Kanal D ekibine Hakkari'de gözaltı

7 Kasım 2007 14:19 tsi
Güneydoğu'nun nabzını tutmaya devam eden Kanal D'nin Güneydoğu'ya gönderdiği ekipten bir personel Hakkari polisi tarafından aranan kişi olduğu belirtilerek gözaltına alındı...

Olur böyle vakalar, Türk polisi yakalar tekerlemesini hatırlatan ve Kanal D ekibinin yüreğini ağzına getiren gözaltı vakası bu sabaha karşı yaşandı. Basın tarihinin fıkra gibi olayları arasına girecek olan gelişmeler şu şekilde yaşandı:

Kanal D Haber, Güneydoğu’da bölgenin nabzını tutmaya devam ediyor. İşte o ekiplerden biri de Hakkari Yüksekova’da bulunuyor. Ekip, muhabir Fatih Portakal, kameraman Gökhan Arıkan ve ulaştırma görevlisi Cengiz Kaplan’dan oluşuyor.

Kanal D ekibi, Yüksekova’da gazetecilerin karargah kurduğu Oslo Otel’e önceki gün yerleşti. Ve ekipten Cengiz Kaplan’ın başına bu sabaha karşı inanılmaz bir olay geldi. Saat 04.30 sıralarıydı. 302 no’lu odada kalan Kaplan’ın kapısı çalındı. Kapıyı çalanlar Yüksekova emniyetinden 4 polis memuruydu Yıllarını gazetecileri taşımakla geçiren Kaplan ne olduğunu önce anlayamadı.

Tabii bir de uyku sersemliği vardı. Polislerden biri, -emniyet kayıtlarına göre 2004 yılından beri aranmakta- olduğunu söyledi. Suçu ise –resmi evrakta sahtecilik- olarak dile getirildi. Kaplan’ın odası arandı, ardından hakları yüzüne okundu. Hatta avukatıyla da konuşabileceği belirtildi. Cengiz Kaplan ise şoktaydı. Duyduklarına inanmıyordu. Çünkü 41 yıllık yaşamında ne karakola düşmüştü, ne de polis ile işi olmuştu.

Diyarbakır’da taksicilik yapıyor, ailesi ile birlikte mütevazı bir yaşam sürüyordu. Kaplan’ın zaten bir avukatı da yoktu. O da üst katta kalan Fatih Portakal’ı aradı. 4 polis memuru, arandığı iddia edilen Cengiz Kaplan ve muhabir Yüksekova Emniyeti’ne götürüldü. Kaplan hakkında yakalama tutanağı hazırlandı. Hakkari’den de suçun içeriğine yönelik faksın gelmesi beklendi.

Peki, polis 3 yıldır aranmakta olan Cengiz Kaplan’ı nasıl bulmuştu? Sorunun yanıtı aslında çok kolay… Tabii ki; otel kayıtlarından… Çünkü otele giriş yapan her müşterinin kaydı alınıyordu. O kayıtlar da online olarak emniyetin bilgisayarlarına düşüyordu. Cengiz Kaplan’ın adı bilgisayar ekranında belirince Hakkari Emniyeti durumu Yüksekova’ya bildirmişti. Polis de şafak vakti Cengiz Kaplan’ı deyim yenideyse –gözaltına- almıştı. Ama işin ilginç tarafı Kaplan, haftalardır Kanal D ekibiyle birlikte bölgedeydi. Görev arkadaşları ile birlikte birçok otelde konaklamışlardı. Onlarca kez askeri ve polis noktalarında durdurulmuş, kimlik kontrolüne tabii tutulmuşlardı.

Hatta, gözaltına alındığı sabahın bir gün öncesinde Şemdinli’de yine polis noktasında kimlik soruşturulması yapılmıştı. Hiçbir problemle karşılaşılmamıştı. Ne olmuştu da geceden sabaha –aranır- hale gelmişti? İşin aslı otel kayıtlarına dikkatli bakıldığında anlaşıldı. Kayıtlardaki Cengiz Kaplan’ın bilgileri ile Diyarbakırlı Cengiz Kaplan’ın nüfus bilgileri birbirini tutmuyordu. Sadece isimler aynıydı. Aranmakta olan gerçek suçlu Cengiz Kaplan Gaziantepli’ydi. Pazarlama işi ile uğraşıyordu. Doğum tarihi, anne-baba ismi ve vatandaşlık numarası farklıydı.

Yani –bulundu- diye emniyete götürülen taksici Cengiz Kaplan, aranan Cengiz Kaplan değildi. Aynı ismi taşımanın kurbanı olmuştu. Gerçek anlaşılınca nöbetçi savcıya haber verildi. Savcı, “Yakalama Tutanağı”nın çöpe atılmasını, yeni bir tutanak tutulup şafak vakti yatağından kaldırılan taksici Cengiz Kaplan’ın serbest bırakılmasını istedi. Polis de savcının emrini yerine getirdi. Kaplan, bacakları titreyerek geldiği emniyetten derin bir “oh” çekerek ayrıldı.

Suçu işlemediği anlaşılmıştı. Polislerin hedefi bu kez de otel oldu. Çünkü tutulan günlük kayıtlarda dolandırıcı Cengiz Kaplan’ın otelde kaldığı anlaşılıyordu.Bu durum da çok geçmeden açıklığa kavuştu. Aranmakta olan Cengiz Kaplan otelde kalmıyordu. Ancak geçtiğimiz yıllarda Oslo Otel’de konaklamıştı. Kaydı hala bulunuyordu. Taksici Kaplan ise defalarca bu otelde gazetecilerle birlikte kaldığı için tanınıyordu. En azından -yüz aşinalığı- vardı. Giriş yaptıkları günde –bilindiği- için otel görevlisi nüfusuna bakma gereği duymamıştı. Bilgisayar programına Cengiz Kaplan yazınca zaten bilgileri karışına gelmişti. Hem de ikisinin birden… Ancak görevli, yanlış ismi seçmiş, aranan Cengiz Kaplan’ı otelde kalıyor göstermişti. Emniyet de bu yüzden harekete geçmişti.

Durum anlaşılınca polis bu kez de otel görevlisini sorguladı. Emniyete götürüp ifadesini aldı. O da daha sonra serbest kaldı. Tabii bir daha böyle bir hata yapmaması için uyarıldı. Aslında Kanal D görevlisinin başına gelenler herkesin başına gelebilir. Siz siz olun bir otelde konaklama yapacak olursanız bilgilerinizi her zaman güncelletin... Uykusuz bir gece, kötü bir sürpriz yaşamak istemiyorsanız. 

 Haber 7

 

Bu haber 633 defa okundu.