"Büyükanıt isterse yasak kalkar"

19 Eylül 2007 11:47 tsi
Kamalak: Eğer Genelkurmay Başkanı, ‘Böyle saçma yasak olur mu, dayanağı nedir?’ dese, yasak biter.

Kapatılan Refah Partisi eski Milletvekili ve Anayasa Profesörü Mustafa Kamalak, “Ülkemizde türban yasağı diye bir hukuk kuralı yoktur. Daha açık söyleyeyim. Eğer Genelkurmay Başkanı, ‘Böyle saçma yasak olur mu, dayanağı nedir?’ dese, bütün yasakçılar ağız değiştirir ve ‘Bu yasağın demokratik hukuk devletinde yeri olamaz’ derler” dedi.
Mustafa Kamalak, üniversitelerde türban yasağını sona erdirmek için anayasaya “kılık kıyafet serbesttir” şeklinde bir hüküm konulup konulmayacağının iyi değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Anayasa değişikliği çalışmalarıyla ilgili ANKA’nın sorularını yanıtlayan Prof Kamalak, “Aslında Türkiye’de anayasa ve kanunlara göre başörtüsü yasağı yoktur. Yasak bütünüyle keyfidir ve dayatmadır. Atatürk devrimleri arasında kadın kıyafetiyle ilgili bir düzenleme yoktur hatta çarşafı bile yasaklayan bir kural yoktur” dedi.
Kamalak, “kılık kıyafetin serbest” olduğuna ilişkin bir hükmün anayasaya konulması durumunda ne olacağı sorusuna karşılık, “Her toplumda kötü niyetli kişiler bulunabilir. 1996’da Mehmet Sağlam’ın görevi sırasında üniversitelerde sadece lokal bazı başörtüsü yasağı vardı. O tarihten sonra biraz da Refahyol’a tepki olması için bu yaygınlaştırıldı” dedi.

-“GENELKURMAY BAŞKANI İSTESE YASAK KALKAR”-

Kamalak, şu görüşleri dile getirdi:
“Ülkemizde türban yasağı diye bir hukuk kuralı yoktur. Daha açık söyleyeyim. Eğer Genelkurmay Başkanı, “Böyle saçma yasak olur mu, dayanağı nedir?” dese, bütün yasakçılar ağız değiştirir ve “Bu yasağın demokratik hukuk devletinde yeri olamaz’ derler.
Ne Anayasanın 24. Maddesinde ne de Devrim Kanunlarında bir yasak yoktur. Atatürk devrimleri arasında kadın kıyafetiyle ilgili bir düzenleme yoktur hatta çarşafı bile yasaklayan bir kural yoktur.”
Kamalak, Türk milletinin başörtüsü yasağını kabul etmediğini ve hem egemenliğin millette olduğunu gösterecek hem de kimseyi rahatsız etmeyecek bir düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.
Prof Kamalak,”Eğer AİHM başörtüsü yasağı getirmiş olsaydı, laikliğin beşiği Fransa’da da üniversitelerde türban yasak olurdu” dedi.

-“ANAYASA MAHKEMESİ KARARINA GÖRE SERBEST”–

Kamalak, 1988 yılında YÖK Kanununa Ek 16. Maddenin Meclisten çıkarıldığını, bu maddenin “dini düşüncelerle baş ve boyun kapatılabilir” şeklinde bir hüküm getirdiğini ve 1989 yılında açılan iptal davasıyla Anayasa Mahkemesi’nin bu maddeyi iptal ettiğini söyledi. Kamalak, “Anayasa Mahkemesi, haklı olarak laik bir ülkede dini gerekçelerle kanun çıkarılamayacağı kararı vermişti” dedi.
Kamalak, bundan sonra yine ANAP hükümeti döneminde YÖK Kanununa Ek 17. Maddenin çıkarıldığını belirtti. Kamalak, Ek 17. Maddeye göre, yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydıyla üniversitelerde kılık ve kıyafetin serbest olduğunu söyledi.
Kamalak,1990 yılında dönemin ana muhalefet partisi SHP’nin Ek 17’nin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne iptal davası açtığını ve Yüksek Mahkemenin 3’e karşı 8 oyla bu maddenin anayasaya aykırı olmadığına karar verdiğini belirtti.
Kamalak, o zaman Anayasa Mahkemesi üyesi olan 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, “Artık öğretim kurumlarında kılık kıyafet yasağından bahsetmek mümkün değildir” şeklinde muhalefet şerhi bulunduğunu bildirdi. Kamalak, Sezer’in böyle demesine rağmen kendisi Cumhurbaşkanı olunca, yasağı daha da genişletip toplumu gerdiği görüşünü önesürdü.

Aktif haber

Bu haber 682 defa okundu.