HDP'den çözüm süreci açıklaması

22 Aralık 2014 11:31 tsi
HDP'li Sırrı Süreyya Önder, HDP İmralı heyetinin Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile yaptığı sürpriz görüşmeyle ilgili detayları açıkladı.

HDP'li Sırrı Süreyya Önder, HDP İmralı heyetinin Çarşamba günü Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile yaptıkları sürpriz görüşmeyle ilgili detayları açıkladı.

HDP'li Önder, çözüm sürecine ilişkin Yalçın Akdoğan ile yaptıkları sürpriz görüşme sonrası açıklamasında, önemli bir kriz dönemini geride bıraktıklarını, Kandil'e gidileceğini ve Kandil ile görüş alışverişinde bulunulacaklarını, takvim için net bir tarih vermeyeceklerini ama en kısa sürede çözüm sürecini gerçekleştireceklerini söyledi. Önder, özerklikle ilgili olarak ise 'Yeni anayasa çalışmamaıza ve parti programımızda özerklikten ne anladığımız yer alıyor' açıklamasını yaptı.

İşte o açıklamalar:

Bugüne kadar yürütülen çözüm süreci kapsamında, bütün görüşmelerin sizlerde tanığısınız.

Birçok sıkıntı ve kırılgan anlar yaşadık, şüphesi birçok sebebi var, en başlıca sebebi bizim siyasi tarihimizde böyle bir müzakere sicilinin olmayışı...  

MUTABAKAT

Elimizde belli mutabakatlar oluştu. Biz bunu parti yetkili kurullarımızla da, KCK ile de görüşeceğiz. Bu görüşmeler daha derinlikli ve nitelikli yürüyecektir diye düşünmekteyiz.

TAKVİM NASIL İŞLEYECEK?

Takvim bizim için mümkün olan en kısa süre. Yarın olabilecek işi bugün yapmak, üç ay sonra olacak olanı bir ay içinde bitirmek gibi bir ilkesel yaklaşımımız var. Birlikte deneyimledik ki süre uzadıkça yanlış anlamalara hırpalanmalara da açık vaziyete geliyor. Artık yani ayın üçü beşi gibi kavramlar bizden duymayacaksınız. Çok seri bir görüşme ve çalışma trafiği başlayacak.

SİLAH BIRAKMA

Bu tarz başlıkları medya üzerinden tartışmanın sürece sıkıntı verdiğini gördük. Bunu belli bir olgunluğa getirip sizinle paylaşacağız. Basından bir şey saklamak anlamına gelmiyor. Tam tersine biraz yol alıp meseleyi tartışması gereken tarafların, müdahillerden bağımsız olarak tartışabilmesine zemin sunmak gayretinden geliyor.

İlkesel olarak; kamu güvenliği müsteşarı ve diğer ilgili makamlarla ve kurumlarla, katkısını alacağımız herkesle görüşme kararlılığındayız. Kamu güvenliği bu işin tüzel olarak pratikteki açlışmasını yürütecek kuruluş...Onlar da yoğun bir sürece gireceklerdir.

'İMRALI'YA SEKRETERYA'

Ağırlıklı olarak kavralara bizim yüklediğimiz, hükümetin tarif ettiği anlamlar biraz farklılaşıyor... Halkın anlamayacağı cümlelere gerek yok; Biz bu meseleyi çözeceğiz, her şey güllük gülistanlık değil, olması da bu meselenin diyalektiğine uymaz. Bu mesele; bugüne kadar savaştan nemalanan, nefret ve ırkçı söylemler üzerine siyasetini inşa edenler bunu bir 'bölünme' paranoyası olarak algılatmaya çalışıyor. Açıkçası meselenin özüyle daha çok ilgiliyiz.

"MUTABAKATA BAŞLANAN BAŞLIKLAR"

Üzerinde konuşacağımız şeyler ve izleyeceğimiz yöntemle ilgil mutabakat oluşturduk. Ortaklaşmalar gerçekleştikçe ortak açıklamalarla bilgilendireceğiz.

YALÇIN AKDOĞAN İLE SON GÖRÜŞMELERİ NEDEN BASINA GEÇ BİLDİRİLDİ?

Karartmayı redddiyoruz.Halktan kamudan hiçbir şey saklanmaması gerektiği düşüncesindeyiz. İmralı ziyareti, trafiği başladıktan sonra kamuoyuna yansımayan görüşmelerimiz oldu. Bunda bir beis yok; yol katettikçe bilgilendirme yapacağız. Bir iletişim ortaklaşması diyebiliriz.

DEMİRTAŞ NEDEN MOKOVA'YA GİTTİ

Başbakan yurtdışına gittiğinde ona neden gitti diye soruyor musunuz? Parti basın açıklamamızda ziyaret gündemi tüm basınla paylaşılıyor. Bu ülkede yüzbinlerce Kürt muhacir edilmiş, dünyanın dört bir yanında seçmenimiz var, önümüzde de bir seçim sürecimiz var; büyük bir atak içindeyiz. Genel Başkanımız da her siyasal parti liderinin yaptığı kadar görüşmeler yapabilir bunda bir şey yok...

"ÖZERKLİK BU TOPRAKLARIN YABANCI OLDUĞU BİR ŞEY DEĞİL..."

Yeni anayasa yazım komisyonunda, bizim özerklikten ne anlayacağımız doğrultusunda en yetkin çalışmamız, parti porgramımızda açıkça yer alıyor. Özerklik bu toprakların yabancı olduğu bir şey değil, bugün demokrasi normlarının geldiği nokta; yetkilerin bu kadar merkede olmaması gerektiği şeklinde... Bu bir coğrafi -bölgesel-etnisite tabanlı bir şey değildir istediğimiz. Trabzon'daki HES inşaatına maruz kalan nineler jandarma dayağına maruz kaldı. İstediğimiz bölge insanının kendi yaşadığı yerle ilgili karar verebilmesidir. Demokrasi desek herkes mutlu olur mu? Demokrasi talep ediyoruz.

"HDP PARTİ OLRAK SEÇİME GİRECEK Mİ?"

HDP parti olarak seçime girecek. Z'ye kadar planımız var. Her siyasi parti böyledir. Çalışma gücümüze güveniyoruz. Anketlere de güveniyoruz. Manipülasyona uğrayanlara bakmıyoruz; 11.8 seyrinde gidiyoruz. Biz yüzde 60 da alsak bu barajlar demokratik değildir.

ÖNDER'İN, KILIÇDAROĞLU'NUN 'AK PARTİ İLE İTTİFAK YAPIYORLAR' İFADESİNE CEVABI

Kılıçdaroğlu'nun dediklerini okumadım ama böyle dediyse ayıp etmiş. Kendimize güveniyoruz, emekçilerle inançlarla demokrasi güçleriyle kurduğumuz ittifaklar güveniyoruz. Emeğimizi heba etmeyiz.

Bu haber 652 defa okundu.