Sebep tarih değil, siyaset hesaplaşması!

17 Ekim 2007 11:54 tsi
ABD'de soykırım tasarısı kabul edilirken, Türkiye'nin iç ve dış siyasetinde de konuya ilişkin gelişmeler yaşandı. iyibilgi, Agos yazarı ve Hrant Dink'in yakın arkadaşı Markar Esayan'a Türkiye vatandaşı Ermenilerin dinlenilme

 ABD Temsilciler Meclisi'nden sözde Ermeni soykırımı tasarısının onaylamasının, Türk Ermeni Patriği Mesrob II'un ABD'de çağırıldığı bir üniversitede konuşturulmamasının ardından,  Mesrob Mutafyan'ın Türkiye'de yaptığı bir açıklama da yerel medyada yer bulamadı.

Son dönemde gelişen olayları "Karşılaşma" adlı kitabında iki milletin karşılaşmasını ve birlikteliğini anlatan Agos yazarı ve Hrant Dink'in yakın arkadaşı Markar Esayan'a sorduk.

Onaylanan tasarı hakkında, "Yaşanan olaylar tarihte ne olduğunun kendisi değil, tarihsel öğeler üzerinde gerçekleştirilen bir siyaset hesaplaşması. Buradan hareketle iyi birşeyler ortaya çıkmaz." diyen Esayan, "Bu ortak tarihimizle ilgili hassas bir konu. Diyaloğun, uzlaşmanın dışına taşan kavgalar ediliyor, tartışmalar siyasetin uç noktalarına kayıyor. Sağ duyu sesleri duyulmaz olmaya başladı. " şeklinde konuştu.

Ortamın gerilmeye başladığını belirten Esayan, "Bizim siyasetçilerimizin de baştaki uzlaşmacı söylemleri gaflete dönüşmeye başladı. Erdoğan'ın ABD'den gelen karar sonrasında üslubu değişerek sertleşti. Egemen Bağış'ın açıklamalarında kullandığı dil çok yanlıştı. Mesela Meclis başkanı Köksal Toptan'ın Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi'ye gönderdiği mektup, hayretler uyandırıcı. Mektupta "Kızgın dinamikleri engelleyemeyiz!" deniliyor. Bu ne demektir? Türkiye'de yaşayan Ermeni vatandaşlara yeni bir saldırı mı olacak?" dedi.

Kendisine Türkiye'de yaşayan Ermenilerin fikri sorulmadan, Onlar adına konuşularak bir söylem geliştirilmesi hakkında fikrini sorduğumuz Esayan, "Bu klişeleri artık kullanmamalıyız" cevabını veriyor. "Türkiye'de üzerimize düşenleri yapmıyoruz. Sorumluluktan kaçıyoruz ve bu türm klişeleri de sorunları ötelemek için kullanıyoruz" cevabını verdi.

Başbakan'ın bile hasaplamayı vurgu kelimesi seçtiği konuşmalar yapmaya başladığını vurgulayan Esayan, "Türkiye'deki Ermeniler endişelenmeye başladılar. Biz artık 15 Ekim'i tartışmıyoruz. Zaten bildiğiniz gibi bu konuyu tartışmak yasak. Agop'ta iki arkadaşımız; Sarkis Seropyan ve Yazı İşleri Müdürü Arat Dink 301. maddeden mahkum oldu, biliyorsunuz. Mahkumiyet sebebi, Agos'a açılan bir davayı haber yapmak."

Türkiye'nin sağduyudan ve uzun vadeli düşünceden uzaklaştığını aktaran Esayan'a sağduyu isteyenlerin seslerinin duyulmamaya başladığı bir ortamda çözümün ne olduğunu sorduğumuzda, "AK Parti hükümetinin işi zor.. Bir yandan kendi meşruiyetlerini kanıtlamaya çalışırken, diğer taraftan hatalara düşüyorlar." diyen Esayan, "Barış sağduyu seslerinin kısıldığı bir ortamda, yine uzlaşmadan başka çözüm yolu yok." şeklinde konuştu.

Esayan son olarak, "Sivil toplum örgütleri, kanaat önderleri ve angajmansız, bağımsız yazarların, uzlaşma barış, kardeşlik söylemlerini herşeye rağmen inatla yinelemeleri gerektiğinin altını çizen Esayan, "Şiddet yerine uzlaşma ve barış söyleminden vazgeçmeyelim" mesajını yineledi.

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 375 defa okundu.