“Asıl savaş PKK'yla değil Amerika'yla...” | " /> “Asıl savaş PKK'yla değil Amerika'yla...” | "/>

En Sıcak Konular

“Asıl savaş PKK'yla değil Amerika'yla...”

19 Kasım 2007 10:53 tsi
“Asıl savaş PKK'yla değil Amerika'yla...” Ortadoğu Uzmanı Dr. Abdullah Manaz bölgedeki son gelişmeleri yorumladı. İslam coğrafyasının dünya liderliğine oynayan Rusya ve ABD arasında çatışma alanı haline geldiğine dikkat çeken Manaz, Amerika’nın Ortadoğu hedefleri doğrultusunda PKK’yı

Ortadoğu Uzmanı Dr. Abdullah Manaz, Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında bölgede başlattığı savaşların demokrasi adına yapılmadığını belirterek, bölgeden petrol çıkarları için savaştıklarını ifade etti. İslam coğrafyasının dünya liderliğine oynayan Rusya ve ABD arasında çatışma alanı haline geldiğine dikkat çeken Manaz, Amerika’nın Ortadoğu hedefleri doğrultusunda PKK’yı kullandığını ve koruduğunu söyleyerek, “Asıl büyük tehlike terör yoluyla değil, siyasi yolla gelişiyor. Amerika Türkiye, İran, Irak ve Suriye’de Kürt federasyonları kurmak ve merkezi hükümette güçlü Kürt siyaseti oluşturmak istiyor” dedi.

Röportaj: Nurten AKYAZILILAR
- Amerika’nın Ortadoğu politikasını yorumlar mısınız?
İslam coğrafyası Amerika ve Rusya’nın liderlik savaşlarında kullandığı çatışma alanıdır. ABD, SSCB’nin petrol bölgelerine ve sıcak denizlere inmesini engellemek için İslam coğrafyasında bazı milli ve dini grupları destekledi. Bu yüzyılın 2. yarısındaki en önemli nokta; 1979 İran İslam Devrimidir. Bu devrime kadar ABD’nin bölgedeki en önemli müttefiki İran’dı. ABD, yetiştirdiği ‘Sünni Siyasal İslamcı’ gruplardan radikal gruplar oluşturdu. Hizbullah deyince merkezi Lübnan’da ve buradan yönetiliyormuş gibi anlaşılıyor. Aslında temel merkez İran’dır ve her ülkenin Hizbullah’ı kendine has milli yapıdadır. Sovyetlerin çökmesiyle birlikte İslamcı hareketi örgütlemeye gerek duymayan Amerika, Afganistan’da “Tehditle Var Olma” stratejisini yürürlüğe koydu. Amerika’nın hedefi, Ortadoğu’daki petrol bölgelerini işgal etmek ve buraya yerleştiğinde petrol ve doğal gaz kaynaklarını Afganistan ve Pakistan üzerinden sıcak denizlere indirerek, Amerika ve Batı pazarlarına ulaştırmaktır.

“KUZEY IRAK’TA ABD’NİN GÜVENLİ BÖLGESİ KÜRT FEDERASYON SINIRIDIR”
Amerika’nın Kuzey Irak’ta Güvenli Bölge oluşturması sırasında ne yazık ki Türkiye de yer aldı. ‘Çekiç Güç’ projesi çerçevesinde oluşturulan güvenli bu bölge çok enteresandır. Dünyada ve Türk kamuoyunda herkes 36. ve 42. paraleller arasındaki bölgeyi güvenli düz bir çizgi zanneder, oysa değildir. 36.paralelin üstü güvenli bölge ilan edilmiştir. Mesela 36. paralelin üzerinde ve Türkiye ile sınırda yer alan Telafer 150 bin kişilik Türkmen kasabası olduğu halde güvenli bölgeye dahil edilmemiştir. Fakat 36. paralelin altında olmasına rağmen Talebani’nin Süleymaniye bölgesi güvenli bölgeye alınmıştır. Kürt federasyon sınırından başlamak suretiyle aşağı doğru inen kırık bir çizgidir. Kürt Federasyon sınırı ile Amerika’nın güvenli bölge sınırı yüzde 100 çakışmaktadır. Bu da Amerika’nın o dönemlerde güçlü bir Kürt Federe Devleti kurma isteğinin güçlü bir göstergesidir. ABD’nin temel hedefi en başından beri Irak, İran, Türkiye ve Suriye’de güçlü bir Kürt Federasyonu kurmak ve merkezi hükümette de güçlü bir Kürt siyasi varlığı oluşturmaktır.

