Yeni YÖK Başkanı: Kapım tüm rektörlere açık!

14 Aralık 2007 15:24 tsi
Yeni YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Türkiye genelinde, tüm rektörlerle bir tanışma toplantısı düzenledi. İlk buluşma toplantısında konuşan Özcan, rektörlere 'Kapım size her zaman açık' mesajını verdi. Toplantının ardından rektörlere görüşleri soruldu. İş

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, rektörlere, "kapım her zaman sizlere açık" mesajı verdi.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, rektörlerle tanıştı. Özcan, çıkışta bir açıklama yapmazken, bazı rektörler basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, Türkiye'nin en önemli gereksinimlerinden birinin öğretim üyesi sayısını artırmak olduğunu belirterek, "Bununla ilgili olabilecek şeyler konuşuldu. Özellikle yurt dışına doktora öğrencisi gönderme, vakıf üniversitelerini destekleme, yurt dışındaki üniversiteler ile ortak lisans, yüksek lisans, doktora gibi programları geliştirme gibi konulara değinildi." dedi.

KAPIM TÜM REKTÖRLERE AÇIK

Özcan'ın rektörlere de bir mesajı olduğunu kaydeden Akaydın, "Kapısının tüm rektörlere açık olduğunu, çok yakın bir çalışma politikası izleyeceğini, üniversite ziyaretlerinin yapılacağını, üniversitelerin sorunlarının çözülebilmesi için kendisinin ve YÖK'ün rektörlere ihtiyacı olduğunu, aynı geminin içinde beraber gittiğimiz benzetmesini yaparak ifade etti." diye konuştu.

"HEP BİRLİKTE ÇALIŞACAĞIZ"

TOBB ETÜ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tahsin Kesici, tanışma toplantısında Özcan'ın rektörlere, "Kapım her zaman sizlere açık. Birbirimizden uzaklığımız bir telefon kadar. Hep birlikte çalışacağız." mesajları verdiğini söyledi.

Kesici, "Rektörlerden konuşan olmadı. Öyle bir ortam oluşturulmadı. Sadece bir tanışma, ilk mesajı verme toplantısı, o kadar." dedi.

Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kadri Yamaç, Özcan'ın toplantıda kısa bir konuşma yaparak kendisini tanıttığını belirtti.

"Bizim açımızdan da bir ilk tanışmaydı." diyen Yamaç, "Diğer arkadaşları bilmiyorum ama, başkanla ben daha önce de tanışmamıştım." ifadesini kullandı.

YASAKLARIN KALKACAĞINI TEKRARLADI

Yamaç, "Kendisinden bahsetti, mezuniyetinden, yaptığı çalışmalardan. Bir de üniversite konusunda, kadro, mali konular ve özlük hakları ile ilgili düşüncelerine değindi." şeklinde konuştu.

Kadri Yamaç, "İzleniminiz nedir?" sorusu üzerine, şöyle devam etti: "Her yeni yönetici, yeni başladığı görevde, kendisine bir vizyon çabası içindedir. Başkanda da bu şekilde olduğu kanaatindeyim. İzlenimim şöyle, demek için çok erken."

Toplantıda rektörler ile karşılıklı görüş alışverişinde bulunulmadığını aktaran Yamaç, "Kendisi, üniversiteler, özgür ortam ve yasakların olmaması konusunda da birkaç cümle söyledi." şeklinde konuştu.

YÖK BAŞKANININ KATILMADIĞI İLK TOPLANDI OLACAK

İnönü Üniversitesi Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, "Sayın Özcan, özgeçmişini anlattı. Bir soru sorulmasına mahal bırakmadan toplantıdan ayrıldı." dedi.

Hilmioğlu, "Yeni vizyona ilişkin bilgi verildi mi?" sorusu üzerine, şu görüşleri aktardı: "Tartışmaya muhtaç, tartışılması gereken bazı şeyler söyledi. Katıldığım şeyler de var. Türkiye öğretim üyesi sıkıntısı çekiyor. Emekli olan öğretim üyelerinin tekrar göreve çağrılması şeklinde. Ama tabi orada çok daha fazla şeylerin tartışılması gerekirdi, ama böyle bir tartışma ortamı oluşturulmadı. Yapacak da bir şey yok. Türkiye'de şimdiye kadar YÖK Başkanı'nın katılmadığı bir Üniversitelerarası Kurul toplantısı hatırlamıyorum. Herhalde ilk kez olacak."

Hilmioğlu, Özcan'ın ÜAK taplantısına katılmama ile ilgili bir gerekçe belirtip belirtmediğinin sorulması üzerine, "Bilmiyorum." yanıtını verdi.

Özcan'ın, YÖK'te göreve başladığı ilk gün, "üniversitelerdeki bütün yasaklar kalkacak" açıklaması ile ilgili değerlendirmesinin olup olmadığının sorulması üzerine, Hilmioğlu, "Hayır olmadı" diye konuştu.

Hilmioğlu, üniversitelerdeki başörtüsü yasağı ile ilgili ise şunları söyledi: "Türban yasağını kaldırmaya kimsenin gücü yetmez. Türkiye bir hukuk devletidir. Anayasa Mahkemesi kararları bağlar, Danıştay kararları bağlar, iç hukuk kararları bağlar. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararları da böyledir. Dolayısıyla Türkiye bir hukuk devletiyse, ulema devleti değil ise bu şekilde hepimizi bağlar."

İnternethaber

Bu haber 240 defa okundu.