En Sıcak Konular

Alarm zilleri çocuklarımız için çalıyor

1 Aralık 2007 15:41 tsi
Alarm zilleri çocuklarımız için çalıyor Dünya Çocuk Hakları Haftası, 20-26 Kasım günlerinde kutlandı. Çocukların istismar edildiği pornografik görüntülerin internette elden ele pazarlandığı, küçücük kızların evlenmeye zorlandığı, okul yerine işe gönderildiği, üstelik de uyuşturucunun okul önler

Sokakta kimi çocuklar ancak tinere bulanmış beyinleriyle tehdit unsuru olduğu zaman dikkat çekebiliyor. Türkiye’nin gittikçe kötüleşen çocuk hakları karnesini Prof. Oğuz Polat’la konuştuk.

Çocukların yaşadığı sorunlar hep aynı mı?

Yoksulluk ve eğitimsizlik her bölgede aynı şekilde yoğun olarak yaşanıyor. Van’da çocuk yaşta evlendirilme ve uyuşturucu özellikle de eroin kullanımı öne çıkıyor. Şanlıurfa’da cinsel istismarın kayıt dışı kaldığını biliyoruz. Adana’da tarım işçisi ve kağıt toplayıcı çocuklar dikkati çekiyor. Diyarbakır’da ise sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar problemi yüksek oranlarda. Aydın’da mülteci çocuklar ve çocuk fuhuşu resmi istatistiklere yansıtılmasa da umulmayacak boyuta ulaşmış problemlerden.

Çocuk hakları ihlallerini önlemeye nereden başlanmalı?

Problem tespitinden ve bunların farklılıklarından başlamak gerekiyor. Özellikle de görünmeyen ve hâlâ tartışılmayan problemleri tartışmak için daha fazla beklenmemeli. Bu konuda çalışan akademisyenlerin ve sivil toplum çalışanları ile devlet görevlilerinin hafızalarında yakın zamanda yaşanan birçok olayın münferit olaylar olduğu yaklaşımının yarattığı faturalar bugün artık altından kalkılmaz halde.

UYUŞTURUCU SADECE METROPOLLERDE YOK!

Uyuşturucu sadece üç büyük şehrin sorunu değil diyorsunuz…

Uyuşturucu kullanımı 90’lı yıllarda şımarık zengin çocuklarının yaşadığı, tek tük olaylar diye yorumlanırdı. Bugün uyuşturucu her bölgede, ‘ön gençlik’ diyebileceğimiz adolesan çağı çocuklarımızın en büyük problemi. Van’da bugün eroin kullanımına bağlı 50 çocuk ölümü kaydını görüyorsak, eroin kullanımının İstanbul başta olmak üzere diğer merkezlerde de yaygın kullanımı söz konusu.

Çocuk yaşta evlendirme konusunu nasıl yorumluyorsunuz?

Güneydoğu’da, Güney’de ve Doğu’da çok sık rastlanmasına hâlâ göz yumuyor olmamızın sonuçlarını çok ağır bir şekilde ödüyoruz. Kız çocukların eğitimine ağırlık vermeye çalışırken, bunun en büyük engeli olan çocuk evliliklerini görmezliğe gelmemizin eğitimi de nasıl etkilediği gün gibi ortada.

Ya cinsel istismar?

Bunun konuşulmaya başlanmasının tarihi daha çok yeni. Geçtiğimiz sonbaharda pornografinin gündeme gelmesiyle herkes yaygınlığını ve sonuçlarını görmüştü. Ama bugün hâlâ tartışmadığımız çocuk fuhuşunun, erkek çocukların istismar kurbanı olması probleminin yaygınlaşmasının sonuçları yüzünden, Filipinler’le karşılaştırılmamak için en azından konuşmaya başlamamız gerek. Tabii bütün bunlara akranlar arası şiddeti, özürlü çocuklar gibi konuları eklemek de mümkün.

Çocukların haklarını korumak ve üstesinden gelmek üzere öneriniz nedir?

Birincisi; ülkemizde çocuk politikasının konuşulması için ilk koşul ezberi bozmak, yani problemi tek ve çözümleri her yerde aynı görme yanlışına düşmemek gerekiyor. Aksi halde, çocuk politikası oluşturmak için yapılanların çok bir anlamı olmaz. İkinci aşama ise, çocuk ve gençlik kanununun hazırlanması ve aile, çocuk ve gençlik bakanlığının kurulmasıdır.

Çocuklar adına uyanın, susmayın!

20 Kasım itibarıyla Dünya Çocuk Hakları Haftası… Kutluyor muyuz? Hayır! Farkında bile değiliz. Üstelik farkında olmadığımız, ülkemiz çocuklarının içinde bulunduğu acı gerçekler. Tam da bu konuyu gündeme getirmek üzere, hafta içi her gün 14.30-16.00 arası tv8’de yaptığım programda 20 Kasım günü ne oldu biliyor musunuz? Telefonlar kilitlendi ve onlarca anne gözyaşları içinde baba, dede, ağabey, amca gibi yakınların şiddetinden; üstelik de hem fiziksel hem de cinsel şiddetinden çocuklarını koruyamadıklarını söylediler. Söylediler ama, canlı yayına da bağlanmak istemediler, sadece yardım istediler. Siz belki evinizde, kendi ailenizde çocuğunuzun haklarını yani; çocuğun gelişme, yaşama, korunma ve katılım hakkını koruyorsunuz. Ama, yüzlerce, binlerce evde çocukların haklarını önce anne-baba korumuyor, koruyamıyor; sonra da devlet bu anne-babaya cezai müeyyide uygulamıyor, uygulayamıyor ve daha minicik bir fidanken o yüzlerce, binlerce çocuk ‘kayıp’ çocuk oluyor. Sonra bizler, hepimiz bu çocukları sokakta görünce “ıyyy” deyip parmakla gösteriyoruz. Hepimiz, hemen şimdi, çocuklarımız için bir şeyler yapmalıyız, önce evlerimizde onların birey olduklarını kabul etmeli, sonra da çocuk haklarını korumakla yükümlü yasaların uygulanması ve geliştirilmesi için kamuoyu oluşturmalıyız. Eğer evinizde şiddet görüyorsanız, ALO 183’ü arayın. Eğer, çocuk istismarına tanık olduysanız, (0216) 450 54 54’ü arayıp bildirin. Unutmayın ki, susuyorsanız, siz de suça alet oluyorsunuz demektir!

Akşam



Bu haber 408 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,085 µs