En Sıcak Konular

'AB'yi istiyorsanız korkunuzdan sıyrılın'

21 Kasım 2007 10:27 tsi
'AB'yi istiyorsanız korkunuzdan sıyrılın' AB Yeşiller Partisi Eş başkanı Daniel Cohn Bendit, Türkiye'nin AB üyelik sürecinde başarılı olabilmesi için terör, Ermeni olayları, sivil anayasa ve baş açıkların özgürlüğüne kadar birçok konuda adımlar atmasını istedi.

Türkiye’nin AB üyeliğine tam destek vererek Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’den farklı düşündüğünü belirten Bendit, Boğaziçi’nin güzelliklerinin AB sınırları içinde yer almasını için çalışacağını söyledi. “AB tarihi sınırları bertaraf etmek anlamına gelir” diyen konuk başkan, “ Fransa ve Almanya arasında uzun yıllar süren sorunları yok etmenin tek yöntemi nehir ve dağlardan oluşan sınırları kaldırmaktan geçiyordu.

Ben 1945 yılında doğdum. Eğer 5 yaşındayken ben anne babama ‘50 yıl sonra Almanya ve Fransa arasındaki sınır kalkacak ve her iki taraf da elini kolunu sallayarak asker kontrolü olmaksızın geçiş yapabilecek’ desem herhalde benim deli olduğumu ya da psikolojik sorunlarım olduğunu düşünürlerdi. Bu imkânsız rüya bugün gerçek oldu. Şimdi yeni rüyamız Boğaziçi’nin güzelliklerinin de AB sınırları içinde yer alması. Türkiye coğrafi konumu nedeniyle balkanlar Ortadoğu ve Kafkaslara sınırı var. Tam üyelik AB ve Türkiye için kazan kazan anlamına gelir. Şu anki durum müzakerelerle falan açıklanamaz. Tamamen Avrupa milletlerinin Türkiye’ye şüpheyle yaklaşması ve önyargılarından kaynaklanıyor.  Bu imajı düzeltmenin yolu da Türkiye’nin demokrasiyi tam olarak yerleştirmesiyle sağlanır.” Diye konuştu. 

Erdoğan başörtüsü takmayanlar için de mücadele etmeli

İşe öncelikle daha çağdaş bir anayasa ile başlamak gerektiğinin altını çizen Daniel Cohn Bendit, şu anki anayasanın yukardan dikte edildiğini vurguladı. Demokrasinin sadece iş dünyasının değil bireylerin de serbestliği anlamına geldiğini hatırlatan Bendit, “Demokrasi aynı zamanda Atatürk’ün kurallarını da aşmak anlamına gelir. Sizin Atatürk ve laiklik anlayışınız devlet tarafından topluma empoze edilmiştir. Bunun bir göstergesi de cumhurbaşkanının eşinin başörtüsü takıp takmaması tartışmalarıdır. Ben tanrıya inanmıyorum. Ailem de Yahudi kökenli fakat sinagoga falan gitmiyorum. Bunu size söylememin sebebi beni daha iyi anlayabilmeniz. Benim demokrasi anlayışıma göre bir ülkede çok sayıda insan başörtüsü takıyorsa cumhurbaşkanının eşi de takması gayet normal. Bu özgürlük için mücadele edebilirsiniz ama aynı zamanda başörtüsü takmayanlar için de mücadele etmelisiniz. Demokratik bir ülkede özgürlükler her iki kutup için de işlemeli. Başbakan Erdoğan buna çok dikkat etmeli. Örneğin İstanbul, İzmir, Ankara gibi şehirlerde kadınlar başını örtmediği için ilerleyen yaşlarında kötü anılmaktan korkuyor. AB için din ve devletin birbirinden ayrı işlemesi önemlidir fakat Cumhurbaşkanı’nın başörtüsü önemsizdir, bu onun inancı gereğidir.” Şeklinde konuştu.

Demokratik Türkiye ermeni olaylarını konuşabilmeli

301 nolu yasanın AB’nin yazma ve düşünme özgürlüğüne uygun olmadığına işaret eden Bendit, “Devlet neyin doğru neyin yanlış olduğunu söyleyemez. Devlet bir tarihi olayda haklı ya da haksızlık hükmü de veremez. Demokratik bir Türk toplumu 1915 yılında Ermenilerle Türkler arasında neler yaşandığını konuşabilmeli. Bana göre yüzlerce Ermeninin çok acı bir katliama uğramasıdır. Bu konuyu eleştirdiği için bir insanı mahkemeye çıkarıp yargılanması demokrasinin sonucu olmamalıdır. Hrant Dink düşünceleri nedeniyle öldürüldü. Aynı kişi Fransa’ya gidip ermeni soykırımı yok derse de yasal ceza alıyor. Türkiye’deki ve Fransa’daki yasaklar çok çılgınca ve kabul edilemez.” Dedi.

İlerde Homoseksüel İstanbul belediye başkanına hazır olmalısınız

Fransa’da Paris belediye başkanının ve pek çok siyasetçinin eşcinsel olduğunu açıklamaktan çekinmediğine dikkat çeken Bendit, kimsenin de bu durumu fazla yadırgamadığını aktardı. Bendit şöyle konuştu: “Örneğin ilerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın homoseksüel olabileceğine şimdiden kendinizi hazırlamalısınız. Şimdi bu sözlerime gülebilirsiniz ama 20 yıl önce ben de gülüyordum. 20 yıl önce Fransa’da boşanmış birinin cumhurbaşkanı olması bile imkansızdı.”

