



Bu haber 471 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,161 µs