Dikkat: Robotlar dedelerimizin elini öpmeye geliyor!

19 Aralık 2007 10:05 tsi
Robotlar hayatımızdaki yerlerini almak, ya da başka bir deyişle yaşamımızdaki yerlerimizi almak için hazırlıklara başladı. Keman çalan, yemek pişiren, sevişen, satranç oynayan robotların, dünyamızı değiştirmesine az kaldı. Ya da dünyamızı ele geçirmesine.

Yaşantımızın her alanına girmeye hazırlanan robotların, çeşitli amaçlara hizmet eden farklı modelleri, hayatımıza girmeye hazırlanıyor. Dün yayınlanan bir haberde, robotlar gördükleri işler bakımından sınıflandırılıyordu. Bu işler nelerdi dersiniz?

Büyük şirketlerin robot ilgisi

Toyota ve onda gibi büyük şirketler, Türkiye’de ilk olarak otomotiv sektörüyle birlikte anılıyor. Oysa bu şirketlerin otomotiv dışında pek çok sektörel çalışması bulunuyor. Toyota, alan denemelerine başladığı robotlarla geleceğin ‘köle pazarı’nda kendine yer edinmeye çalışıyor. Honda’nın Asimo’sunu da pek çoğumuz duyduk. Aslında büyük şirketlerin insan benzeri, işlevsel robotlar tasarlaması şirketlerin gelecekleri açısından hiç de mantıksız değil. Sosyal hakları, ücretleri, yemek molaları ve sair iş hakları gittikçe artan insanların yerine, fiziksel açıdan üstün, sadece istenilen işi düşünen ve konsantrasyon sorunu olmayan robotlar kullanmak, her şirketin iş gücü maliyetini önemli ölçüde düşürecektir. Para kazanmak isteyen biri için cazip bir teklif değil mi?

Bu bayram dedemin elini Twedy-One öpecek!

Robotların işlevselliği konusunda sınır yok. İnsanları yapmak istemedikleri, kendilerine zulüm gibi gelen işlerden kurtarmak amacıyla tasarlanan robotların sayısı hızla artıyor. Güvenlik amacıyla tasarlanan robotlar da bunlardan. Bir de hizmetçimiz var unutmadan: Twedy-One. ‘One’, huzurevlerine tıkıp, gözlerden ve toplumsal hayattan sildiğimiz yaşlılarımızın, bakımını da üstlenerek, insanlarla iletişimlerinin de önünü almaya geliyor. On yıllardır, bayramlarda el öpmek, akrabalarla hoş sohbet etmek için yaşlılarının yanıbaşında bir araya gelmek yerine otellere akın eden yeni nesil, One’dan sonra yaşlılarını neden hatırlasın ki?

Yaşasın Roma!

Roma’da elit vatandaşların en büyük eğlencelerinden biri de ‘arena’ydı. Bir yaşam hakkı olmadığı için, ölümü de anlam ifade etmeyen kölelerin, birbirine ‘kırdırılması’ Roma’nın en büyük eğlence kaynağıydı. O gelenek bugüne robotlarla geri geldi. Japonya’nın yeni eğlencesi, robot güreşleri!

Gittikçe akıllanan, yatak odamıza kadar giren, bize yemek hazırlayan, yerimize çalışan ve eğlencemiz için dövüşen bu makinelar, gittikçe de akıllanıyor. Peki, bizden akıllı ya da hatasız olduklarını anladıklarında ne olacak? İşlerimizi elimizden aldıklarında? Ya da bizden de aynı ruhsuz, dinlencesiz, mutsuz çalışma şartları beklendiğinde? Peki ya bir robotla aldatılmak nasıl hissettirir insana?..

Bir gerçek var ki, insanoğlu keşif yaparken, ucunun nerelere uzanacağını düşünseydi, ne Hiroşima ne de Çernobil yaşanırdı...

www.iyibilgi.com özel Kaan Kıymaç

Bu haber 1,396 defa okundu.