En Sıcak Konular

8 askeri yargıladık!

6 Kasım 2007 09:05 tsi
8 askeri yargıladık! PKK tarafından uzun bir süre rehin tutulan 8 askerimiz, pazar günü Türkiye'ye iade edildi. Teslim edilen askerlerin haberlerine gelen tepkiler hep, "Niçin gazi ya da şehit olmadınız?" şeklindeydi. Peki bu noktada biraz da empati gerekmiyor mu?

Kürşat  Bumin/ Yeni Şafak

'Yorum yaz' ama düşünerek yaz!

Bugüne kadar çok yaptığım bir tespiti bir kere daha yapacağım: Türkiye'nin pasifizm rüzgarlarından nasiplenmemiş olması hiç mi hiç hayrına olmamıştır. Bu eksiklik ülkede savaş-savaşmak gibi bahislere ilişkin yetişkin bir toplumsal ruh halinin yerleşmemiş olmasının başta gelen nedenlerinden birisidir.

Savaşın ve savaşmanın "çocuk oyunu" olmadığı bazı türkülerimizde karşımıza çıksa da, bu folklorik bagaj savaşta ölmek-öldürmek söz konusu olduğunda durumu değerlendirmek açısından etkili olmamıştır.

Hikayeyi bilenleriniz çoktur mutlaka; ama ben bunu da hatırlatacağım:

Nazım Hikmet, 14 yıla yakın bir süreyi hapishanede geçirip nihayet genel af ile serbest kalınca arkası kesilmeyen takiplerden de bunalarak bir gemiye atlayıp Bulgaristan üzerinden Sovyetler Birliği'ne ayak basınca, bu işi "milli gurur" meselesi yapan birisi Sabahattin Eyüboğlu'na durumu şöyle değerlendirir: Ama yine de, her şeye rağmen, öldürülme ihtimaline bile rağmen vatanını terketmemeliydi...

Eyüboğlu'nun bu sözlere cevabı pek hoştur: Arkadaş, iyi güzel konuşuyorsun ama söyle bakalım: Sen bugüne kadar hiç öldün mü?

PKK'nın bir baskın sonunda rehin aldığı "Sekiz asker"in serbest bırakılmasına ilişkin haber, yorum ve açıklamaları okurken Eyüboğlu'nun sözlerini bir kere daha hatırladım.

Bana göre, bu haber, yorum ve açıklamaların önemli bölümüne hakim olan hava, bu ülkede medyasından okuruna, siyasetçisinden bilmem nesine kadar uzanan –ve maalesef- marazi olarak adlandıracağım bir ruh halinin taze bir göstergesidir.

Görülmemiş bir şey: "Sekiz asker"in serbest bırakılması, bırakın büyük bir sevinç kaynağı olmasını, millete neredeyse "Olmaz olsun böyle serbestlik" diyerek karşı miting yaptıracak...

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in sözlerinden başlayalım:

"Türk Silahlı Kuvvetleri'nin hiçbir mensubu böyle bir duruma düşmemeliydi. Dolayısıyla kendilerinin kurtulmuş olmasından fazla sevinç duyamadığımı ifade etmek istiyorum."

Şahin'in memnuniyetsizliğinin nedeni şu olsa gerek: Çünkü bu sekiz asker teslim oldu. Çünkü bu sekiz asker de baskına uğrayan birliklerindeki arkadaşları gibi geriye gazi ya da şehit olarak dönmediler.

Şahin'in bu açıklamasını Hürriyet'in internet sayfasında okudum. Sonra da bu haberin altına yerleşen "okur yorumları"na göz attım. Bakalım "okurlar" bakanla aynı görüşü paylaşıyorlar mıydı?

İşin bu faslı da inanılır gibi değildi. Okurları bu "Yorum yaz" sayfaları mı delirtiyordu, yoksa okurlar zaten internet öncesinde de mi böyleydiler karar veremedim ama önümüzdeki "yorumlar" gerçekten inanılır gibi değildi. Şuna (olduğu gibi) bakın mesela:

"elbette şehit olsalardı daha iyi olurdu en azından cansız bedenleri kalır belki ama onurları sereflerini yanlarında götürürlerdi millet aptalmı be 20 küsur asker yaralanacak 13 şehit olucak bu 8 inin burnu bile kanamayacak..."

Yahu değerli "okurlar" yapmayın! Ne dediğinizin farkında mısınız?

Sonra döndüm bir başka gazetenin (Milliyet) internet sayfasına. Orada da şöyle bir haber var:

Sekiz asker sorgulanacak...

Haberin ardında yine onlarca "okur yorumu".

Adamın biri haberi şöyle yorumlamış:

"Hoşgelmediniz... orda şehadet şerbetini soysuzların eline düşmektense kana kana içmiş askerler var dimi, hoşgelmediniz o zaman..."

Üşenmedim okudum bütün yorumları. Arada bir "Siz olsaydınız ne yapardınız?!" sorusunu yönelten birkaç yorum yok değil. Ama yorumlar büyük çoğunluğuyla serbest bırakılan askerlere "Niçin gazi ya da şehit olmadınız?" diye çıkışıyor.

Yine internette karşılaştım. "Ulusalcılık"ın hepten sarhoş ettiği bir site de serbest bırakılan askerlerden birisinin teslim yerinden ayrılırken PKK militanlarına "hoşçakal" demesine takmıştı kafayı.

Görüyorsunuz; gazeteleri ve siyasetçileri anladık ama "okurlar"a da bir şeyler oluyor ya da olmuş.

Şimdi hayal edin "sekiz medya ve siyaset baskısı asker"in evlerine dönmeleriyle yaşanması muhtemel sahneleri.

"Medya ve siyaset baskısı"nın "mahalle baskısı"na katılması sonucu babalar sağ salim evlerine dönen oğullarına "İstemem, hemen çık git bu evden ve gazi ya da şehit olmadan gelme!" diye çıkışmaya başlamasınlar...



Bu haber 483 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,112 µs