-Batı islamla değil kökten dinci teröristlerle savaşıyor

11 Eylül saldırılarından sonra Batı’da bazı kesimlerin kendini İslamla savaştığını sandığını belirten Bendit, oysa bunun doğru olmadığını asıl savaşın kökten dinci İslami teröristlerle yapıldığını kaydetti. Türkiye’nin İslam ve demokrasinin bir arada yaşayabileceğini gösteren ender bir örnek olduğuna değinen Bendit, Şimon Perz’in Mahmut Abbas’ın olduğu yerde konuşma yapmasını da Türkiye’nin önemini de ortaya koyduğunu söylüyor.

DTP’yi kapatmak onları silahlanmaya iter

PKK’yla savaşın ama Kuzey Irak’a girmeyin

Türkiye devletinin PKK’ya karşı savaşma hakkı bulunduğunu buna karşılık Türk ordusunun Kuzey Irak’a askeri bir operasyon yapmasının çılgınca ve aynı zamanda yanlış olacağını ifade eden Bendit, “Burada önemli olan PKK’nın Kürt halkından ayrıştırılması meselesidir. Yargıtay’ın DTP hakkında ortaya attığı kapatma önerisi kesinlikle yanlıştır. Biz Kürtlerin parlamentoda demokratik olarak temsil edilmesini silahlı temsiline tercih ederiz. Türkiye uzun yıllar Kürt partilerini yasaklayarak büyük hata yapmıştır. Demokrasiye ve onlara bir şans verin, bunun daha doğru olacağını göreceksiniz. Yaser Arafat BM toplantısına gittiğinde yanında silahı vardı. Halkının silahı bıraktırıp barış içinde yaşamasını istiyordu. DTP ise şimdi silahlarını bıraktı ve meclise girdi demokratik yollarla. Bu sürdükçe PKK kaybedecek. DTP demokrasiden uzaklaşırsa silahına yakınlaşacak ve bu defa her iki taraf da kaybedecek. PKK komünist ve terörist bir örgüttür, doğru adımlar atılarak örgütten uzaklaşmalar başladığını göreceksiniz.” Dedi. 

  Sarkozy’e kızmak yerine onu yenmeyi deneyin

Yeşiller partisi olarak Türkiye’nin AB’ye üye olmasına tam destek verdiklerini yineleyen Bendit, geçen hafta Cumhurbaşkanı Sarkozy ile Türkiye hakkındaki görüşleri nedeniyle ateşli bir tartışmaya girdiklerini söyledi. Sarkozy ve onunla aynı fikirde olanları yenmenin mümkün olduğuna değinen Deni, “Birisi size hoşunuza gitmeyen bir soru sorduğunda ya da demokrasinizin eksik işlediğini söylerse bu sizin düşmanınız olduğu anlamına gelmez.” Dedi. 

-Türkiye diğer AB adaylarıyla eşit hak isteyerek kendini küçültüyor

Türkiye’nin diğer AB ülkeleriyle eşit muamele görmek istediğini fakat bunun çok yanlış ve ezikçe bir tutum olduğuna dikkat çeken Bendit, “Kendinizi küçük görmeyin. 90 milyonluk Türkiye bir Malta ile nasıl eşit muamele isteyebilir? Çek, Macaristan, Polonya, Bulgaristan’la aynı hakkı istemeyin. Sadece siz tüm bu ülkelerin toplamından bile daha büyüksünüz. Fakat şunu da unutmayın AB egemenliklerin paylaşıldığı bir organizasyon ve siz de egemenliklerinizi paylaşmaya hazır hale gelmelisiniz.” İfadelerini kullandı.

Rıza nur Meral: PKK’da askeri müdahale tek başına yersiz

TUSKON Başkanı Rıza Nur Meral de Yeşiller partisinin Türkiye’nin AB üyelik sürecinde ciddi destek verdiklerini buna karşın Türkiye’nin de üzerine düşen sorumluklarını yerine getirmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’nin demokrasi alanındaki ilerlemelerinin devam etmesi gerektiğini anlatan Meral, “Bugün güneydoğuda yaşanan terör olayları geçicidir. Terörle mücadelede askeri önlemlerin yanı sıra ekonomik ve sosyal reformlara da önem verilmelidir. Askeri mücadele tek başına yetersizdir. Ayrıca en büyük sorunların başında gelen terörün uluslar arası finansal desteğinin kesilmesi öncelikli olmalı.Yeni sivil anayasa geç kalınmadan uygulanmalı. Türk demokrasisi ve halkı bunu çoktan hak etti. Türkiye 5 yılda çok önemli ekonomik kazanımlar elde etti. Yıllık yüzde 7 ortalama büyüme ve 5 bin dolar olan milli gelirin yıl sonunda 7 bin YTL’ye varması bekleniyor. Buna karşın istihdam ve bölgeler arsı gelir dağılımda alınması gereken önemli bir mesafe var.” diye konuştu.

Rota haber 



Bu haber 233 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,402 µs