Rusya'nın emperyal hedefleri

9 Kasım 2015 12:33 tsi
Rusya'nın Suriye'deki önceliği hangisi? Esad mı yoksa Kürt hareketi mi? iyibilgi özel

Rusya'nın Suriye'de askeri operasyonlara başlaması ile birlikte, uluslararası bir tartışma başladı. Rusya'nın Sovyetler Birliği'nin sahip olduğu jeopolitik ağırlığa erişip erişemeyeceğini merkez alan batı medyasındaki tartışmalar, önümüzdeki bir kaç yıl içerisinde özellikle Ortadoğu'da Kremlin'in ne gibi bir rol oynayacağını kestirmeye çalışıyor. Ancak bunu öngörebilmek kolay değil.

Hem Esad'ı ayakta tutup, hem İran'la gerek Suriye gerekse nükleer enerji konusunda işbirliğine girişmiş olması, Rusya'nın bölgede Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri nezlinde güvenilirliğini sorgulatıyor. Öte taraftan Kremlin'in Mısır ile özellikle askeri alanda geliştirdiği sıcak ilişkiler, Rusya'nın sadece Şii bloğu ile yakınlaştığı iddialarını çürütüyor. Bu duruma Şii-Sünni ekseni üzerinden değil, bölgedeki "azınlıklar" üzerinden bakılması gerektiğini savunan görüşler ise son zamanlarda öne çıkıyor. Çarlık Rusya'sından kalma "azınlık haklarının" koruyuculuğu rolü üzerinden uluslararası çıkarlarını genişletme stratejisi, bugün etkin bir şekilde karşımıza çıkıyor. Meselenin kütle merkezi ise Rusya'nın Kürt güçleri ve özellikle PYD ile geliştirdiğ ilişkilerde saklı.
Burada öne çıkan soru ise şudur:

Rusya'nın Suriye'deki önceliği hangisi? Esad mı yoksa Kürt hareketi mi?

Şimdiye kadar herkes Esad'ı ana etmen olarak gördüğü için kimse Rusya'nın Kürt hareketiyle olan ilişkisine gereken ağırlığı vermedi. Oysa geçtiğimiz seneden beri Rusya, Suriye ile ilgili tartışmalara Suriye Kürtlerinin de dahil olması gerektiğini savunan bir pozisyon sergiliyor. Son olarak PYD ile Moskova'da gerçekleştiği iddia edilen görüşmeler, Türk basınında sert tepkiyle karşılaşmış, Cumhurbaşkanı Erdoğan "Türkiye’yi kaybetmek, Rusya için ciddi bir kayıp olur" diyerek konuyla ilgili kırgınlığını açıkça belirtmişti.

Öte yandan iki ay önce Prof. Beril Dedeoğlu, Rusya'nın Suriye'deki askeri varlığını yorumlarken, herkesten farklı bir bakış açısı geliştirmişti. Prof. Dedeoğlu'na göre:

“Kürt güçlerinin bir kısmına Rusya'nın sahip çıkıyor olması hem ABD’nin, hem de Türkiye'nin hoşuna gitmez. Fakat belki de IŞİD mücadelesinin kilit noktası budur. Kürt güçlerinin Avrupa ülkeleri yerine Rusya ile ABD tarafından destekleniyor olması tercih ediliyor. Bu konuda bir anlaşmaya varılırsa ve Türkiye bu anlaşmadan haberdar edilirse o zaman Ankara’nın çok ses çıkarabileceğini zannetmiyorum. ABD ile  Rusya'nın  anlaşmaya varması, bölgedeki iki etkin ve büyük gücün kendi aralarında bir planlama  yapmış olması Türkiye'yi rahatlatır.”

'Türkiye'yi rahatlatması' imkanlar dahilinde görünen o anlaşmanın gerçekleşip gerçekleşmediğini henüz bilmiyoruz. Ancak Rusya'nın bölgedeki azınlıklar üzerinde hami rolüne soyunması, ileride Türkiye'yi de ilgilendirecek ciddi gelişmelere yol açabilir.

www.iyibilgi.com özel

Bu haber 1,363 defa okundu.