DTP’yi Meclis’ten kim attı?

31 Ekim 2007 15:32 tsi
DTP’ye ister muhalif ister destek veren tüm taraflar, o çok bahsedilen 'şans'ı kimin kaçırdığını merak ediyor. Zira DTP artık fiziken TBMM’de olmakla birlikte ‘ruhen’ değil gibi. ‘Zaten ne zaman öyleydi’ diyenler de ç

Demokratik Toplum Partisi, 22 Temmuz’dan sonra TBMM’de yer bulunca, bölgeye yönelik sorunların çözümü için siyasi bir kanal açıldığını düşünenler, konuyu başlıbaşına “şans” olarak niteledi.

Nitekim, DTP’nin Ankara’ya gelmesi süreci, bu partiye bir şans verilmesi ve daha işin başından köprülerin atılmaması yönündeki nasihatlarla gazeteleri donattı. Sayısız köşe yazarı ve haber, DTP’nin yaratacağı şansın akamete uğramaması için herkese “anlayış” vâz etti.

Öyle ki partinin PKK’nın siyasi bir türevi veya kanadı olduğunu ileri sürenler bile “acaba” sorusunu sordular ve şüphelerinden taviz vermeseler de duruşlarını daha esnek bir formata taşıdılar.

Herkesin “acaba ne olacak” diye kilitlendiği MHP-DTP ilişkisi bile TBMM’nin ilk gününde tokalaşmayla sonuçlandı. DTP, bağımsız milletvekillerini birleştirdi, grubunu kurdu ve siyasi söylemini yavaş yavaş dillendirmeye başladı.

Bu süreçte bir iki pot da kırdı ama yine aynı çevrelerden aldığı hoşgörü ve bazı düzeltmelerle yoluna devam etti.

Bu gelişmelerin yaşanması DTP’ye yönelik ikircikli bakışları ortadan kaldırmadı ama DTP’nin kapatılması ve vekillerinin hukuki sıkıntılara uğramasını-bazı çevrelerin tamamen demokrasi dışı bulduğu uygulamalara-uzak tuttu.

Ancak gelişen konjonktür, DTP’nin terörist PKK’yı “terörist” olarak tanımlamaktaki ayak sürümelerini yeniden partinin önüne koydu. DTP’liler bir çok tepki yaratan açıklamaya da imza attı.

Bu süre zarfında parti içi çekişmeler ve terörist başının partiyle ilişkisi üzerine bir sorun olduğu yoğun iddiaları da ortaya çıktı. Nihayetinde de parti yönetimi değişti. Daha doğrusu değişeceği anlaşıldı.
DTP tarafından Diyarbakır ’da düzenlenen Demokratik Toplum Kongresi’nde Diyarbakır Yenişehir Belediyesi Başkanı Fırat Anlı ve Mardin Milletvekili Emine Ayna ’nın DTP Eşbaşkan adayları olduğu açıklandı.

Yani 8 Kasım’da yaplacak DTP Olağan Kongresi’nde bu isimler büyük ihtimalle parti yönetiminin başına gelecekler. Ahmet Türk ise grup başkanı olarak-sağlık nedenlerini mazaret göstererek görevden imtina etmişti-kalacak.

Fakat bu görev değişiklikleri, işin başından beri sözü edilen “şans”ı zayıflatıyor. Zira adı geçenler partinin daha radikal söylemleri benimseyen kesimlerinden geliyor.

DTP’nin halihazırdaki söylemleri bile yeterince kızgınlık çekerken, yeni bir siyasi söylem getireceği anlaşılan ifade sahiplerinin yetkili makamlara gelmesi, kısmen de olsa DTP duruşunun TBMM dışına ve partiye taşınması anlamına geliyor.

Yine parti tabanının (!) eski yönetimden memnun olmadığı zımni çıkarımına da meydan veriyor. Böylece DTP’nin TBMM’de bulunmasını şans sayanların şansı da azalmış gibi görünüyor.

DTP’nin iç dinamikleri, Türkiye’nin içinde bulunduğu düzlem ve kamuoyunun bakışı, partiye ikinci bir şans verir mi veya verilmeli mi bilinmez. Ama bilinen şu, o “şans” artık çok azalmış durumda.

www.iyibilgi.com ankara

Bu haber 2,014 defa okundu.