En Sıcak Konular

Türkiye terörde 'sınırı aşabilir' mi?

10 Ekim 2007 12:28 tsi
Türkiye, İsrail veya İran gibi “terörle” mücadelenin gereği olarak, bağımsız bir devlet gibi, sınır ötesi operasyon yapabilir mi? Ekonomik gerçekler buna müsaade eder mi?

Vatan Gazetesi yazarı Yiğit Bulut'un yazısı

Türkiye, ‘terörle mücadele’ edebilir mi?

Soruyu daha değişik şekilde soralım: Türkiye, İsrail veya İran gibi “terörle” mücadelenin gereği olarak, bağımsız bir devlet gibi, sınır ötesi operasyon yapabilir mi?

Soruya ekonomik gerçekler ışığında “cevap arayacağım” ve daha önce bu köşede tartıştığımız Fransız düşünür Attali’nin ortaya attığı “piyasa devleti” kavramını da hatırlayarak bazı çıkarımlar yapmayı deneyeceğim.

Sorarak başlayalım:

Bir ülkede...

* Sermaye piyasasının yüzde 72’si yabancıların elindeyse

* Bankacılık sektörünün yüzde 51’i yabancı kontrolündeyse

* “Düşük kurun” nedenleri ile sonuçlarını ayırt edebilecek “finansal entelektüel” birikim yoksa

* Siyasetçi, “finansal entelektüel” zümre eksikliğinden faydalanarak; “sıcak paranın yarattığı” kısa süreli “cenneti” siyasi rantını maksimize etmek için kullanıyorsa

* “Ekonomi IMF’ye”, “dış siyaset Avrupa Birliği ve Amerika’ya endekslenmiş” ise

* IMF ile o milletin menfaatlerini korumak adına pazarlık etmesi gereken bakan bile aynı zamanda İngiltere vatandaşı ise

* Üretim refleksleri kaybolmuş, sıcak paranın bastığı kur ile “üreten dinamikler” ithalatçı olma yoluna girmiş ise

* Dış politikada alınması gereken kararlar, güvenlikte atılması gereken adımlar, devletin en yetkili makamlarında aman “piyasa bozulmasın” diye gecikiyorsa

* Vatandaşların yabancı bankalara borcu 50 miyar doları geçmiş ise

* İç ve dış borç son 5 yılda dolar bazında “defalarca katlanmış” ise

* Yılda ödenen faiz, bütçe içinde “eğitim ve sağlık” harcamalarının 10 katı ise

* Sıcak para, ülkenin “ekonomik reflekslerini” çürütürken “kısa vadeli sonuç ortaya çıkmıyor” diye “ana dinamikler” analiz edilemiyorsa

* “Avrupa Birliği ne der” kaygısı ile Hava Kuvvetleri terörist unsurlara karşı kullanılamıyorsa

* Deniz Kuvvetleri’ne ait muhrip “müttefik bir ülke tarafından” vurulmuş, içinde onlarca seçme subayını taşıyan uçağı ne hikmetse ilk uçuşunda düşmüş, askerlerinin başına çuval geçirilmiş ise

* 15 askerinin öldüğü gün en yetkili ağızdan “Sayın Başkan ile 1 ay sonra görüşeceğim, gerekeni yapacağız” açıklaması yapılmış ise

* Askerlerinin öldüğü dakikalarda “el konduğu için devlet kontrolünde olan” televizyon kanalında “dansöz oynatılıyor” ve yayını kesme ihtiyacı dahi hissedilmiyorsa

* Vatandaşların bir bölümü “seve seve ölüme” giderken, bir bölümü “malı götürme” sevdasına düşmüş, “hangi toprakta yaşadığını bile umursamadan” kendilerine doları “efendi” edinmişler ise...


***

Sevgili dostlar, bu satırları daha uzatabilirim ama uzatmayacağım ve böyle bir tablo içinde son 20 yıldır “sözün bittiği yerdeyiz” diye açıklama yapan siyasetçiler gerçeğini de ekleyerek size soracağım; Türkiye, terörle mücadele edebilir mi?

Sonuç: Türk halkı şu gerçeği çok iyi anlamalı; Şırnak’ta meydana gelen saldırı, 1997 sonrası her alanda uğradığımız ve “ekonomik bağımlılık” katsayımız yükseldikçe dozu daha da artacak “büyük dalganın” bir parçası... “Avrupa ne der, Amerika ne düşünür, piyasa nasıl tepki verir” diyerek “devlet” olunamaz ve biz artık “olmama” çizgisine çok yakınız...

Bir Türk vatandaşı olarak; hepimizi içine alan bir varoluş mücadelesine “siyasi, ekonomik anlamda” hazır olmadığımız sürece, içine girdiğimiz bu süreci tersine döndürmemizin asla mümkün olmadığını düşünüyorum... Ve en küçük bir ekonomik analiz yeteneğim olduğuma inanıyorsanız size şunu söyleyerek bitirmek istiyorum: Bugün “ekonomik model” diye uyguladığımız yapı “tuzağın” kendisi ve Türk ekonomisinin her gün bir bölümü “şehit” düşüyor...

Not: Yukarıda yazdıklarımı sadece varolan siyasi otoriteye eleştiri şeklinde algılamayın lütfen. Bu yapı 1980 sonrası ortaya çıktı ve 1997’de ABD’de açıklanan “Yeni bir yüzyıl için strateji belgesinde” bu bölgede neler olacağı tarif edildi. 2000 krizi ve sonrası oluşan siyasi yapı da bu açıdan analiz edilmeli.

 



Bu haber 514 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,560 µs