felaket kehanetleri! | " /> felaket kehanetleri! | "/>

En Sıcak Konular

'Yeni nesil müneccimler'den felaket kehanetleri!

22 Kasım 2007 11:22 tsi
'Yeni nesil müneccimler'den felaket kehanetleri! 1999'daki Gölcük depreminin ardından, bir felaket kahinleri piyasası oluştu. Artçılar gelecek yeni depremler olacak derken, bugünlere geldik. Deprem konusunda önlem alınmasının gerekliliği bir gerçek, fakat insanları sürekli binlerce ölüyle germek farklı

Kandilli Rasathanesinin müdürlüğünü yapan, Prof. Dr. Gülay Altay, deprem konusunda uyarıyor. Oturduğumuz evleri kontrol ettirelim, depreme karşı önlemlerimizi alalım. Buraya kadar herşey normal. Fakat Altay, hızını alamayıp gelecekten haber vermeye başlıyor, "7.4 şiddetinde bir deprem geliyor, muhtemel ölü sayısı 10 ile 40 bin arası..."

Bilindiği gibi bilimsel yaklaşım gereği eldeki verilerden hareketle gelecekle ilgili tahminler yapılır. Fakat, bilimsel yaklaşım aynı zamanda kesinliği olmayan bir tahminin yalnızca önlem almak için kullanılmasını gerektirir. Bilindiği üzere deprem, hiç bir bilimsel yöntemle önceden haber alınamıyor. Bu sebeple herhangi bir bilim insanının da "Çok şiddetli bir deprem bekliyorum, binlerce insan ölecek" demesi uygun değil...

İşte Prof. Dr. Gülay Altay'ın Vatan gazetesinden Bülent Günal'a verdiği röportaj...

“İstanbul depremine yaklaşıyoruz. Yapılan ölçümler gösteriyor ki Marmara fayında gerilim var. Uzun süredir yaşanan suskunluk bunu gösteriyor. Durum normal değil.”

Prof. Dr. Gülay Altay deprem denilince akla gelen ilk merkezde çalışıyor. Son 1 yıldır Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nün müdürlüğünü yapıyor. Medyada çok yer almamaya, insanları paniğe sürükleyecek korkutan açıklamalar yapmamaya özen gösteriyor.

“Depremle ilgili bilgi kirliliği var. Polemik içinde olmayı arzu etmiyoruz” diyen söze başlıyor Prof. Altay... “Kandilli Rasathanesi 140 yıllık bir kurum. Tartışmaları bir kenara bırakıp depreme odaklandık. Tartışma götürmeyen, sağlıklı bilgileri en hızlı şekilde aktarma çabası içindeyiz” diye de vurguluyor. Altay’a beklenen İstanbul depremi ile ilgili son bilgileri sorduk.

* İstanbul’da şu anki durum nedir?

Gerçek olan şu: Marmara fayı dünyanın en riskli faylarından biri ve İstanbul depremine yaklaşılıyor. Yapılan ölçümler gösteriyor ki Marmara fayında gerilim var. Zaten uzun süredir yaşanan suskunluk da bunu gösteriyor. Bu durum normal değil.

Faya sondajla sensör konulacak

* Ne gibi incelemeler yapılıyor Marmara’da?

Depremle ilgili araştırmalar yapan dünyadaki tüm bilimadamlarının gözü Marmara’da. Çünkü deprem yerel bir mesele değil, uluslararası boyutta takip ediliyor. Marmara Fayı’nın deniz altında olması da deniz sismolojisini ön plana çıkarıyor. Bu yüzden deniz dibi araştırmaları önem kazandı. Bugüne kadar Marmara’da 7’si yabancı 2’si Türk olmak üzere 9 gemi önemli araştırmalar yaptı. Ön incelemeler gerçekleştirdi. Hazırladığımız yeni bir proje kapsamında faya sondaj yapıp sensörler yerleştirmeyi planlıyoruz. Böylece hem fayın hareketleri hem de yapısı incelenmiş olacak, ölçümler yapılacak. Bir başka proje daha var.

