En Sıcak Konular

AB raporunda ekonominin artı ve eksileri

18 Aralık 2007 09:57 tsi
AB raporunda ekonominin artı ve eksileri    AB’ye aday ve potansiyel aday ülkeler hakkında yıl içinde hazırlanan ekonomiyle ilgili bölümleri içeren yıl sonu değerlendirmesi yayınladı. Türkiye ekonomisi ile ilgili değerlendirmeler.

AB Komisyonu Ekonomik ve Mali İşler Genel Müdürlüğü aday ve potansiyel aday ülke ekonomilerini değerlendirdiği yıl sonu raporunda Türkiye'de 2007'deki enflasyonist baskı, artan dış dengesizlikler ve zayıf mali disiplinin makroekonomik istikrarı etkileyebileceğini belirtti. Yapısal reformların yavaşladığı, emek piyasasındaki katılığın yeni istihdamı engellediği bildirilirken para politikasıyla mali politika uyumunun da büyük ölçüde sağlandığı kaydedildi. Türkiye'nin insan kaynakları notu da “İnsani sermaye, büyük çapta, hızlı gelişen ve kalkınan bir ekonominin gereksinimlerine karşı bozuk uyarlanmış biçimdedir” sözleriyle verildi.

-ARTILAR VE EKSİLER BİR ARADA–

Avrupa Birliği Komisyonu Ekonomik ve Mali İlişkiler Genel Müdürlüğü, AB'ye aday ve potansiyel aday olan Hırvatistan, Makedonya, Türkiye, Arnavutluk, Bosna Hersek, Karadağ, Sırbistan ve Kosova hakkında yıl içinde hazırlanan ilerleme raporu ya da benzeri raporlarda yer alan ekonomiyle ilgili bölümlerden bir derlemeyi geçen hafta yayınladı. 74 sayfalık Raporda genel müdürlük uzmanlarınca hazırlanan kısa özgün değerlendirmelere de yer verildi.

-MAKROEKONOMİK İSTİKRARA DİKKAT-

Türkiye'yle ilgili bölümün “Sonuçlar” kısmında Türk ekonomisinin hızlı büyümesini, büyük yabancı yatırım akışıyla birlikte sürdürdüğü belirtildi. Para politikasıyla mali politika uyumunun geniş ölçüde sağlandığı belirtilen değerlendirmede, “2007'deki enflasyonist baskı, artan dış dengesizlikler ve zayıf mali disiplin makroekonomik istikrarı etkileyebilir. Yapısal reformlar yavaşlamıştır ve emek piyasasının katılığı istihdam yaratmayı engellemektedir” denildi. Sonuçlar bölümüne şöyle devam edildi:

-TÜRKİYE İŞLEYEN PİYASA EKONOMİSİ–

“-'Ekonomik kriterler' söz konusu edildiğinde, Türkiye işleyen bir piyasa ekonomisi olarak değerlendirilebilir. Türkiye, yapısal zayıflıklara yönelen kapsamlı reform programının gerçekleştirilmesi koşuluyla, orta vadede AB içindeki piyasa güçleri ve rekabetçi baskıyla başa çıkabilmelidir.
-Ekonomik büyüme, büyük ölçüde artan ihracata bağlı olmak üzere sağlam kaldı, reel kesimin güveni de güçlüydü. Yeni hükümet mali konsolidasyon ve yapısal reformlara yönelik güçlü taahhütlerde bulundu. Güçlü lira ve mali disiplin, yüksek borçlanma maliyetleri ve kimi mali piyasa çalkantılarına karşın kamu borcunu azaltmış bulunmaktadır. Merkez Bankası, tedbirli ve sorumlu bir para politikası yönetimi gerçekleştirmektedir. Doğrudan yabancı sermaye yatırımı, özellikle Türk firmalarının yabancı ortaklarca satın alınması biçiminde, hızlı bir artış göstermiş ve makroekonomik dengesizliklerle ilgili risklerin azaltılmasında önemli rol oynamıştır.”

-EKSİLER-

Vergi indirimi ve artan altyapı harcamalarının 2007'de mali kayıplara yol açtığı, bütçe hedeflerinin düzeltici önlemler gerektirdiği belirtilen raporda, “Enflasyonist baskı, özellikle gıda ve hizmet fiyatlarıyla ücretlere bağlı olarak arttı ve önemli politika değişiklikleri bulunmadığı için, hükümet ve merkez bankası tarafından hazırlanan 2007 sonu enflasyon hedefi karşılanamayabilir” denildi. Rapora şöyle devam edildi:

-DEVLET YARDIMLARI SAYDAM DEĞİL, İNSAN KAYNAKLARI BOZUK UYARLANMIŞ …-

“-Büyüyen cari işlem açığının büyük bölümü hala kısa vadeli sermaye akışlarıyla finanse edilmektedir. Emek üzerindeki mali baskı çok yüksek olmaya devam etmektedir ve bunun kayıtlı sektörde yeni istihdam üzerinde yıldırıcı etkisi vardır. Emek piyasasındaki yapısal katılık istihdamı ve kadınların istihdamındaki artışı engellemektedir. Özelleştirmede atılan adımlar yavaşlamıştır. İnsani sermaye, büyük çapta, hızlı gelişen ve kalkınan bir ekonominin gereksinimlerine karşı bozuk uyarlanmış biçimdedir. Büyük bölgesel farklılıklar sürmektedir. Devlet yardımlarındaki saydamlık eksikliği etkin bir ekonomik politika oluşturmada zarar verici olmaya devam etmektedir. Sosyal güvenlik sistemi ve enerjide planlanan reformlar ertelenmiştir. Kanunların uygulanması ve düzenleyici çerçevedeki zayıflığın körüklediği büyük kayıt dışılık, vergi matrahını azaltmakta, hükümetin ekonomik politikalarını uygulama kapasitesine engel oluşturmakta ve iş ortamını olumsuz bir şekilde etkilemektedir.”

Aktif haber



Bu haber 243 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,291 µs