En Sıcak Konular

Ne olacak bu medyanın hali?...

6 Kasım 2007 13:26 tsi
Sabah Gazetesi'nin Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan'dan medya dünyasında çok yankı uayandıracak yazı. Bugünkü yazısında Türk medyasının içinde bulunduğu durumu irdeleyen Babahan, gazetecilik mesleğinin dışarıdan hiç de hoş görünmediğini belirtirken s

"Zayıf hükümetler iktidarda kalma uğruna sırtlarını başta gazeteler olmak üzere medyaya dayamış, bunun bedelini de çeşitli yollarla ödemişlerdir." diyen Babahan, kimi patronların da bu sistemden aşırı bir şekilde yararlandığını belirtiyor.

İşte Babahan'ın medya analizi:

 Basının hali ve çözüm yolları

Şöyle biraz kenara çekilip bakmayı başarırsak, mesleğimizin dışarıdan çok iyi görünmediği gerçeğini hemen fark ederiz.
Öncelikle hastalığa doğru teşhisi koymamız gerekiyor, bunun birinci nedeni devletin ekonomideki rolüdür.
Özellikle parçalı koalisyonlar döneminde zayıf hükümetler iktidarda kalma uğruna sırtlarını başta gazeteler olmak üzere medyaya dayamış, bunun bedelini de çeşitli yollarla ödemişlerdir.
Kimi patronların aşırı biçimde yararlandığı bu sistem, son aşamada medya yöneticilerine de yansımış ve dünyada eşi benzeri pek görülmeyen (Çünkü ticari olarak karşılığı verilemeyen olaylar söz konusudur) medya zenginleri çıkmıştır.
Bunun bir alt kademesi ise halkla ilişkiler şirketlerinin memuru gibi çalışan gazeteci tipinin ortaya çıkması olmuştur.
Bu hastalıklı bir durumdur, böyle devam edemez.
Medya da bankacılık sistemi gibi bir düzelme ve kendine gelme döneminden geçecektir ve mutlaka geçmelidir.
İkinci olarak, asıl işi medya olmayan patronların bu işe girmesi sonucu haber değil, çıkara dayalı ilişkiler öne çıkmıştır. Bu da "tetikçi" diye adlandırdığımız gazeteci tipinin güçlenmesine yarayan bir süreç olmuştur.
İşin acı yanı şimdi bu tetikçilerin çıkıp internet medyasında insanlara ahlak dersi vermeye kalkmaları oluyor tabii.
Patronun rakiplerini sadece patron istediği için döven tipler "iyi gazeteci" unvanına layık görülmüştür.
Bu sağlıklı bir yol değildir.
Tedavi için önce hastalığı doğru teşhis etmemiz gerekir.
Bunun ardından tedavi yollarını tartışabiliriz.
Birinci olarak, Türkiye'nin asıl sorunu; siyasi iktidarın zenginlik dağıtım merkezi olduğunu ve bunun değişmesi gerektiğini kabul etmemizdir.
Siyasi iktidarın zenginliği ve zenginleri belirlediği bir sistemde, sağlıklı bir medya yapısına kavuşamayız.
İkinci olarak, bu Basın Konseyi gibi saçmalıkları bir kenara atıp liberali, muhafazakârı bir araya gelip mesleğin temel ilkeleri konusunda uzlaşmalıyız.
Üçüncü olarak, denge gözetme kuralını bırakıp mesleği çıkar amaçlı kullananları ortaklaşa teşhir etmeliyiz.
Bunlar elbette medyada ideal düzeni sağlamaz ama birbiriyle sürekli kavga eden, ilkelerini sürekli tartışan bir medya görüntüsüne daha fazla izin vermez.

Cevap ve düzeltme hakkı

Gazetelerin birbiriyle kavga ediyor görüntüsü iyi bir şey değil.
Bugün ise baktığımızda birçok gazetenin köşe yazarı arasında ciddi bir tartışma, kişisel kavga ortamı olduğunu görüyoruz.
Biz SABAH'ta hukuka aykırı olmayan, kişisel saplantı haline gelmemiş hiçbir yazıya müdahale etme hakkını kendimizde görmüyoruz.
Ama muhataplara cevap hakkı tanımaktan da kaçınmıyoruz.
Ancak günümüzde tekzip ve cevap hakkının kötüye kullanıldığına ve amacı dışına çıktığına tanıklık ediyoruz.
Eğer bu kurum sağlıklı bir biçimde işleyecekse, cevap ve düzeltme hakkını kullananların da sistemi kötüye kullanma konusunda dikkatli olmasında yarar var.

SABAH'ın durumu

Bütün bu kargaşa içinde söyleyeceğim son söz şudur.
Biz bugün değeri milyar dolarlarla ifade edilen bir kurumun değerini koruma, dahası artırma mücadelesi veriyoruz.
Bu çatı altında 3 binden fazla insan bordrolu olarak çalışıyor.
Bu kurumun sağlıklı bir biçimde satış noktasına gelmesi, kamu alacaklarının tahsili şansı kadar bu çatı altında çalışan insanların hem haklarının, hem de geleceklerinin güvence altına alınması anlamına geliyor. Gerisi hikâyedir.

Sabah

 



Bu haber 470 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,177 µs