2 km’lik ‘Derin kuyu’ kazacağız

* Nedir o?

Projenin adı ’Derin kuyu’. 5 yıl içinde bitmesi planlanan bu projeye göre Sivriada’da ilk etapta 400 m. derinliğinde bir kuyu açılacak. Ardından bu kuyunun derinliği 2 km.’ye kadar çıkartılacak. Deprem uluslararası bir sorun. Bu yüzden ortak çalışma gerektiriyor. Biz de bu çalışmayı Almanlar’la ortak yapacağız. 

* Derin Kuyu projesi ne sağlayacak?

Bu projeyle Marmara’nın altından geçen fayın özellikleriyle ilgili daha detaylı bilgiler edinmeyi ve ölçümler yapmayı planlıyoruz.

Tahminim: 7.4, 10-40 bin ölü

* Peki tüm bu bilgiler ışığında olası İstanbul depremi kaç büyüklüğünde olacak?

Öngörümüz 7.4 büyüklüğünde olacağı yönünde. Ayrıca hasar ve yıkımlarla ilgili de çeşitli senaryolar üretiliyor. Her senaryonun sonuçları farklı ancak böylesine büyük bir depremin sonuçları da ağır olacak.

* Örneğin ilk akla gelen ölü sayısı...

Ölü sayısının 10 ila 40 bin arasında olması senaryolarda mecvut. Bu çok büyük bir rakam.

Kıyıdaki yerleşim yerleri riskli

* Peki en çok hangi bölgeler hasar görebilir?

Biz toplumu paniğe sevketmekten ziyade bilinçlendirme arzusu içindeyiz. 17 Ağustos depreminin İstanbul’un çeşitli bölgelerinde ciddi hasarlara yol açtığını biliyoruz. 120 km uzaklıktaki deprem Avcılar’da Bağcılar’da bu kadar büyük hasara yol açabiliyorsa İstanbul’a 15 km uzaklıkta meydana gelebilecek depremin elbette yıkımları daha fazla olacaktır! Küçükçekmece ve Tarihi Yarımada’da da olası depremi en fazla hissedecek bölgelerin başında geliyor.

5 metrelik tsunami mümkün

* İstanbul’da tsunami tehlikesine de dikkat çektiniz.

İstanbul’da elbette Güney Asya sahilleri ya da Endonezya’daki gibi bir tsunami tehlikesi yok. Ancak önceki depremlerden de anlıyoruz ki Marmara Denizi 5 m. boyunda dalgalar yaratabilir. Bu da özellikle kıyı bölgelerindeki yerleşim alanlarında riski artırıyor.

Deprem faaliyetleri bir yıl içinde tek çatıda toplanıyor

* Rasathane olarak Valilik ve Büyükşehir’den yeterli destek alıyor musunuz?

Evet alıyoruz ama bu bardağın neresinden baktığınıza da bağlı. Bardağın geç dolduğu bir gerçek. Daha hızlı hareket etmek şart. Bu yüzden gerek valilikle gerekse belediye ile koordineli çalışmalar yürütüyoruz.

* Deprem Konseyi niye feshedildi?

Belki de misyonunu tamamladığı düşünüldü. Ancak size şöyle bir bilgi aktarabilirim. Depremle ilgili yeni bir çalışma var. Faaliyetleri tek çatı altında toplayacak bir organizasyona, bir üst kurula gidiliyor.

* Çalışmaları hızlandıracak, daha etkin bir organizasyondan mı söz ediyorsunuz?

Aynen öyle.

* Ne zamandan beri?

Son bir aydır. Kandilli olarak bizim de görüşümüz alındı.

* Ne yanıt verdiniz?

Olumlu yanıt verdik. Çünkü depremin tek bir muhatabı yok. Oluşturalacak olan bu yeni organizyon içinde üniversiteler, belediyeler, valilik, Türkiye Acil Yönetimi, Sivil Savunma Genel Müdürlüğü, Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, TÜBİTAK yer alacak. Çalışmalar tek bir çatı altında değerlendirilecek. Etkinlik artacak, bilimadamlarının çalışmalarda tekrara kaçması engellenmiş olacak. Tartışmalar kamuoyu önünde değil bu çatı altında yapılacak.

