Benazir Butto: Örtünme şart değil

14 Eylül 2007 12:16 tsi
Yıllardır sürgünde olan Pakistan eski başbakanı Benazir Butto: Pakistanlı çocuklar için bu kavgayı sürdüreceğim. Kadınların örtünmesi gerektiğine inanmıyorum..

KADIN NASIL GİYİNECEĞİNE KENDİ KARAR VERMELİ

Benazir Butto, beni 14 yaşındaki kızı Assefa ve sevgili kedisi Mishy'yle karşıladı. Birkaç dakika sonra dedesi, dayısı ve annesi gibi Oxford Üniversitesi'nde okumaya başlayan 18 yaşındaki oğlu Bilawal'le 17 yaşındaki kızı Bakhtawar yanımıza geldi. Benazir "Gel Nur teyzene merhaba de" diyerek, yanımıza çağırdı. Gerçekten Benazir ile ilk tanıştığımızda hepsi küçüktü. Benazir, Başbakan olmuştu ve toprak ağası olan kocası Asaf Zardari'yle birlikte Ankara'ya geldiler. Asaf'la Camlı Köşk'te buluştuğumuz zaman "Benazir'in kocası olmak zor" diye yakınıyordu. Gerçekten de öyleydi! Yıllarca yolsuzluk suçlamalarıyla hapis yattı.

YILLAR SONRA BİR ARADA

İlk hapse atıldığı zaman Benazir'le röportaj yapmak için Nawabsah'a maceralı bir seyahatim oldu. Benazir köy köy dolaşıyordu. Karaçhi'ye 2 saat uzaklıktaki Nawapşah'ta Asaf'ın yakın arkadaşı Muhammed'le seçim konvoyunu yakalamak için yola çıktık. 15 saat sonunda Benazir'i bir köyde yemek yerken yakaladık. Binlerce insan bir köy evini çevirmiş, "Jiyye Benazir" diye tempo tutuyordu. Yemekten sonra konvoya katıldık ve sabaha karşı Nawabsah'a girdiğimizde yüzbinlerce insan bekliyordu.

ÇOCUKLAR İÇİN ZORDU

Benazir kürsüye çıkıp konuşmaya başladığında anlamasam da müthiş etkileyici olduğunu gördüm. Konuşmasının ardından da kürsünün yanına oturup röportaj yaptık. Benazir ikinci kez de Başbakan oldu ama 3 yıl iktidarda kalabildi. Yolsuzluk suçlamaları, hapis hayatı ve sürgün yılları başladı. Ve biz yıllar sonra yeniden bir araya geldiğimizde çocukların dan, neden başını örtmediğine, Atatürk'ten radikal İslam'a her şeyi konuştuk.

* Şiddetli siyasi kavga içinde çocukları büyütmek çok zor olmadı mı ?

- Gerçekten zordu. Hep beni kapıda beklerlerdi. Zaten babaları hapisteydi, anneleri de sürekli bir yerlere gidip geliyordu. Nereye gitsem, "Merak etmeyin döneceğim" derdim. Artık büyüdüler. Onları bırakıp Pakistan'a dönebilirim.

ESKİDEN SAFMIŞIM

* Bu bitmez tükenmez kavgaya girdiğin için hiç pişman olmadın mı?

- Gerçekten de bazen sonsuz bir kavga gibi görünüyor. Bir zamanlar General Zia gidecek ve her şey düzelecek diye düşürürdüm. Ne kadar da safmışım. Pakistan'da radikal güçlerle ılımlılar arasındaki savaş hâlâ da sürüyor. Ama sadece kendi çocuklarım için değil bütün Pakistanlı çocukların geleceği için kavgayı sürdürmeye kararlıyım.

* Ama birçok kez yenildin?

- Evet yenilgiler, zaferlerden daha fazla oldu. Ama hayatımın da bir anlamı oldu ve bu kavgayı sürdürdüğüm için hiçbir zaman pişmanlık duymadım.

* Tanrı'ya isyan ettiğin olmadı mı?

- "Allah'ım ne olur taşıyamayacağım yükü verme" diye yalvarıyordum. Ama Tanrı hiçbir zaman taşıyamayacağın yükü vermiyor. Şimdi geriye dönüp baktığım zaman belki de Tanrı Pakistan Halk Partisi iktidarda olmadığı zaman neler olduğunu, Pakistan halkının görmesini istedi.

EN İYİ PEÇE GÖZDEKİDİR

* Kadınların burka giydiği Pakistan'da ilk kadın Başbakan oldun ama örtünmüyorsun, neden ?

- Müslümanlığı çocukken öğrendim. Kadınların kapanmasını emretmiyor. Bunu herkesle de tartışırım. En iyi örtünme, gözlerdeki örtünmedir. Bakışınız namuslu olmalıdır.

* Peki saçın bir parçasının bile görülmemesi gerektiğine ne diyorsun?

