Hakim ve savcılar protesto eyleminde!

9 Aralık 2007 21:28 tsi
Türkiye Barolar Birliği tarafından, Ankara Tandoğan meydanında Bağımsız Yargı mitingi düzenlendi. Yaklaşık 10 bin kişinin katıldığı mitingde hakim ve savcılar yasasına tepki gösterildi.

Mitingde konuşan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok sert eleştirilerde bulundu. Barolar Birliğinin 12 Eylül askeri yönetimi de dahil olmak üzere her dönemde hukukun üstünlüğü, insan haklarını ve demokrasi ilkesini savunduğunu belirten Özok, bugün de aynı değerleri dimdik savunduklarını söyledi. Hükümetin son dönemde yaptığı hukuksal düzenlemelerin yargıç bağımsızlığına büyük bir darbe indirdiğini ifade eden Özok, “Eğer bir ülkede yargıçların bağımsızlık güvencesi yoksa, o ülkede hukuk devletinden söz edilemez" dedi.

Demokrasinin ciddi bir iş olduğunu, onu korumanın tek yolunun bağımsız hukuk devletinden geçtiğini vurgulayan Özok, “Demokrasiyi amaç değil araç, hukuku ayak bağı olarak gören zihniyet bu ince ayırımı yapamaz, yargıç güvencesini bilmezler. Biz bunu onlara öğreteceğiz. Türkiye sahipsiz değildir" diye konuştu.

 

-“ANAYASA HUKUKÇULARIN İŞİDİR, İMAMIN, TÜCCARIN İŞİ DEĞİLDİR"-

Hükümet tarafından hazırlanmaya başlanan anayasa taslığı çalışmalarını da eleştiren Özok, böyle bir metnin hükümet tarafından açıklanmamasını “korkaklık" olarak nitelendirdi. Anayasa hazırlanırken görüş bildiren hukukçuların susturulmak istendiğini vurgulayan Özok,"Herkes kendi işini yapsın. En iyi bildiği işi hem de beş vakit yapsın. Anayasa hazırlamak hukukçuların işidir. Tüccarın, imamın işi değildir. Biz de bırakın işimizi yapalım" diye konuştu.

Mitingde “Hukukçu Kadınlar" adına söz alan Avukat Nazan Moroğlu da, yargının kıskaç altına alınmak istendiğini ileri sürerek, yargının sorunlarını çözmek yerine onu etkilemeye yönelik düzenlemelerin yapılmak istendiğine dikkat çekti. Moroğlu, hükümetin yeni anayasa çalışmalarında üniversitelerde türban serbestisi getirmek için çalışma başlattığını öne sürdü. Moroğlu, “Bütün kadınlara sesleniyorum. Bunu kabul etmemiz mümkün değil" diye konuştu.

Mitingde Anayasa Profesörü Süheyl Batum da bir konuşma yaptı. Hükümetin yaptığı düzenlemelerle bağımsız yargıyı, yürütmeye bağlı hale getirmek istediğini öne süren Batum, “Çıkarılan kanunlarla hukuku iktidara teslim etmişler. Yani kuzuyu kurda teslim etmişler" diye konuştu. Hakim ve savcı atamalarındaki yeni kanuni düzenlemeyi onaylayan Cumhurbaşkanı Gül’ü eleştiren Batum, “Sayın Cumhurbaşkanı çıktığı yurt gezisinden gece saat 2’de döndü. Sabah bir baktık ki resmi gazetede kanun yayımlanmış. Biz kendilerine bu yasayı nasıl ve ne zaman incelediklerini sorduğumuzda ‘önceden inceledik’ cevabını aldık. Yani daha yapılmamış yasayı önceden incelemişler" diye konuştu.

Gazeteci Tuncay Özkan’ın da bir konuşma yaptığı miting olaysız dağıldı.

 

Tartışmalı yasaya Gül onayı

Hakim ve savcılar yasası Meclis'te tartışmalarla kabul edilmiş, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onay süreci de muhalefetin eleştirilerine neden olmuştu.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''yargıda siyasallaşma'' eleştirilerine hedef olan hakim ve savcılar yasasını hızla onayladı ve yasa 4 Aralık'ta Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Bu gelişmenin ardından, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV), yasayla ilgili 'Anayasa'ya aykırılık' talebinde bulunacağını açıkladı.

Birlik, ''Cumhurbaşkanı'nın yasayı bu kadar kısa sürede imzalaması üzüntüyle karşılanmıştır'' dedi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul şubesi üyesi bir grup avukat da, kanuna karşı olduklarını bildirdi.

Kanun, hakim ve savcı adaylarının Adalet Bakanlığı'nın yapacağı mülakatla atanmasına imkan tanıyor.

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı nedeniyle, yönetmelikle yapılan hakim ve savcı alımlarını yasal bir düzenlemeye kavuşturmayı amaçlayan kanuna göre, idari yargıda hakim olmak isteyen ve hukuk fakültesi dışındaki fakültelerden mezun olanların oranı, kabul edilecek aday sayısının yüzde 20'si ile sınırlandırılıyor.

Haber10

Bu haber 602 defa okundu.