En Sıcak Konular

“Misyonerler, 100 dolara istihbarat toplatıyor!”

14 Eylül 2007 13:29 tsi
“Misyonerler, 100 dolara istihbarat toplatıyor!” Ankara'da 15 gündür garip bir dedikodu dolaşıyor. Aslında dedikodu, spekülosyan veya kulis demek tam doğru değil. Çünkü bu bilginin bir kaynağı var! O bilgiler, misyonerlerin bazı Avrupa elçiliklerini kullanarak istihbarat topladığı söylüyor!

Ama önce olayın ne olduğunu anlatalım. Türkiye ve Kuzey Irak’ın uzun süredir din misyonerlerinin faaliyetlerine sahne olduğu bir sır değil. Özellikle Amerikalı, Fransız, Alman ve Koreli ilgilerini bu bölgeye yöneltmiş durumdalar.

Bununla birlikte bahis konusu misyonerlerin ilgi alanı sadace coğrafi değil. Misyonerlik görevlerini uygulayacakları bölge insanları arasında da bir ayırım gözetiyorlar ve yine özellikle “göçmenleri” hedef olarak alıyorlar.

Göçmenlerin seçilmesinin sebebi makul! Çünkü bu insanların bir çok ihtiyaçları ve mecburiyetleri yani zaafları bulunuyor. İran’dan ve Irak’tan Türkiye’ye gelen, kimi burada kalmak isteyen kimi de Avrupa ülkelerine geçmek isteyen bu göçmenlerin misyon ağına düşmeleri son derece kolay.

Ankara’daki bazı kiliselerin de bu faaliyete destek olduğu iddiası var. Bu destek şöyle gerçekleşiyor; kiliseler bu işle görevli olans elemanlarını otellere, parklara, Birleşmiş Milletler bürolarına ve uluslar arası telefonların kullanıldığı bazı merkezlere gönderiyorlar.

Buralarda göçmenleri bulup, yakınlık gösteriyorlar. Göçmenlerin en çok ihtiyaç duyduğu, ev, tercüme, vize iş ya da üniversite bursu ve para türünden konularda yardım vaadederek, zaten bu konularda oldukça sıkışık durumda bulunan insanları yanlarına çekiyorlar.

Bu vaadleri biraz de “mecburen” inanan ve kabul eden göçmenlerin Hıristiyanlığı geçişleri de böyle oluyor. Ancak iş buruda bitmiyor. Çünkü göçmenler içinde bu kabulü biraz da “kerhen” ve olmuş gibi görünerek” de yapıyorlar.

Hedef sonraki kuşak!

Yani almaya mecbur oldukları yardımı kaçırmamak için “sözde” Hıristiyan oluyorlar. Bu zaten hemen akla gelen bir ihtimal olduğundan misyonerlik faaliyeti yürütenler de bunun farkında.

Yani iki taraf da bilerek bu oyunu oynuyor. Peki ama neden? Bunun nedeni gerçekten ilginç. Misyonerlerin buradaki amacı elbette Hıristiyanlaştırmak ama ana hedef aslında bu göçmenler değil.

Beyin yıkama ve etki faaliyetlerini bir yandan sürüklerken bir yandan da örneğin bir Avrupa ülkesine “Hıristiyan olarak” gitmiş bu insanların “çocuklarına” oynuyorlar. Yani göçmenlerin içinde gönüllü olarak Hıristiyan olanların yanı sıra, bundan sonra Hıristiyan olarak yaşayacak bu insanların çocuklarının “asıl” Hıristiyan olacaklarını planlıyorlar.

Bu işin bir yönü. Bir başka tatsız yönü daha var iddiaları göre. Üstelik bu iddia üzerinde durulması ve takip edilmesi gereken bir çok nokta barındırıyor.

Türkiye’de faaliyet gösteren misyonerler, buradaki Avrupa büyükelçilikleriyle doğal olarak çok kolay ilişki kurabiliyorlar. Ve bu göçmenleri bu büyükelçiliklere göndererek para karşılığında-buradaki para miktarı gerçekten trajik, 50-100 dolardan bahsediliyor-onlardan istihbarat toplanıyor!

Bu insanların acil para ihtiyacı ve bir Avrupa veya ABD vizesi için bu hizmeti vermesi zor değil. Ayrıca bu taze Hıristiyanlar yine bu elçiliklerin istihbarat elemanları tarafından da kontrol ediliyorlar.

Avrupa elçilikleri ne yapıyor?

İşin daha da tatsız üçüncü yönüne gelince. Hayatlarını kurtarmak isteyen bu insanların içinde “gönüllü” ve “zaten eğilimli” olanlar da var. Bunlar ise gerçekten Avrupa ülkelerine gönderiliyor ve eğitiliyor.

Takiben yeniden ve bu sefer aynı işleri kendilerinin yapması için bölgeye sürülüyorlar. Bu insanlar içinde hem dini hem de istihbari faaliyetlerde bulunanların varlığı biliniyor.

Peki bu bilgiler doğru mu? Ya da belli bir yanıltma, yönlendirme payı içerebilir mi? Mümkün. Ancak şu doğru. Türkiye ve Kuzey Irak’ta bu tür faaliyetler var ve az da değil.

Bu bilgilerin tamamını, hatta fazlasını detaylarıyla ve isimleriyle veren basın organları var. Bunlardan biri de İran’da yayınlanan, ülkenin önemli basın organlarından sayılan Kayhan Gazetesi.

Bu gazetede olayla ilgili olarak çok ciddi detaylar veriliyor ve hem kiliselerin hem de Türkiye’deki büyükelçiliklerin ismi adlı adınca veriliyor.

 

 



Bu haber 7,091 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    4,569 µs