"Küçük Katya"nın can yakan öyküsü

0 0 0000 00:00 tsi
İsrail'in başını ağrıtan Katyuşa füzeleri ve türevleri, Tel Aviv'in ciddi önlemler almasını gerektirdi… Bu silahları savaşarak yok etmektense kökünü kurutma yoluna giden İsrail, bu silahların "bataklığını" çoktan buldu.

Hizbullah'ın ana saldırı/misilleme silahlarının temelini, roket stoğunun büyük bölümünü 122 milimetrelik, top mermisi şeklindeki 'Katyuşa'lar oluşturuyor. Adı Rusçada "Küçük Katy" anlamına geliyor. 1940'lı yılların başında "Kızıl Ordu" tarafından geliştirilen füzeler Alman ordusuna karşı kullanıldı. İkinci Dünya Savaşı sırasında, Katyuşalar'ın oldukça rahatsız edici ince bir sese sahip olmaları düşman üzerinde psikolojik yıpranma da yarattığından özellikle tercih edildi. 
Bu roketin gelişmiş versiyonları bugün İsrail'in kuzeyinde basit ancak etkili bir silah olarak kullanılıyor. Hizbullah'ın elinde kesin olarak ne kadar bulunduğu bilinmese de, çatışmalar sırasında "rahat kullanımı" hallice bir stok olduğunu gösteriyor. İstihbarat kaynaklarına göre bu silahlar daha çok Sovyetler ve Çin'in eski stoklarından elde ediliyor. Örneğin İlk kez 1963 yılında kullanılan ve azami menzili 25 kilometre olan Sovyet "BM-21 Grad Füze"leri gibi. 

Ancak Katyuşaların bir güdümleme sistemi mevcut değil. Bu da özellikle seyrek ya da tek atışlarda ciddi hedef sapmalarına neden oluyor. Yani çok isabetli değiller. Buna rağmen yoğun kullanımları, aynı anda çok sayıda atılmaları halinde oldukça etkili olabiliyorlar. Bu arada Katyuşaların yaşanan çatışmanın biçimine göre "elden geçirildiği" de anlaşılıyor. 

Hizbullah'ın 2000 yılı sonlarında araç üzerine monte edilen çok namlulu roketatarlardan belirli sayıda elde ettiği ve bu şekilde yoğun saldırılar düzenleyebilecek duruma geldiği tahmin ediliyor. Üstelik örgütün bu anlamdaki tek silahı da bu değil. Kısa süre önce Raad-1 olarak adlandırılan füzelerin fırlatılışını gösteren görüntüler de yayınlandı.

Konuyla ilgili uzmanlar bu roketin aslında İran yapımı Şahin-1 füzesi olduğunu, menzilinin ise 13 kilometre dolayında olduğunu tahmin ediyorlar. İsrail'in kuzeyindeki liman kenti Hayfa'ya son dönemde düzenlenen roket saldırıları Hizbullah'ın daha uzun menzilli roketler de ele geçirmiş olabileceğini ilişkin işaretler de taşıyor.  Bunların çoğunun İran yapımı Fecr-3 ve Fecr-5 gibi sistemleri olduğu tahmin ediliyor. Fecr-3'ün menzili 45 kilometreyi, Fecr-5'in menzili ise 75 kilometreyi buluyor.

Bazı kaynaklar Hizbullah'ın elinde daha da güçlü Zilzal-2 füzesinin de olduğuna inanıyor. Ancak bu füze oldukça güçlü bir yapıya sahip ve örgütün elinde bulunma ihtimali zayıf. Bu yoldaki bilgilerin daha çok propaganda amacıyla yayıldığı tahmin edilebilir. Bu füzenin 200 ila 400 kilometrelik bir menzili olduğu ve 600 kilogramlık yüksek patlayıcı içeren başlıklarla kullanılabildiği düşünülüyor. Bu silahın bir avantajı da-özellikle bölgedeki savaşın niteliği düşünüldüğünde-katı yakıt sistemi dolayısıyla kolayca nakledilip ateşe hazır hale getirilebilmesi.

Gerçi bu füzenin gerçek menzilinin 100 kilometre dolayında olduğu da yoğun söylentiler arasında ama bu mesafe bile İsrail'in en kalabalık kenti Tel Aviv'in menzil dahilinde olması anlamına geliyor. Yine de Hizbullah'ın elindeki füzelerin hiç birinin hedeflerini hassas şekilde bulmasını sağlayacak bir yapısı yok.

iyibilgi haber merkezi

Bu haber 317 defa okundu.