En Sıcak Konular

Türkiye, 2020'de AB'de yerini alır

13 Eylül 2007 09:13 tsi
Türkiye, 2020'de AB'de yerini alır  
Yarım asır önce ortak pazar fikriyle Avrupa Birliği'nin temelini atan Avrupalılar, bugün kimlik ve ortak anayasa etrafında siyasi kader birliğini tartışıyor.

Fransa'nın önde gelen düşünce kuruluşlarından Siyasi Yenilenme Vakfı (Fondapol), AB projesinin yeniden canlandırılmasına ilişkin öneriler içeren "Avrupalılar Arasında Birliği Sıklaştırın" isimli bir rapor yayınladı. "AB'nin geleceği için kilit" olarak değerlendirilen çevre, enerji, göç, ekonomik rekabet ve dış politika alanlarında Brüksel'e öneriler sunan raporun yazarlarından Jacques Chirac döneminin ekonomi ve maliye bakanı Francis Mer, AB ve Türkiye ile ilgili düşüncelerini Zaman'a anlattı. Mer, ivme kazandırılmaması halinde AB projesinde geriye gitme riskinin yüksek olduğunu iddia ediyor. Mer'e göre, eğer AB projesi devam ederse Türkiye 2020 yılında birlikteki yerini alır.

Fransız siyasetçi, bazı Avrupa ülkelerinin AB projesinin ilerlemesi karşısında gösterdikleri isteksizliği ya da çekingenliği üç ana neden etrafında açıklamaya çalışıyor. İlki, küreselleşmenin AB'nin önemini azaltması. "Ortak pazar artık Avrupa değil, tüm dünya" diyen Fransız siyasetçi ve düşünce adamı, küreselleşmenin özellikle AB ülkelerinin ekonomik birlikteliğinden doğan avantajları azalttığını savunuyor: "Dünya ekonomi sistemi, AB'ninki gibi işliyor. İç pazarlarında birlikte hareket ederek daha güçlü olacaklarını düşünen Avrupa ülkeleri, iyi iş yaptılar; ama 15 yıldır bütün dünya için çalıştıklarını fark etti." Duraklamanın diğer önemli bir sebebi ise, şimdiye kadar iktidarlarının bir kısmını Brüksel'e devreden ulusal siyasi aktörlerin daha fazla güçlerini kaybetmek istememesi. Mer'e göre, iktidarları giderek azalan siyasetçiler, belli alandaki yetkilerini, kurulacak bir yapıya devretmenin en iyi çözüm olduğuna inanmış değiller. AB'nin en mühim başarılarından birisi olan Euro'nun, Avrupalıların, AB'ye bakışını iyi etkilemediğini belirten Mer, "Bütün Avrupalılar, Euro'nun hayatı pahalandırdığına inanıyor. Sıradan vatandaş, 'nedir bu, kaybettim' diyor. Euro bir ilerleme olarak görülmüyor. Siyasetçiler ise, 'parasal egemenliğimi kaybettim, ne ile karşı karşıyayım diyor.' şeklinde konuşuyor.

AB'yi taşıyacak adam yok

AB projesinin önündeki engellerden birisi ise Avrupa'ya inanmış liderlerin yokluğu. "Bir siyasi proje, insanlar tarafından taşınır. Sadece fikirler değil." diyen Mer, Avrupa ülkelerinde, 1950'lerdeki gibi Avrupa'ya inanmış, Avrupa'yı savunacak ve halkları ikna edecek kişilerin olması gerektiğini belirtiyor. Bugünkü Avrupa savunucularının, AB'nin ne işe yaradığını iyi anlatamadığını kaydeden Fransız siyasetçi, "Eğer ilerlemezsek geriye gideceğimizin farkında değiliz." diyor. Avrupa'nın kazanımlarının bugün "doğalmış" gibi görüldüğünü belirten Mer, Avrupa'da bir "hafıza kaybının" yaşandığını savunuyor. Küreselleşen dünyada birlik üyelerinin ortak hareket ederek AB'yi ileriye taşıyamazsa projenin geriye gitme riski taşıdığını belirten Mer, ülkelerin "kendi işime bakıyorum" diyerek çekilebileceğini iddia ediyor.


Dinî argüman etkili faktör

Eski Fransız Bakan Francis Mer, Türkiye'nin Avrupalılığı ile ilgili ekonomik bir sorun olmadığını düşünüyor. "Türkiye, ekonomik olarak zaten Avrupa Birliği'nde" diyen Mer'e göre, eğer Avrupa Birliği projesi devam ederse Türkiye 2020'de AB'de yerini alır. Türk iş çevreleri ile de yakın ilişkiler geliştiren eski bakan, Avrupa'daki Türkiye karşıtlığını "İşimizi alacaklar" korkusuna ve dine bağlıyor. İngiltere'ye akın eden Polonyalıları örnek veren Mer, Türkiye'nin tam üye olması halinde "Türk işçiler akın edecek" şeklinde bir endişe olduğuna dikkat çekiyor. "Açık olalım" diyerek din argümanının önemli olduğunu belirten Mer, Türklerle ilgili olmasa da "radikal İslamcılık" sorunu bitmediği sürece din argümanının gündeme geleceğini kaydediyor: "İslam dünyası, entegrizm sorununu çözerse, dinî argüman kaybolur ve Türkiye'nin Avrupalı olmadığına dair karşı argüman kalmaz." diyor. Mer'e göre diğer bir sorun ise "Türkiye'ye özgü olmayan" sınırlar konusu. "Türkiye'yi seviyoruz. İstanbul'da kendimi evimde gibi hissediyorum, ama Türkiye de girerse niçin genişlemeyi durduralım? Neden devam etmiyoruz? Sınırlar nerede?" sorularını soruyor.

Fransızlar korku içinde

Türkiye'nin üyeliğine karşı dinî ve kültürel argümanların neden özellikle laik Fransa'dan geldiğine yönelik soruya ise şu cevabı veriyor: "Ben de anlamıyorum. Büyük ihtimalle, Fransızların kendilerine güvenleri az. Küreselleşme gibi gelişmelerden, yeni dünyadan korkuyorlar. Yeni değişimler karşısında korunmaya çalışıyorlar. İspanyollar, galip. Çünkü zor bir süreci atlattılar ve 'başaracağız' diyorlar. Fransız ise rahat değil. Fransızlar II. Dünya Harbi'nden beri rahat değiller."


Francis Mer:

Eski cumhurbaşkanı Jacques Chirac döneminde ekonomi, maliye ve sanayi bakanlığı yapan Francis Mer, 2004'de sağcı Siyasi Yenilenme Vakfı'nın başkanlığını yaptı. 2007'de Fransızların yüksek teknoloji, savunma ve havacılık grubu Safran'ın Denetim Kurulu başkanı olan Mer, halen Fondapol'daki çalışmalarına devam ediyor. Mer, hükümet üyesi İngiliz parlamenter Stuart Bell'le, Avrupa Birliği'nin önceliklerine ilişkin ay başında kapsamlı bir rapor yayınladı.
 
zaman



Bu haber 294 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,452 µs