Napolyon kesmez: Gitme Putin gitme!

11 Aralık 2007 11:42 tsi
Rusya Devlet Başkanı Putin’in gideceğine kimse inan(a)mıyor. Hatta yeni liderin ismini onaylamasına rağmen. Putin’in döneceğine ilişkin bazı senaryolar da hazır. ‘Birlik Devlet’in lideri olarak ortaya çıkması. Rusya siyasi partiler

Putin’den önce CIA raporları Rusya için şu tahminleri kestiriyordu; “Gelecekte Rusya ancak Moskova ile sınırlı kalacaktır!”

Tabii bu tahmin tutmadı. Daha doğrusu Putin, hesapları oldukça değiştirdi. Vladimir Putin pek çok şey yaptı ama kalın çizgili olanlar ve Rusya’nın “bekâ”sını sağlamlaştıran temel adımlar şunlardı;

O zamana kadar 90’a yakın idari bölümden oluşan ülkede federe yapıların ve bölgelerin yetkilerini sınırladı.Ülkeye en ağır yaraları açmakta olan ekonomiye “yeniden” devletin ellerine aldı.

Liberalizasyon döneminin yani Boris Yeltsin sürecinde palazlanan ve açık biçimde siyasette etkin rol oynayan işadamlarını (Rusya’da ‘oligark’lar deniyor.) hırpaladı. Siyasete karışmalarını, ellerindeki parayı tehdit (!) ederek engelledi.

Devlet-bürokrasi yönetiminde sivilleri çok önemsemedi ve askerlerle istihbaratçıları sisteme yerleştirdi. Daha çok “Sankt Petersburg”lu yöneticileri (kendisi de bu şehirdendir) yeğ tuttu.

Geçmiş gelenekleri canlandırdı ve hem Çarlık dönemi hem de Sovyet dönemi sembollerini parlattı. O dönemin milli marşını kullandı. Bu halk arasında ciddi sevgi duygularıyla karşılandı.

Ekonomiyi zamanla daha güçlü hale getirip borçları ödemeye başladı. Halkın desteğini artıran bir başka uygulama diplomasi tercihleridir. Süper güç söylemini anımsattı ve uluslararası ilişkilerinde bu dili kullanmaya başladı.

Küresel oyunda Rusya’nın da var olduğunu gösterdi. Askeri gücünü yeniden ortaya çıkarttı. Bunlar Putin’in artıları. Ama Rusya’nın sorunları tamamen bitmiş değil. Daha bir çok önemli problem Rusya’yı etkiliyor.

Ama şu gerçek. Putin, Rus halkı tarafından benimsendi ve sevildi. Hala da etkisini koruyor. Buna rağmen süresi de doluyor!

Putin gitti mi yani?

Putin’in güçlü liderliği, Mart 2008’de görev süresi dolacak olmasına rağmen, Rusya’da tüm kesimlerin “Ondan sonra ne olacak” sorusunu çok önceden dillendirmesine sebep oldu.

Putin’in yerine kim geleceği, bunun Rusya politikası üzerine etkileri ve Putin’in “kimi” getireceği tartışmaları uzun zamadır yapılıyor.

Bugün birkaç ay sonra Putin’in yerine oturacak “veliaht” kesinleşmiş durumda. O kişi Dmitriy Medvedev. Ya da Rusya’da lakabıyla (boyunun kısa olmasından dolayı) “Napolyon”!

Ancak yeni liderin belirlenmiş olması ve bizzat Putin tarafından “şifaen” onaylanmasına rağmen, Putin’in bir yol bularak iktidarda kalmasını bekleyenler (hatta isteyenler!) taşların yerine tam oturmadığını düşünüyor.

Eski imparatorluklarda “kulis ve dedikodu”nun bitmeyeceği kabülü anımsanırsa, Medvedev örneğinde de aynı çark işliyor. İsim belirlendikten sonra bu yolda ilk ipucu, “Neden Medvedev’in ismini Putin açıklamadı” oldu.

Medvedev’in adının resmiyet kazanması, Kremlin yanlısı Birleşik Rusya ile Adil Rusya Partilerinin, Başbakan Yardımcısı Dmitriy Medvedev’i devlet başkanlığına aday göstermesiyle oldu.
 
Uluslararası kaynaklara göre bu açıklama ve onay şöyle oldu; Parlamento seçiminde birinci gelen BRP, üçüncü sıraya yerleşen Adaletli Rusya Partisi ve ayrıca Tarım Partisi ile Vatandaş Gücü Partisi ile görüş birliğine vardı. Devlet başkanlığı seçimlerinde, ortaklaşa destekleyecekleri adayın, şimdiki Başbakan Birinci Yardımcısı Dmitriy Medvedev olacağını karara bağladı.

Bu kararı da gidip Putin’in yüzüne söylediler. Putin de istifini bozmadan, "Medvedev arkadaşımızı ben de çok iyi tanırım. Onunla 17 yıldan beri birlikte çalışıyoruz. Dolayısıyla yaptığınız seçimi tereddütsüz ben de destekliyorum" dedi.

Yani olağanüstü bir hal yaşanmaması halinde Medvedev’in Rusya Federasyonu’nun üçüncü devlet başkanı olması kesin.

Aslında Dmitriy Medvedev’e, baştan beri eski savunma bakanı Sergey İvanov ile birlikte muhtemel aday gözüyle bakılıyordu. Medvedev, Kremlin ve Gazprom’un liberal kanadını temsil ederken, İvanov da Kremlin’in askerî çevrelere yakınlığıyla biliniyordu.

Bununla birlikte, 2007 yılının sonbaharında Viktor Zubkov’un başbakanlığa atanmasıyla, Medvedev ile İvanov’un şansları azalmış ve Zubkov ön plana çıkmıştı. Ancak son gelişme Kremlin’in Medvedev’i aslında unutmadığını gösterdi.

Bu soruya kolaylıkla “evet” veya “hayır” demek zor. İşte size ilginç bir öngörü ya da spekülasyon.

Kısa süre sonra Rusya meclisinde Rusya ile Beyaz Rusya’nın birleşmesine dair görüşmeler olacak. Bu gerçekleşirse Putin’in “Birlik Devlet”in devlet başkanı olarak ortaya çıkabilir. 

Ancak Beyaz Rusya, Rusya Federasyonu ile birleşmeyi, hatta ortak para birimine dahi geçmeyi reddettiği için birleşme öngörüsü şu an için çok güçlü değil.

Bir de işin Medvedev tarafı var. Dmitriy Medvedev’den “kukla lider” olmasını beklemek hata olabilir. Çünkü başarılı ve bağımsız bir yönetici olarak tanınıyor.

Dmitriy Medvedev kim?: 14 Eylül 1965 yılında Leningrad (S. Petersburg)’da doğdu. 1987 yılında Leningrad Devlet Üniversitesi Hukuk Bölümün'den, 1990 yılında da aynı dalda yüksek lisans programından mezun oldu. 1990-1999 yıllarında S. Petersburg Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalıştı. Aynı zamanda 1990-1995 yıllarında S. Petersburg Belediye Başkanlığı Dış İlişkiler Komitesi başkanlığı yaptı. 1999-2000 yıllarında devlet başkanlığı bünyesinde görev aldı. 2002 yılında Gazprom Yönetim Kurulu Başkanlığı'na, 2003 yılında da Devlet Başkanlığı İdaresi başkanlığına getirildi. Kasım 2005’ten bu yana Başbakan Yardımcılığı görevini yürütüyor.

 

Bu haber 730 defa okundu.