'15 dk.da tecavüz olur mu?' AİHM'de

15 Ekim 2007 15:49 tsi
Almanya’da çalışan Adanalı Öznur T, 7 yıl önce zehinsel engelli kızına tecavüz ettiğini ileri sürdüğü, ancak "15 dakikada tecavüz olmaz’ savunmasıyla beraat eden zanlı için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM)vereceği kararı bekliy

Almanya’da çalışan Öznur T, zihinsel engelli kızına tecavüz davasının Ağır Ceza Mahkemesi’nin “15 dakikada mağdurenin ırzına geçilmesi mümkün görülmemiştir” kararıyla reddedilmesi üzerine, şimdi AİHM’in vereceği kararı bekliyor.

İtalya’da “kot pantolon giymiş bir kadına tecavüz edilemeyeceği” kararından sonra, Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “15 dakikada sanığın, hiçbir iz bırakmayacak şekilde mağdurenin ızına geçmesi mümkün görülmemiştir” kararı dünya gündemine girdi.

Adana’da tecavüz suçundan yargılanan Fevzi Ç’nin, 2003 yılında bu gerekçesiyle beraat ettiği dava, üst mahkemede onandı ve şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) karara bağlanacak.

İtalyan Temyiz Mahkemesi’nin 1999 yılında kot pantolon giyen kadına tecavüz edilemeyeceğine karar verip bir davayı reddetmesi tüm dünyada yankılanmış, hukukçular “Adalet 30 yıl geriye gitti” diye tepki göstermişti. Mahkeme “Kot, onu giyen kişinin yardımı olmadan çıkarılamaz. Üstelik kurban direniyorsa, pantolonu çıkarmak olanaksızdır” gerekçesiyle “kızın gönüllü seks yaptığını” iddia edip, davayı sanık lehine sonuçlandırmıştı.

Almanya’da yaşayan Öznur T’nin açtığı dava da, “kot pantolon” davası kadar ses getirecek. Öznur T, olayın, 2001 yılında zihinsel özürlü kızı Serap K. ile yıllık iznini geçirmek üzere geldiği Adana’da gerçekleştiğini belirterek şöyle anlattı:

15 DAKİKA YALNIZ KALDILAR

“Bu izin, hayatımı karartan en acı olayı yaşamama neden oldu. Türkiye’ye geldiğimde hiç kimseye yük olmamak için Adana’da bir ev kiralamıştım. Ablamın görümcesi Ayşe Ç. ve onun kayınbiraderi Fevzi Ç. ile kiraladığım evde sohbet ederken, kapıcı gelip apartman yöneticisinin beni çağırdığını söyledi. Ben dışarı çıkarken Ayşe Ç. de apar topar ‘Bekle ben de telefon açacağım’ diyerek, benimle birlikte çıktı. Evde, kızım ve Fevzi Ç. yalnız kalmışlardı. Apartman yöneticisine aidatımı ödeyip, yaklaşık 15-20 dakikada tekrar eve döndüm. Kızımın ürkek ve garip halleri dikkatimi çekti ancak aklıma hiçbir şey gelmedi. Çünkü zihinsel engelli olduğu için zaman zaman içine kapanıyordu.”

ALMANYA’DA BAKİRELİK TESTİ

Öznur T, birkaç gün sonra Almanya’ya döndüklerinde kızının “garip” diye nitelendirdiği halinin devam etmesi üzerine şüpheye kapıldığını, konuşturmaya çalıştığını belirterek, “Sonunda kızım kendisine yapılan kötülüğü bana anlattı, ancak inanamayıp doktora götürdüğümde bakire olmadığını öğrendim” dedi.

TECAVÜZE KAÇ DAKİKA KARŞI KONABİLİR?

Yaşadığı şokun etkisiyle raporu alıp apar topar Türkiye’ye dönüp Ayşe Ç. ve Fevçi Ç’den hesap sorduğunu belirten Öznur T. şöyle devam etti:

“Mahkemeye başvurup zanlının cezalandırılması için dava açtım. Ayşe N. ve Fevzi Ç, bu işi planlayarak yaptılar. Ancak Fevzi Ç, mahkemedeki ifadesinde, ‘Ben bu kızla sadece 15 dakika yalnız kaldım, bu kadar sürede tecavüz olmaz’ savunması yaptı. Oysa kendini savunma gücü ve bilinci olmayan bir genç kız, tecavüzcüye kaç dakika karşı koyabilir? Mahkeme de bu savunmayı dikkate alıp, kızımın vücudunda herhangi bir darp izinin olmamasını da gerekçe göstererek, sanığın beraatına karar verdi. Bunun üzerine bir üst mahkemeye başvurarak, karara itiraz ettim. Ancak dava yine zanlı lehine sonuçlanınca AİHM’e başvurmaktan başka çarem kalmadı.”

“Davalının esas amacının kızıyla nikah kıymaya mecbur bırakıp, Almanya’ya yerleşmek olduğunu” iddia eden Öznur T, avukatı Mustafa Cinkılıç aracılığıyla başvurduğu AİHM’den gelecek kararı beklediğini, ömrünün sonuna kadar bu mücadeleyi sürdürmekte kararlı olduğunu söyledi.

ÜST MAHKEMEDEN ONAYLI KARAR

Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan zanlı için 04.07.2003 tarihinde verilen beraat kararında, “Sanık Fevzi Ç, Serap K. ile yalnız kaldıkları sürenin yaklaşık 15 dakika olduğunu belirtmektedir. Bu kadarlık çok kısa bir süre sayılabilecek zaman içinde, sanığın, hiçbir iz bırakmayacak şekilde mağdurenin ızına geçmesi mümkün görülmemiştir” denmiş, bu karar davacının itirazı üzerine Yargıtay’da da onanmıştı.

Haber 10

Bu haber 552 defa okundu.