Çölaşan hakkında bilinmeyenler

5 Kasım 2007 16:24 tsi
Herkesi eleştiren ve kendini daima kapalı kapılar ardında duran bu ünlü yazarımız nasıl biri? Ne yer, ne içer? Ne kadar zengindir? Gazeteci değilken nereden nasıl kovuldu?

Herkesi eleştiren ve kendini daima kapalı kapılar ardında duran bu ünlü yazarımız nasıl biri? Ne yer, ne içer? Nasıl yaşar? Ne kadar zengindir?

Gazeteci Yazar Aytekin Gezici tarafından kaleme alınan 'Çölaşan Nereye Koşuyor? / Bir Emin Çölaşan Belgeseli' isimli kitap Karakutu Yayınları tarafından piyasaya sürüldü.
Gazeteci Aytekin Gezici, 'Çölaşan Nereye Koşuyor? Bir Emin Çölaşan Belgeseli' isimli kitabının kahramanını şöyle anlatıyor: "Bu kitabın kahramanı çok bilinen ismiyle Emin Çölaşan'dır. Çölaşan'ın pek bilinmeyen ancak kovulma yazısında bile kullanılan ön adı ise Mustafa. Yani onun tam adı Mustafa Emin Çölaşan'dır. Kısaca kitabımıza mesleki hayat hikâyesiyle konu olan ünlü gazeteci ve yazar. Onun yazılarında kullandığı genel üslup: Eleştiri. Onun için hemen herkesi ve her kesimi eleştiriyor dense yeridir. Peki, herkesi eleştiren ve kendini daima kapalı kapılar ardında duran bu ünlü yazarımız nasıl biri? Ne yer, ne içer? Nasıl yaşar? Ne kadar zengindir? Aile çevresi nasıldır? İşte bu kitapta bu detayların yanı sıra daha pek çok sorunun cevabını veriyorum."

"Çölaşan kimilerine göre bir gazeteci, kimilerine göre iflah olmaz bir ulusalcı, kimilerine göre ise bir görevli(!) kalem…" satırlarıyla başlayan kitapta cevapları verilen sorulardan bazıları şunlar; Kim bu Emin Çölaşan?, Nereden geliyor, nereye koşuyor?, Neden yazıları ve söylemleriyle bu kadar tepki çekiyor, neden hakkında bu kadar çok konuşuluyor ve neden Türkiye Cumhuriyeti'nin bir 'Cumhurbaşkanı' Emin Çölaşan'ı yolda görünce arabasını durdurup elini sıkıyor?, Çölaşan'ın 9 milyon dolarlık serveti ile ilgili tartışmalar nasıl başladı? Bu tartışmaların perde arkasında neler vardı? Emin Çölaşan dolar ve gayrimenkul zengini mi?, Emin Çölaşan - Melih Gökçek tartışmaları sadece bir gazeteci ile bir belediye başkanının husumeti olarak görülebilir mi? Gökçek neden evinin bahçesine Dönerci Emin'in heykelini yaptırdı? Emin Çölaşan'dan aldığı tazminatları nerelere harcadı?, Emin Çölaşan gibi usta bir gazeteci, kaleme aldığı bir yazıyı farklı zamanlarda yedi kez niçin köşesinde yayımladı ve bunu ilk kez kim fark etti?"

'Vatan Hainliğinden, Nobel Fatihliğine Orhan Pamuk, Soner Efendi gibi kitaplarıyla tanınan Gazeteci Yazar Aytekin Gezici, son çalışmasında Emin Çölaşan ile ilgili tüm bu soruların yanıtlarına yalnızca son dönem tartışmalarında değil, geçmişte yaşanan kalem kavgalarına da değinerek ışık tutuyor. Aytekin Gezici kitabında, 'Çölaşan nereye koşuyor?' kitabıyla okurlara, yazarlık serüveninin başlangıcından Hürriyet Gazetesi'nden kovulmasına dek süren 'Bir Emin Çölaşan portresi' çiziyor.