“SİYASİ YOLLA KÜRT FEDERASYONU KURULMA TEHLİKESİ BÜYÜYOR”
- ABD ile PKK arasındaki ilişkinin içeriği nedir? Son gelişmelerle değerlendirir misiniz?

ABD’nin bu coğrafyada hedeflerine ulaşabilmesi için sivil militalist grupların desteğine ihtiyacı var. PKK’nın Suriye, İran ve Türkiye’de önemli etkinliği olduğundan Amerika için çok iyi bir müttefik. Amerika, Türkiye’ye karşı PKK’yı pazarlık konusu yapıyor. PKK’ya karşılık Türkiye’nin İran ve Suriye konusunda Amerikan politikalarına teslim olmasını istiyor ki buna da Türkiye hiçbir zaman razı olmadığından bu çatışma ortamı devam ediyor. TSK’nin PKK’ya etkin savunma kararları alması kısmen Amerika’da politika değişiklikleri var gibi görülüyorsa da PKK’yı daha uzun süre korumaya devam edecektir. Değişen şartlar gereği belki bu silahlı gücü PKK halinden çıkarıp PJAK haline çevirebilir veya Suriye içerisinde başka gruplar haline getirebilir. Belki bir süre sonra Türkiye’yi sakinleştirmek için PKK’nın Türkiye’deki silahlı eylemleri sona da erebilir ama siyasi hedef her zaman var olacaktır çünkü ister terör yoluyla olsun ister siyasi yolla olsun Türkiye’deki PKK yanlılarının ve PKK’nın hedefi güneyde bir Kürt Federasyonu oluşturmaktır. Türkiye’de yanlış anlaşılan nokta şu: Terör yoluyla ulaşılacak sonuç antidemokratik ve yasadışı gibi görünürken, demokratik yolla talep edilen aynı hedef demokratikmiş gibi algılanıyor. Yakın bir gelecekte PKK teröründen kurtulsak bile siyasi olarak bölgede Kürt federasyonu kurulma çalışmalarına hazır olmamız ve buna şiddetle karşı çıkmamız lazım.

“ABD BOP’Nİ DEVAM ETTİRDİĞİ SÜRECE PKK YOK EDİLEMEZ”
- Her gün gelen şehit haberleri, kamuoyumuzda TSK’nin derhal Irak’a girmesi ve PKK’yı temizlemesi talebini büyütüyor. Askerimizin sınır dışı operasyonu doğru olur mu?

