En Sıcak Konular

Seçmeli olursa, 'dinli', 'dinsiz' ayrımı olur

28 Eylül 2007 12:01 tsi
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Din Öğretimi Genel Müdürü İrfan Aycan, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin seçmeli olup olmaması tartışmalarıyla ilgili ''Din dersinin seçmeli olması, seçenlerin 'dinli' seçmeyenlerin 'dinsiz' şeklinde ayrışmasına nede

Aycan, imam hatip liselerinin müfredatını yenileme çalışmalarının sürdüğünü, yılbaşında tamamlanacağını, gelecek eğitim-öğretim yılında yeni müfredatın uygulamaya konulacağını belirtti.

İrfan Aycan, yeni müfredat kapsamında Kelam ve İslam Tarihi dersinde Alevilik ile ilgili konuların da işleneceğini bildirdi. İlköğretim ve ortaöğretimde okutulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi müfredatına Alevilik konusunun daha önce alındığını anımsatan Aycan, ''Böylece din adamı olacak kişilerin de bu bilgileri edinmesini istiyoruz'' dedi. Aycan, imam hatip liselerinde Alevilik ile ilgili konuların ilk kez işleneceğini söyledi.


-''SEÇMELİ'' TARTIŞMALARI-

Din dersinin seçmeli olup olmaması konusundaki tartışmalarla ilgili görüşlerini de belirten Aycan, ''Ülkemiz bu tecrübeyi daha önce yaşadı. Din dersi seçmeliydi ve okullarda ayrım meydana gelmiş, anarşik durumlar oluşmuştu. Bir taraftan din dersi alanlar sağcı veya dinci olarak nitelendiriliyorlar, diğer taraftan bu dersi almayanlar solcu, ateist, komünist olarak nitelendiriliyorlar. Böyle bir parçalanma yaşanmıştı'' dedi.

Din dersinin 1982 yılında zorunlu hale getirildiğini anımsatan Aycan, ''Din dersi seçmeli olursa seçenler 'dinli', seçmeyenler 'dinsiz' şeklinde ayrışmaya neden olur. Ayrıca uygulama konusunda sıkıntılar yaşanır. Geçmişte bunlar olmuştu. Bölgeler arasında uygulamalarda sıkıntılar yaşanmıştı. Din eğitimi seçmeli olursa bu bir kültür dersi değil, din eğitimi dersi olur. Bu da uygulamada çok büyük sıkıntılar verir'' diye konuştu.


-''1980 ÖNCESİNE DÖNERİZ''-

Aycan bir soru üzerine din dersinin seçmeli olması ''seçen-seçmeyen'' şeklinde baskı oluşacağını yineleyerek, ''En büyük sıkıntı 1980 öncesine dönmüş oluruz, bir ayrışma olur'' dedi.

Din dersinin seçmeli olduğu dönemde, gençlerin dini açıdan dışardan gelen etkilenmelere açık olduğunu savunan Aycan, ''Dindar kesim arasında dışardan gelen cereyanlara açık bir durum vardı. Gençler çeşitli ülkelerden etkileniyordu'' dedi. Aycan, bu dönemde ''dini eğitim almak isteyen bazı insanların yurt dışına gittiklerini, Türkiye'ye yanlarında bazı kitaplarla döndüklerini, gençlerin de çevirisi yapılan bu kitaplardan olumsuz etkilendiklerini'' anlattı.

Aycan, ''Ama kendi uzmanlarımız yetişince böyle bir etkilenme kalmadı. Din dersi zorunlu olduktan sonra ortak bir kültürel formasyona kavuşulması nedeniyle bu etkilenmelerin önü tamamen kapandı. Mesela İran etkisi, şimdi de 'Malezya olur mu?' diyorlar ya, etkileme devri artık bitti. Türkiye bir model olmaya başladı. Yurt dışına gittiğimizde bizim Türkiye'deki din eğitimi ve öğretimi modelini kendi ülkelerinde uygulamak istediklerini belirtiyorlar'' diye konuştu.

''Türkiye'nin Malezya'ya benzeyeceği tartışmalarının boşuna yapıldığını'' savunan Aycan, şöyle konuştu:

''Türkiye'de gençler bu dersi zorunlu olarak alıyor. Türkiye'de din konusundaki hoşgörü ve tolerans bu okullarda verilen eğitim sayesindedir. Eğer biz tartışılan bazı ülkeler gibi olmuyorsak bunun sayesindedir. Türkiye'de sistem oturmuş durumda, niye Malezya olacak?'' İrfan Aycan, halen Türkiye Cumhuriyeti uyruklu Hristiyanlık ve Musevilik dinlerine mensup öğrencilerin Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinden muaf olduklarını anımsattı. Aycan, bu yöndeki kararın 1987 yılında Talim ve Terbiye Kurulunca alındığını, daha sonra da 1990 ve 1992 yıllarında Eğitim ve Öğretim Yüksek Kurulu Başkanlığınca alındığını anlattı.

Haber 10



Bu haber 522 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,950 µs