‘Artık bitti. PKK yok. Rahatlayın! Yoksa…

3 Aralık 2007 13:47 tsi
Sıkışan PKK ile birlikte DTP’de siyaseten sıkışıyor. Ancak ABD ve AB’den gelen baskının farklı bir tonu da mevcut. Batı, DTP’nin ‘ılımlı’ bir parçalanmaya uğramasını ‘temenni’ ediyor. Ortaya böyle bir parti çıkars

Gelinen durum artım herkesin mâlumu. Terörist PKK hem Türkiye’de hem de Kuzey Irak’ta sert bir askeri baskı altında tutuluyor. Ayrıca ABD, AB, hatta Barzani ve Talabani-kerhen de olsa-üslubunu düzeltiyor.

Bu işin teröre ilişkin pratik tarafı. Ama bir de siyasi taraf var. Onu da az çok tanımlayabiliyoruz. DTP, bir dönüşüm geçirdi ve partinin çizgisini daha keskin simalara teslim etti.

Böylece bu partinin PKK’nın siyasi uzantısı olduğunu yönündeki kanaatleri güçlendirdi. PKK’nın bölgedeki tabanını ve varlığını kaybetmeye başlamasının siyasi tezahürü olarak yorumlanan bu tavır, parti içindeki “nispeten ılımlı” kesimleri de tasfiye, daha doğrusu pasifize etti.

Ama bu değişiklik en dolgun tepkilerden birini Batı’dan aldı. AB ve ABD, “artık”, “terörü ve özelde PKK’yı” reddetmeyen bir siyasi bakışı desteklemeyeceğini söyledi ve bunu gösterdi.

Greçi bu tutuma ilişkin olarak Türkiye’den gelen “güvensek mi acaba” biçiminde ikircikli analizler bulunmakla birlikte, bugün için DTP’nin çizgisinin artık politik zemine sağlam bizimde tutunamayacağı görülüyor.

İstemediğini anladık! İstediği var mı?

Ancak ABD ve AB’nin DTP’yi itmeye başlayan tutumuyla birlikte, partinin siyasetini değiştirmesi halinde yinedin bir “iletişim” kurulabileceğini söyleyen yaklaşımları da görülüyor.

En basit örneği, Türkiye Başbakanı’nı da rahatsız eden ABD Büyükelçiliği kahvaltısı! BU kahvaltıda DTP dışındaki siyasetçilere yer verildiği gibi, bir ABD politikası olarak, terörü ve terörist PKK’yı dışlamayan DTP’yle ilişki kurulmayacağı bizzat büyükelçi tarafından deklare edildi.

ABD Başkan’nın “PKK bizim düşmanımızdır” açıklamasının bir izdüşümü olarak. AB’nin tüm büyükelçilerinin bir araya gelerek çağırdıkları DTP’yi “bu söylemi bırakın” artık resepsiyonu da hafızalarda henüz taze.

Batı, DTP’yi gözden çıkardı mı? 

“Bu” DTP’yi evet!.. Ancak DTP’nin üslubunu ve açık biçimde politikalarını değiştirmesi halinde, yani basitçe terörü reddedip, PKK’yı lanetleyip, “demokrasi, insan hakları, kültürel talepler ve Türkiye genelinde politika üretme arzusu” halinde bakış değişebilir.

Ya bu mümkün mü? “Hayır” iddialı bir ifade. Ama mümkün gözükmüyor. İşte bu noktada ortaya DTP’nin ayrışması veya daha açık ifadeyle parçalanması ihtimali çıkıyor.

Partinin ılımlılar ve “şahinler” olarak ayrılması, teknik olarak mümkün. Şartlar da buna olasılık veriyor. Bu ihtimal, DTP’nin topyekün dönüşmesinden daha mümkün.

Her iki olasılık veya biri nasıl mümkün olabilir? İşte Batı şu sıralar DTP’ye tam da bunu anlatmaya çalışıyor; “PKK buraya kadar. Bitti. Buna dayanarak politika yapamazsınız. Bitmesi sizi de rahatlatacak!”

www.iyibilgi.com Ankara

Bu haber 1,799 defa okundu.