Türk kamuoyunda yanlış bir anlayış oluşturuldu. Sanki TSK tankıyla topuyla Irak’a girecek ve Kuzey’i tamamen işgal edecek. TSK’nin nereye kadar gideceği net değil. Bölgede PKK ile Barzani kuvvetleri iç içe hareket ediyor. Amerika’dan gelen silahlar ve mali yardımlar Barzani tarafından PKK’ya ulaştırılıyor. Amerika “Benim işime yarayacak bütün silahlı grupları Türkiye temizlerse bu bölgedeki hedeflerim gerçekleşmez” diye düşünüyor. Bölgedeki çıkmaz sorun; Kuzey Irak’taki PKK’lılar gündüz köylerde sivil hayatı yaşıyor, geceleri dağa çıkıp eylem yapıyor. Bu grupları temizleyebilmek için bu köyleri teker teker ele geçirmek gerekir. Asıl tehdit zaten PKK değil, Kürtlerin Kürtçülük hareketinin gelişmesidir. Türkiye’nin önem vermesi gereken konu; askeri terörden ziyade siyasi tehdit büyüyor. PKK’nın temizlenebilmesi için Türkiye’deki PKK yanlılarının kanun önüne çıkarılması, yargılanması ve bulundukları önemli yerlerdeki görevlerinden alınması gerekir. PKK yanlısı bu insanlar mecliste veya yerel yönetimlerde görevde bulunuyor, siz gidiyorsunuz orada silahlı gruplarla uğraşıyorsunuz, bu son derece yanlış. TSK oraya gitse, 2-3 yıl kalsa PKK ancak temizlenir. Oysa bu mesele tankla topla çözümlenecek bir mesele değil. TSK neticede askeri bir yapılanma ve karşınızda bir askeri hedef olur, onu yok edersiniz. Fakat durum böyle değil. Barzani orada önemli bir tehdit ve Barzani’ye bir şey yapamazsınız. Çünkü siyasi bir tehdittir. Orada Barzani, Talabani gibi aktörler olduğu müddetçe bölgesel Kürt tehdidi de devam eder. Amerika’nın Ortadoğu politikası değişmediği sürece PKK da varlığını devam ettirir. Silahlı Kürt grupları bölgede gittikçe güçlenecek. Burada problem yani savaş aslında Türkiye ile Amerika arasında. Türkiye’deki siyasilerin de sıkıntısı buradan kaynaklanıyor. Büyük bir devletiz ama hiçbir zaman büyük bir devlet gibi idare edilmiyoruz. Atatürk ilkelerine sahip çıkan, tabanı birleştiren bir lider çıkaramadık. Batılılaşma, demokratikleşme süreci içerisinde yol alınamıyor çünkü PKK bağlantılı kurumlara bir şey yaptığınızda Avrupa’nın ayağa kalkacağını biliyorsunuz.

- AKP Hükümeti, ABD’nin ‘Büyük Ortadoğu Projesinin eş başkanıyız’ derken, bu projenin içeriğini bilerek mi konuşuyorlar?
Türkiye’nin anladığı ve Amerika’nın uyguladığı Ortadoğu projesi birbirinden çok farklı şeyler. Türkiye sanıyor ki bu proje ile Ortadoğu demokratikleşmeye yönlendirilecek, çağdaşlaşmayı sağlayacak. Oysa bölgeden çıkarları olan Amerika’nın bu bölgede demokratikleşme hedefleri hiç yok. Aksine hedeflerine ulaşmak için PKK örneğinde olduğu gibi terör örgütleriyle ve krallıklarla çalışıyor. Son dönemde gelişen, iktidara aday olan ‘Ilımlı İslam’ grupları Amerika tarafından desteklenmektedir.

“SÜNNİLERİ YATIŞTIRMAK İÇİN AMERİKA İDAMLARI ERTELİYOR”
- Saddam’ın idamını alelacele yaptılar.  Saddam’ın kuzeni olan Kimyasal Ali lakabıyla anılan Ali Hasan el-Mecid ile birlikte 2 önemli liderin daha idamı erteleniyor, neden?

Amerika’daki yeni muhafazakar hükümet esasen askeri hükümettir, bu askeri hükümetin temel hedefi Irak’taki direnişi en az düzeye indirmek. Bu söylediğiniz isimlerin hepsi de Orta Irak’taki önemli aşiretlerin liderleridir. ABD, İsrail desteğinde Sünnilerle Şiiler arasında sürekli bir çatışma ortamı yaratıp Kürtleri her zaman merkezi hükümette tutmak ve rahat ettirmek istiyordu. Şiilerle Sünniler arasında bir problem olmazsa Kürtleri hükümete bile almazlar. Dolayısıyla Kürt Federasyonu hedefine hiçbir zaman ulaşılamaz. Sünni ve Şii çatışması arttıkça direniş de daha çok artıyor diye şimdi Sünni gruplarla anlaşma yoluna gidiyorlar; bu idamları geciktiriyorlar.

