iyibilgi Ankara" /> iyibilgi Ankara"/>

En Sıcak Konular

Tek yönlü iyibilgi soruşturması: Bomba sizeymiş!

14 Eylül 2007 15:17 tsi
Tek yönlü iyibilgi soruşturması: Bomba sizeymiş! Kısa aralıklarla toplam ağırlığı 1.3 tona ulaşan iki bomba! İkisinin de 'coğrafi' adresi Türkiye’nin başkenti. Ama hedefi başka? Bombaların patlayacağı adres tam olarak “sizi” gösteriyor! iyibilgi Ankara

Bu tür olayların kesin amacını hesaplamakta kullanılan ama Türkiye’de pek uygulanmayan yöntemlerden birisi “eylemin gerçekleştiğini” varsaymaktır.

Bir an için ve elbette “Allah korusun” diyerek, bu bombanın veya bombaların Ankara’da patlatıldığını düşünün. Bir saniye ve bir saniye sonraki Türkiye’nin durumunu analiz ederek elbette.

Zamanlama, eylemleri çöz(ümle)mekte önemli araçlardan bir tanesi. Bir saniye önceki durum şu; 11 Eylül ve 12 Eylül’ün yıldönümleri olmasına rağmen, genel ve önleyici güvenlik tedbirleri işin teknik yönü.

Türkiye hararetli bir genel seçim dönemi atlatmış ve tek parti iktidarı görevine başlamış. Uzun süre kriz konusu olan Cumhurbaşkanlığı seçimi meselesi bitmiş. TBMM Başkanı herkes tarafından kabul gören bir isim olmuş. Parlamento yakın zamanın en anlamlı temsil oranına sahip.

Kamuoyunun tamamında yüksek “istikrar ve huzur” beklentisi hakim. TBMM’ye giren, başta DTP olmak üzere tüm partilere “aman atacağınız adıma dikkat edin, sorun çıkarmayın” mesajları gidiyor.

Öyle ki DTP içinde birbirinden farklı sesler duyulmaya başladığı gibi İmralı’da mukim terörist başından “rahatsızlık” sinyalleri geliyor. TSK görevinin başında ve bölgede üst üste operasyonlar yapıyor.

Üzücü şehit haberleri geliyor ama bunların çoğu kalleş tuzak sonuçları. Teknik olarak dünyada bu tür teröre karşı hiçbir ülkenin ulaşamadığı başarı var. 1’e 3 ve 1’e 5 arasında yüksek oranda kayıp verdiriliyor.

Bakışlar yavaş yavaş ekonomiye ve Avrupa Birliği’ne kayıyor. Hükümet konsantrasyonunu-yapar yapmaz ayrı konu ama-halka yönelik hizmet ve zenginleşmeye odaklamaya hazırlanıyor.

Cumhurbaşkanı ilk gezisini Güneydoğu’ya yapıyor ve sevinçle karşılanıyor. Büyük ilgi görüyor, görülen bu ilgiyi şahsına değil devlete alıyor.

Yani, siyasi iktidarın icraatları beğenilsin beğenilmesin ayrı bir konu ama genel alamda Türkiye’de kritik bir sıkıntı yok.

Tek tek spesifik konularda, anayasa, türban, ekonomi sair konular tartışılıyor ama bunlar daha ziyade “çalışma” ortamında gerçekleşiyor.

Bir saniye sonra!

Bomba patlıyor! Büyük şok! Tüm TV kanalları “o görüntüleri” bitmez tükenmez biçimde döndürmeye başlıyor. Tüm ülkede moral bozukluğu hissediliyor. Borsa hemen reaksiyon veriyor.

Bombanın mesajı tartışılmaya başlıyor. Emniyet güçleri tüm ülkede alarma geçiyor. Daha birkaç dakika sonrasından başlayarak her kafadan bir ses çıkmaya başlıyor; kim yaptı, hedef neydi, amaç neydi, içeriden mi dışarıdan mı, PKK mı El kaide mi, arkasında yabancı istihbarat servileri var mı, yukarıda sayılan tüm istikrar unsurları unutuluyor, hükümet hem üzgün hem kızgın, güvenlik birimleri de öyle, kimse Türkiye’nin başkentinde bunun olmasını hazmedemiyor, siyasi çarklar dönmeye başlıyor, yine kısa süre içinde hükümete ve güvenlik sorumlularına ağır eleştiriler başlıyor, içişleri bakanı aşılıyor hükümetin istifası isteniyor, ortaya çıkan tablonun çarpıcılığına göre bunun gerçekten olma ihtimali beliriyor, dış ekonomi kuruluşları Türkiye’nin notunu düşürüyor, dolar fırlıyor, borsa taban yapıyor, altın patlıyor.

İstikrar ve huzur artık yok.

Bu yazması ve okuması bile iç karartan tablonun aslında bombalarla, patlatanlarla, patlayıcıların ağırlığıyla ilgisi yok. Hedef çok açık. Türkiye’nin raydan çıkması. Huzursuzluk ve istikrarın kaosa yenilmesi.

Tabii ki bombayı patlatacak olanların kimliği ve amaçladıkları önemli. Örneğin PKK ise-ki bugüan gelinen nokta da failin bu örgüt olduğu anlaşılıyor-pekala çözümlemesi yapılabilir.

PKK, Güneydoğu’da da, DTP üzerindeki hakimiyetinde de ciddi yaralar alıyor. Belli ki bir sonraki aşama yerel seçimlerde yaşanacak ve DTP bölgede salt kimlik tartışmaları yüzünden aldığı oyları devredecek!

Terör eylemleri de anlamsız, çünkü halk tabanı yok. Olan da hızla eriyor. Ayakta durmak ve “adamlarının” kulaklarını çekmek için “büyük bir şeye” ihtiyacı var. Ankara ve bu kadar bomba onun için.

Bu yine de teknik bir analiz. Asıl olan, bombayı kim koyarsa koysun hedefin “siz” olduğunuz. Yani hepimiz. Türkiye. Onun için bombanın nerede patlatılacağının araştırmasını güvenlik-istihbarat birimlerine bırakıp, mesajı iade etmeliyiz.

“Bu mesaj kimden gelirse gelsin kabul etmiyoruz”,  “bunu yutmuyoruz” demek lazım. Akil yolu seçip “huzur ve istikrarı” tercih etmek gerekiyor. Çünkü bu kadar netameli sorundan çıkışın tek yolu orası.



Bu haber 1,003 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    5,646 µs