-Hayır kesinlikle inanmıyorum. Hazreti Peygamber, en iyi peçenin gözlerdeki peçe olduğunu söyler. Ben de onu takip ediyorum.

* Pakistan'da başını örtmen için dini baskı gördün mü?

- Dini baskı değil ama kültürel baskı hissettim. 13 yaşındayken burka giydim, tepeden tırnağa kapanıyordum. Ama babam giymeme gerek olmadığını söyledi. Fakat kültürüm bir parçası olarak hep böyle bir eşarp kullandım.

* Örtünmenin kadının hürriyeti olduğunu söyleyenler var...

- Allah kadın ve erkeği eşit yarattı. Hayatta seçimlerini yaparken öncelikle Kuran'ı okumalarını ve Allah'ın ne dediğini öğrenmelerini tavsiye ediyorum. Erkeklerin söylediklerini dinleyerek değil, Kuran'ı okuduktan sonra nasıl giyineceklerine kendilerinin karar vermelerini tavsiye ediyorum. Allah ise bizde sadece mütevazi ve namuslu giyinmemizi istiyor. Ama bize tepeden tırnağa kapanmamızı emretmiyor.

Başbakanken de sonrasında da hiç kapanmadı

Benazir Butto, Başbakanlık görevini yürütürken de, daha sonra da hiç kapanmadı. Hep üzerinde Pakistan'ın geleneksel kıyafeti Şalvar Kamiz vardı. Başına ise, saçlarını hafifçe örten şık ipek bir eşarp taktı. Çocukken kapandığını ancak babasının telkini üzerine böyle bir giyim tarzını benimseyen Butto, çocuklarına da kapanmalarına gerek olmadığını söylemiş. Bir saat süren söyleşimizde Benazir'in eşarbı zaman zaman saçlarından kaydı. Ancak hiç rahatsızlık duymadan düzeltti. Bazen de unutup konuşmasını sürdürdü.

YERİNİ GİZLİ TUTUYORUZ

Yıllardır sürgün hayatı yaşayan Benazir Butto dünya başkentlerinde sürekli dolaşıyor. Newyork, Londra ve Dubai'de de üç evi var. Butto ve çocuklarıyla bu görüşmeyi gerçekleştirdiğimiz yeri ise gizli tutmamız gerektiği için yazamadık.

Türkiye'de dini değerler, laik yapıyla uyumlu

* Güçlü kadınların erkeklerin isteklerini kontrol etmelerine yardım etmek için örtündüklerini söyleyenler var.

- Zayıf ya da güçlü diye bir şey yok. İyi ya da kötü insan var. Allah "Şeytanca düşüncelerde ruhunuzu koruyun" der, ama Allah, "Şeytanca düşüncelerden başkalarının ruhunu koruyun demez (gülerek). Bence sadece Müslüman ve Hıristiyan dünyası arasında değil Müslüman dünyasının kendi içinde de tartışma başlatması gerekiyor.

* Türkiye'nin Atatürk devrimlerinden ılımlı İslama kaydığı endişelerine katılır mısın?

- Laiklikten kayış olduğu yolunda haberler var. Türkiye'nin modernleşmesini Atatürk devrimleri sağladı. Türkiye'nin kuruluş ilkelerine bağlı kalacağını umuyorum. Başbakan Çiller'le İstanbul'da bir camiye gitmiştik. Dışarıda kurban kesilmişti. Türkiye'de her zaman dini değerler olduğunu biliyorum ama bu değerler her zaman Türkiye'nin laik yapısıyla uyum içinde oldu.

Babam zalimce idam edildiği için siyasete girdim

Hiç öldürülmekten korkmadın mı?

- Zamanı gelir doğarız. Zamanı gelir ölürüz. Tanrı'nın ne zaman doğacağımıza ve öleceğimize karar verdiğine inanıyorum.

* İstediğin hayatı seçebildin mi?

- Hayır. Babam hapse atılıp zalimce idam edildiği için siyasete girdim. Ve birçok insanın işkence gördüğüne şahit oldum. Bu koşullar beni siyasete itti. Yani benim hayatımı koşullar seçti. Ama bu yola girdikten sonra artık geriye bakmadım. Çünkü bir şey yaparsam en iyisini yapmaya çalışırım.

* Yani siyaset senin kaderindi ?

- Evet. Aslında siyasetten nefret ettim. Babam ne zaman evden ayrılsa korkardım. Suikast girişimlerini duyuyordum. Korku dolu ve belirsiz hayatı istemiyordum. Ama kendimi bir dakika sonrasını bilemediğim bir hayatın içinde buldum. Evden çıkarken çoçuklarıma ve anneme dönüp dönemeyeceğimi bilemiyordum. Ama hep Pakistan halkına ve adalete inandım. Bu yüzden de hiç vazgeçmedim.

Sabah

Bu haber 768 defa okundu.