* Merkezi nerede olacak?

Ankara’da...İstanbul’da da kolu olacak.

* Başbakanlığa mı bağlı olacak?

Henüz net değil, başbakanlığa bağlı olmayabilir de.

* Ne zaman hayata geçecek?

Bir yıl içinde.

Fenerbahçe’de 5 katlı apartmanda oturuyorum

* Nerede oturuyorsunuz?

Fenerbahçe’de 5 katlı bir apartmanda oturuyorum.

* Evinizin depreme dayanıklı olduğunu araştırdınız mı?

Bizzat kontrol ettim. (Gülüyor) Zaten önemli olan da şu. Araba alırken alıp ustasına götürmeyi, motoruna baktırmayı biliyoruz. Ama ev alırken depreme dayanıklı mı değil mi diye sormak, araştırmak aklımıza bile gelmiyor. Kimi diyor ki ‘Oturduğum evin inşaatını ben yaptım, depreme dayanıklı.’ Peki senin deprem bilgin nedir? Yapı mühendisliği kavramlarını ne kadar içine sindirdin de evinin depreme dayanıklı olduğunu iddia ediyorsun? Halkın bunu talep etmesi olmazsa olmaz şart. Evet maliyeti var, ama bu maliyet ödenebilir. Ama depremden sonra meydana gelecek maliyetler hiç ödenemeyebilir.

Ege çok hareketli 5-6 ile sallanabilir

Kandilli olarak Marmara’da 45, Türkiye genelinde 120 noktada sensörlerimiz var. Haftada 7 gün 24 saat nöbetteyiz. Tüm verileri dünya standartlarında aktarıyor, değerlendiriyoruz. Doğu Anadolu Fayı’nın Kuzey Anadolu Fay hattıyla kesiştiği nokta, Sivrice (Elazığ) bölgesi her an deprem üretebilir. Keza Ege Bölgesi’nde de bir hareketlilik var. Jeoloji mühendislerimiz o bölgede arazi çalışmaları yapıyor. Ege her zaman 5-6 büyüklüklerinde deprem üretmeye müsait. O bölgede diri faylar mevcut ve her an yeni depremler olabilir.

Fay nasıl kırılır 4 senaryo var!

Sıkça tartışılan bir konu var. Marmara fayının tekli mi çoklu mu kırılacağı yönünde.

Bununla ilgili de farklı senaryolar var. Ancak Sivri Ada açıklarında bir kıvrım var. Eğer fay bu kıvrımdan kırılırsa bu güzel haber demektir. Çünkü o kıvrım Marmara fayının çok parçalı kırılmasını dolayısıyla depremin şiddetini azaltacaktır. Fayın kırılmasıyla ilgili 4 senaryo mevcut.  Senaryolar şöyle:

Birinci senaryoya göre Marmara Denizi’ndeki fay İzmit-Silivri arasında kırılıyor ve bu deprem 7.5 büyüklüğünde bir deprem meydana getiriyor. Aynı senaryoya göre kırılacak fayın uzunluğu 119 km.

İkinci senaryoda Bakırköy-Mürefte-Şarköy arası kırılıyor. Kırılan fayın uzunluğu 108 km. ve depremin büyüklüğü 7.4 olarak öngörülüyor.

Üçüncü senaryo en kötüsü. Kuzey Anadolu Fayı’nın Marmara kolu bütünüyle kırılıyor. Kırılan fayın uzunluğu 174 km’ye ulaşırken, depremin büyüklüğü 7.7’ye ulaşıyor.

Dördüncü ve son senaryoya göre ise adaların güneyindeki Çınarcık çukurluğunda normal faylanma kırılıyor. Kırılan fayın uzunluğu 87 km ve böyle bir depremin büyüklüğü ise 6.9 olarak hesaplanıyor.



Bu haber 1,913 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,042 µs