iyibilgi Anka" /> iyibilgi Anka"/>

En Sıcak Konular

ASELSAN-Uçak kazası-CERN bağlantısı?

3 Aralık 2007 16:38 tsi
Yeterince bilgi olmadığı zaman okur kendi çözümünü üretiyor veya bunu sunan kanala yükleniyor. Ve “siz” de kabul edin ki, bu metni size okutan aslında “manşetin” kendisi ve vaad ettiği! iyibilgi Anka

Türkiye’de toplumun geneline hitap eden “netameli” olayların, aynı genelleme ile “komplo teorisi” olarak “yaftalanması” gelenek oldu.

Muhtemelen bu geleneğin içinde doğru olanlar da çok. Yani “çözülemeyen” olayların sürekli biçimde komplo teorileyle açıklanmasına, “komplo teorisi” damgasını hızla ve erinmeden basanların hakkı var.

Öte yandan, açıklanamayan olaylar kamuoyu tarafından “kendi başına” çözümlenmeye başlandığında, topunu birden komplo teorisi etiketini yapıştırmak da doğru değil.

Çünkü ilginçtir, bu komplo teorileri içinde çözüme oldukça yakın mantıklı analizlere de rastlanabiliyor. Kuşkusuz kamuoyunun bir “komplo teorisi sever”liği de mevcut. Bu zafiyetin bazı yazarlar tarafından istismar edildiği de söylenebilir.

Ve yine tersi de çok mümkün. “a-normal” görünen olayların mantıklı açıklama önerileri zaman zaman işe yarayabiliyor. Yani komplo teorileri her zaman yanlış değil.

Örneğin… En taze örnek olarak; Isparta’da düşen uçağın içinde bulunan bilim insanlarının kaybını, ASELSAN’da yaşanan mühendis intiharları ile “bağlantılayan” pek çok yazı ve yorum ortada dolaşıyor.

Bu elbette bir komplo teorisi. Zira bu çözümleme açık biçimde “Türkiye’nin kritik konularla uğraşan bilim insanlarının, Türkiye’nin iyiliğini istemeyen ‘onlar’ tarafından sistematik olarak yok edildiği kanaati”ne dayanıyor.

Peki öyle mi? Bunun yanıtı yok. Çünkü “kesin” delil bulunmuyor. Zaten delil bulunuyor olsa, kimse bunlara “komplo teorisi” diyemeyecek.

Aynı örnekten hareketle bir başka teori, delil değilse de “karine” sunuyor. Uçakta hayatını yitiren bilim insanlarımızdan biri “meşhum” CERN laboratuarları çalışmış.

Meşhumluk nereden geliyor? Dünyayı ve Türkiye’yi “yerinden oynatan”, Da Vinci Kodu’nun yazarı Dan Brown’un bir başka “çok satar” kitabı “Melekler ve Şeytanlar” kitabının aynı laboratuara oturan, ve “gerçek” diye başlayan satırlarından.

Bu bağlantı nasıl kuruluyor? Çok basit. Çünkü kazanın yaşandığı gün, Türkiye’deki hemen tüm gazete ve internet haber portalarında Dan Brown’un yeni kitabını anlatan sayfalar dolusu haberler var.

Melekler ve Şeytanlar çok okunan bir kitap olduğundan “kaza” ile “CERN” bağlantısı kuruluyor.

İnkar etmek mümkün mü? Değil ama açık bir kanıt da değil! Bir “bağ” var. Tezi ispata yaramıyor ama inkar da edilemiyor.

Alın size komplo teorisinin hası!

Yine de bu haber okunma rekorları kırıyor. Burada önemli bir “iç” notu paylaşmak da fayda var. Bu haber, yani CERN üzerinden uçak kazası ve kitap üzerinden bir bağlantı kuran haber Türkiye’ye iki kaynaktan sunuldu.

Birisi Hürriyet gazetesinin internet sayfasıdır. Diğeri ise bizatihi “iyibilgi.com”dur. Buradan televizyon haberlerine kadar sıçradı.

İlgniç tesadüf ama daha ilginci de var. İki haber kaynağının aynı mantığa dayanan haberi, haber portallarına koyuş zamanları neredeyse “birebir”!

Ya dakikalar var ya da saniyeler. Peki bu nasıl mümkün oldu? Tesadüfen aynı zamanlamayla bu sitelere giren bir okur, konu detaylarını bilemeyeceği için  bu tesadüfü iki şekilde yorumlayabilir.

Ya “herhalde birbirinden aldılar” diyecektir veya “aynı haber bir kaynaktan servis edildi” yorumunu getirecektir. Böylece küçük bir komplo teorisi oluşmuş olacaktır.

İşin gerçeğine gelince; İyibilgi bu haberi tamamen “bilgilerin birleştirilmesi” yöntemiyle buldu. Uçak kazasından hemen sonra ntvmsnbc kanalında hayatını yitiren bilim insanlarımızdan birinin “CERN”deki çalışmalarından bahsediliyordu.

“CERN” kelimesi bir iyibilgi editörüne Dan Brown’un kitabını hatırlattı. Durup dururken mi? Hayır. Çünkü dediğimiz gibi aynı editör o günkü Dan Brown’un yeni kitabının haberini de hazırlayanlardan biriydi ama aynı zamanda kitabı da okumuştu! Bu üçlü bir araya geldi.

Hürriyet’in ise bu haberi nasıl çıkardığını tam bilmemekle birlikte şöyle gerçekleşmiş olması muhtemel. Hürriyet, CERN’de çalışmaları bulunan bilim insanıyla çok daha önce bir röportaj yapmış, bu sırada CERN’deki çalışmalardan bahsedilmişti.

Bu söyleşi zaten haberin yanında yer aldı. Kazada ölenlerin kimlikleri ve çalışmaları ile arşiv taraması yapılırken bu bilgiye rastlandı ve haberleştirilerek aktarıldı. O röportajda Dan Brown’un ilgili kitabından ve CERN bağlantısından açık biçimde bahsediliyordu zaten.

Haberlerin yorumlanmasına gelince. Hürriyet açık biçimde “komplo teorisi” olarak yorumlanacak biçimde haberi evriltti. İyibilgi ise net biçimde yazarak “komplo teorisini” iteledi ve “ham bilgi” olarak sundu. Gerisini okura bıraktı.

Ancak okur her iki haberi de aynı biçimde algıladı ve “komplo teorisi” olarak yorumlayıp hem ilgi gösterdi hem de az da olsa eleştirdi.

İşte “komplo teorileri” yaftası da böyle oluşuyor. Ama mühim olan şu. Haberler bir tarafa, bu olaylar karşısında getirilen tüm analizler çözüme yönelik. Kimi gerçekten sakat kimi ise ilginç bilgi notları içeriyor.

Bunların hızla yayılması ve itibar görmesinin nedeni ise bu konular hakkında kamuoyuna açık bilgilerin sunulmaması. ASELSAN efsanesinin bu kadan çok tekrarlanmasının nedeni de bu.

Yeterince bilgi olmadığı zaman okur kendi çözümünü üretiyor veya bunu sunan kanala yükleniyor. Ve “siz” de kabul edin ki, bu metni size okutan aslında “manşetin” kendisi ve vaad ettiği!

Ancak artık görünen bir şey var. “Üfürme” ile puzzle parçalarını birleştiren analizlerin bir arada komplo teorisi saldırısına uğramaması gerektiği.

Çünkü istihbaratçıların sık tekrarladığı bir sözün belirttiği gibi, “istihbaratın yüzde 80’i açık bilgiden geliyor”!

www.iyibilgi.com Ankara



Bu haber 3,696 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    3,487 µs