Kaddafi'ye şapır şupur, Türkiye'ye yarabbi şükür

13 Aralık 2007 17:41 tsi
Libya lideri Muammer Kaddafi, Fransa’ya yaptığı resmi geziyle Fransız muhatabı Sarkozy’nin karizmasını fena çizdi. Paris'in ortasına kurduğu çadırla, Sarkozy'yi yalanlamasıyla, bakire korumalarıyla Fransa'dan Kaddafi geçti. Ama bu ziyarette

Libya lideri Muammer Kaddafi, Fransa’ya yaptığı resmi geziyle dünya basınının gündemine oturdu.  Paris’in göbeğine çadır kurduran, koruma olarak 30 bakire hanımı tercih eden, Fransız  muhatabı Nicholas Sarkozy’yi basın önünde yalanlamaktan çekinmeyen Kaddafi, Sarkozy’nin karizmasını da fena çizdi. Ama bu ziyarette Türkiye’yi ilgilendiren noktalar var.

Kaddafi’nin Fransa ziyareti biz Türkler için özellikle anlamlı. Birkaç sebepten ötürü:

Fransız ve dünya  basını, Fransız muhalefeti, AB içindeki çeşitli gruplar  Kaddafi’ye gösterdiği izzet ikramdan dolayı Sarkozy’yi topa tuttu.  Özellikle de Kaddafi’nin dünya insan hakları gününde Fransa’da bulunması eleştirildi. Ancak, tüm bunlar Sarkozy’nin Kaddafi’ye tutumunu değiştirmedi. Sarkozy, milyarlarca Euroyu bulan 9 ticari anlaşma uğruna, Kaddafi’ye çadırını da kurdurdu, bakireleri de temin etti. Sarkozy “Kaddafi’ye insan haklarına riayet konusunda telkinde bulundum”  dedi, Kaddafi “Hayır, insan hakları hiç gündeme gelmedi” deyip anında hem de Fransız televizyonunda yalanladı.  Peki bu Sarkozy, aynı günlerde Türkiye’ye karşı nasıl bir tavır takındı? Türkiye’nin AB’ye katılım müzakerelerinden söz edilen temel Avrupa belgesinden “katılım” sözcüğünü çıkarttırdı!  İlginç değil mi?

İşin bir diğer ilginç boyutu da, RP-DYP koalisyonu sırasında dönemin başbakanı Necmettin Erbakan’ın Libya’ya yaptığı ziyaret ve sonuçları hatırlandığında ortaya çıkıyor. Erbakan, Türk müteahhitlerin Libya’dan alacaklarını tahsilde yardımcı olmak için gittiği Libya’da Kaddafi’nin çadırına konuk oldu ve kıyamet koptu! Türkiye başbakanının bunu nasıl yapabildiği günlerce yazıldı çizildi, hattâ bu gezi sonunda bir askeri darbenin gerekçeleri arasına girdi.  Maazallah, aynı dönemde Kaddafi İstanbul’da ağırlanmış olsa, çadırını mesela Swiss Otel’in bahçesine kondurmuş olsa, Erbakan’ın başına gelecekleri düşünmek bile istemiyoruz.

Bu haber 522 defa okundu.