- Irak’ta başarıya ulaşamayan Amerika, İran’a girebilir mi?
ABD’nin İran’a saldırması son derece zor; böyle bir şey Amerika için intihar olur. Güney Irak’ta ve mevcut hükümetteki Şii ağırlığı İran yanlılarından oluşur. Dünyada Şiiliğin tek merkezi İran’mış gibi yanlış bir algılama var oysa Şiiliğin dini merkezi de siyasi merkezi de Güney Irak’tır. Irak’ta Amerika’nın karşısında şu an güçlü bir direniş var. Sadece 3-5 çapulcu veya Saddam yanlısı, Baas yanlısı gruplar çatışmıyor. Amerika’nın Irak’ta bocalamasının nedeni orada ciddi anlamda diğer devletlerin gizli unsurlarının da olmasıdır.

“FAİLİ MEÇHUL LİDER CİNAYETLERİNİN ARDINDA ABD’NİN BOP VAR”
- Türkiye, jeopolitik ve milli çıkarlarını düşünerek Doğu ittifakında mı yer almalı?

Tarihi, dini ve milli bağlarımız olan İran’dan kopmamız son derece zor. İran ile ilk büyük doğal gaz anlaşmamızı imzalayacağımız gün Uğur Mumcu’yu öldürdüler ve suçu İran’a attılar. Dolayısıyla bu anlaşmalar senelerce ertelendi. 88’lerden 2000’lere kadar gerçekleşen suikastlerin arkasında da hep bu yeni Ortadoğu yapılanmasının hazırlıkları vardır. Arafat’tan tutun da Kral Hüseyin’in Ürdün’de devreden çıkarılması, Türkiye’de Özal’ın devreden çıkması, Eşref Bitlis, Cem Ersever gibi insanların çeşitli sebeplerle devreden çıkması, bir tarafta Abdullah Çatlı’yı da hesap edebilirsiniz bu işin içinde; her gruptan, Amerikan çıkarlarına aykırı olabilecek ve gelecekte Amerikan çıkarlarını etkileyebilecek türdeki önemli kişilikler ortadan hep kaldırıldı.

“DÜNYADA DOĞU-BATI İTTİFAKLARI KURULDU, TÜRKİYE ORTADA KALDI”
Türkiye, Özal döneminde başlatılan Doğu Karadeniz İşbirliği gibi, Orta Asya ile yakın ilişkiler gibi çalışmaları devam ettirebilseydi bugün bölgede çok daha güçlü bir aktör olurdu. Çin son dönemde Dolar yerine Euro kullanmaya başlıyor ki bu Amerika için çok önemli bir tehdit. Dünyada oluşan Doğu ve Batı ittifakına baktığımızda Türkiye’nin arkasını döndüğü Ortadoğu ve Asya’da oluşumunda Rusya, Almanya, İran gibi güçlü bir Doğu ittifakına karşılık Türkiye’yi hiçbir zaman aralarına almayacak olan Amerika, İsrail, İngiltere’den oluşan Batı ittifakını görürüz. Türkiye kimlik olarak Doğudan ama hedef olarak Batıyı seçmiş ve bir türlü bu çıkmazdan kurtulamıyor. Bu tarafsız ve her tarafı idare edeyim politikalarıyla asla büyüyemez. Yanlış olan konu, Türkiye kendisini çok önemli bir aktörmüş gibi görüyor oysa Türkiye şu anda her 2 blok tarafından da kontrol edilmek ve kullanılmak isteniyor.

Bağımsız gazeteci Nurten Akyazılılar röportajını iyibilgi.com ile paylaşmıştır



Bu haber 2,621 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    9,108 µs