KİTAPTAN BAZI BÖLÜMLER

FATİH ALTAYLI, ÇÖLAŞAN'IN POLEMİK GİRİŞİMİNE AĞIR BİR CEVAP VERDİ:

Fatih Altaylı, Emin Çölaşan'la girdiği bir kalem kavgasında kendisiyle ilgili ciddi ithamlar sıralayan muhatabına şu cevabı verdi:

"Ben kavgada asgari bir düzey ararım. Hele hele bu kavgayı köşelerden yürüteceksem, biraz zekâ, biraz bilgi, biraz fikir ararım. Bunlara sahip olmayan, düzeysiz kişilerle tartışmam. Onları kendi çukurlarına mahkûm ederim. Beni kendi seviyelerine çekme sevdalarına alet olmam. Bu nedenle benim tartışma yürütmem beklenen zatı, kendi 'çukurunda' boğulmaya bırakıyorum."

ÇÖLAŞAN YILLAR ÖNCE DE DPT'DEN KOVULMUŞTU

Bazı durumlar bazı insanlar için alışıldıktır. Kimi zaman 'kader işte' der geçeriz ama bu kaderin neden hep bizim başımıza geldiğini sorgulamayız. Kovulmak da profesyonel iş yaşantısında kimilerinin kaderi oluyor işte.

Türk basın tarihinde 2007 yılının Ağustos, Eylül ve Ekim aylarının ana konusu Emin Çölaşan'ın 22 yıl çalıştığı Hürriyet Gazetesi'nden kovulmasıydı. Fakat gelin görün ki Çölaşan'ın başına gelen hayatındaki ilk kovulma hadisesi değildi.

Emin Çölaşan yıllar önce de ilk görev yeri olan Devlet Planlama Teşkilatı'ndan kovulmuştu. Gerekçe Çölaşan'ın çalıştığı kurumla ilgili gazetelere yazdığı yazılardı. Emin Çölaşan'ın ilk kovuluş hikâyesini Yavuz Donat, Sabah Gazetesi'nde 6 Şubat 2005 tarihli köşesinde şöyle hikâye etti;

"Seneler önceydi. Biz Akşam gazetesindeydik. Ankara Temsilcimiz rahmetli İlhami Soysal'dı. Bir gün, Devlet Planlama Teşkilatı'ndan bir 'uzman' ziyaretimize geldi. Gelen, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ümran Emin Çölaşan'ın oğluydu:

- Ben Emin Çölaşan... Bizim kurumu takunyalılar doldurdu... DPT'de yolsuzluklar oluyor.

Çölaşan "DPT'de olanları" yazmak istiyordu. "Yaz getir" dedik. Çayımızı içti ve gitti.

Bir süre sonra Çölaşan 2 ayrı yazıyla geldi.

- İki günlük yazı yazdım... DPT'de olup, bitenleri anlattım.

DPT Müsteşarı Turgut Özal'dı. İlk yazı gazetede Emin Çölaşan'ın imzasıyla yayınlandı. Ve yayınlandığı gün, öğle saatlerinde Emin Çölaşan gazeteye geldi:

- İkinci yazı yayınlanmasın.

- Neden?

- DPT'de ortalık karıştı... Daire Başkanımız Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş beni çağırdı... Böyle yazı mazı istemiyorum, yazmayacaksınız dedi... İkinci yazı da yayınlanırsa, beni DPT'den atacaklar.

Çölaşan'a 'Artık çok geç... Yazı yayınlanacak' dedik.

"Bari" diye rica etti: "İmzamı çıkarın. Ertesi gün yazının 'imza yerinde' şunlar yazılıydı: Bu yazının yazarı büyük bir baskı altında olduğu için imzasını gizli tutuyoruz.

İkinci yazının da Çölaşan'a ait olduğu 'ayan beyan' ortadaydı. DPT'de ortalık iyice karıştı. Ve Emin Çölaşan'ı DPT'den attılar….

Aktif haber

Bu haber 948 defa okundu.